Geçtiğimiz günlerde gazetelere yansıyan haberlerde, Yasadışı
Ergenekon Örgütü’nün Zanlısı
Doğu Perinçek’in, 2005 yılında,
Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki illegal örgütlenme girişiminin arkasında olduğu ortaya çıkmıştı. Perinçek’in,
Yenibosna’daki Cemevinde ve partisinin açtığı “
karargah evlerinde” 11
subay ve 8 öğrenci ile
Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu
sivil memurlarla, gizli gizli buluştuğu gazetelere yansımıştı. Toplantılara
Erzincan Balaban aşireti ve
Alevi Toplumu’nun önde gelen bazı isimlerinin katılmıştı.
Yine söz konusu haberlere göre illegal faaliyet MİT tarafından tesbit edilmişti.
Samanyolu Haber Yasadışı Ergenekon Örgütü Zanlısı Doğu Perinçek’in, daha önce de Türk Silahlı Kuvvetleri içinde illegal örgütlenme faaliyetinden ötürü hakim karşısına çıkarıldığını belirledi.
Yasadışı Ergenekon Örgütü Zanlısı Doğu Perinçek 10
Aralık 1973 tarihinde
“Kara Kuvvetleri Marksist-Leninist Subaylar Örgütü” davasında söz konusu örgüte
“yol göstermek” suçundan yargılanmıştı. Perinçek o dönemde mahkemelerde yaptığı savunmaları, “Faşizm Halkın Mücadelesini Durduramaz!” isimiyle kitaplaştırmıştı.
Söz konusu kitaba göre Perinçek mahkemeye çıkarılınca şunları söylemiş:
Doğu Perinçek / Yasadışı Ergenekon Örgütü Zanlısı: “Biz ordudaki her türlü eşitsizliğin kalkmasını istiyoruz. Rütbe ve ünvan farklılıkları kalkmalıdır. Komutanların seçiminde askerler söz sahibi olmalıdır.” (a.g.e. syf 76 / 77)
Aynı kitapta Türk Silahlı Kuvvetleri’ne
hakaret eden, Yasadışı Ergenekon Örgütü Zanlısı Doğu Perinçek, “
Ordu Bir Avuç Sömürücünün Emniyetini Sağlıyor (a.g.e. syf 31)” başlıklı bölümde, şu çirkin ifadeleri kullanıyor:
Doğu Perinçek / Yasadışı Ergenekon Örgütü Zanlısı: “
Türkiye ordusu, hakim sınıfların hakimiyet ve
baskı aracıdır. ‘İç
emniyet görevi’ adı altında orduya yüklenen görev budur. Bu ‘emniyet’ milyonlarca halkın emniyeti değil, bir avuç sömürücünün emniyetidir.” (a.g.e. syf 32)
Doğu Perinçek / Yasadışı Ergenekon Örgütü Zanlısı: “ ‘Alpdoğan 73’ tatbikatında,
Elazığ ve
Tunceli’de napalm bombalarıyla, boşaltılmış köylere saldırılıyor. Tarlalar yakılıyor.” (a.g.e. syf. 42)
Perinçek
Kıbrıs Meselesi isimli kitabında da, Rum zulmü altında ezilen Kıbrıs Türklerini kurtarmak için yapılan Kıbrıs Barış Harekatını da “işgalci, istilacı” diye tanımlamış şunları yazmıştı:
Doğu Perinçek / Yasadışı Ergenekon Örgütü Zanlısı: “Türk işgalinin devam etmesi,
Yunan askerlerinin adada kalmasına da sebeb olmakta, yeni
katliam ve
cinayetler için gerekli ortam yaşatılmaktadır. Katliamların esas sorumlusu, Kıbrıs’ta yangınlar çıkaran iki süper devletle birlikte adadaki
yabancı askerlerdir. a.g.e syf 31-32
Doğu Perinçek / Yasadışı Ergenekon Örgütü Zanlısı:“Türk işgali, emperyalist sermayedarların menfaatlerini korumak yanında, Kıbrıs’ta tamamen sömürücü ve yağmacı bir rol oynamıştır.”a.g.e. syf62
Doğu Perinçek / Yasadışı Ergenekon Örgütü Zanlısı: “Her müdahale gibi, Türkiye’nin silahlı müdahalesi de gerici bir karaktere sahipti ve bu gerçek çok kısa zamanda ortaya çıkmıştır. Türkiye, hangi bahaneyi ileri sürerse sürsün, Kıbrıs’a karşı silahlı bir saldırı ve müdahalede bulunmuştur ve bugün de askerlerini Kıbrıs’tan çekmemekle müdahaleci tutumunda ısrar etmektedir. Hiçbir silahlı müdahale, oportünistlerin iddia ettikleri gibi, ‘bağımsızlıkçı’ veya ‘özgürlükçü’ bir amaç taşımaz. Silahlı müdahale ve saldırı, daima emperyalist ve istilacı bir karakter taşır.”
a.g.e. syf 48
Geçmişinde Türk Silahlı Kuvvetleri hakkında asılsız iddialar öne süren, yalanlar ortaya atan Doğu Perinçek, Yasadışı Ergenekon Örgütü Zanlısı olarak gözaltına alınanca bunun Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı yapılmış bir
operasyon olduğu yönünde çirkin ve asılsız bir yönlendirme yapmaya çalışmıştı.
SAMANYOLUHABER.COM- ÖZEL