''
Balyoz Planı''
davasının
tutuklu sanıklarından eski 1.
Ordu Komutanı
emekli Orgeneral Çetin Doğan, ''Aklımın ucundan dahi
darbe geçmemiştir. Yapılan darbelerin kime en çok zarar verdiğini gördüm. Silahlı
Kuvvetleri halkın gözünde yıpratacak olaylardan her zaman kaçınmışımdır'' dedi.
İstanbul 10. Ağır
Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada çapraz sorgusu yapılan Doğan,
avukatların sorularını
yanıtladı.
Harp Akademileri
1. Ordu Komutanlığı'nın
deniz, hava ve karayı da içerdiğini belirterek, komutanların yetkilerini ''saçma sapan bir liste'' ile devretmediklerini ifade eden Doğan, ''Bir ihtilal yapılacaksa kıtalarla yapılır. Bu saçma sapan plandan başka bir şey değildir'' dedi.
Doğan, ''2003 yılı itibarıyla donanma komutanlığına emir verme yetkisinde olup olmadığı, kendisine bir emir iletilip iletilmediği'' yönündeki soruya da hiç bir organik bağının bulunmadığı
Donanma Komutanlığının, kendi emrinde olmadığını, emir iletilmesi gibi bir şeyin söz konusu olmadığını kaydetti.
Tutuklu sanık
Tümgeneral Erkal
Bektaş, ''Sözde görevlendirmede yetkili olan kişileri Doğan mı aramıştır ya da arayanlar var mı? Bu durum iddianamede belli değil. Kişiye özel görev tevdii nasıl gerçekleşmiştir? Kişiye özel bir yazı mı gitti?'' şeklinde konuşarak Doğan'a, ''görevlendirmede yetkili
personel listesi hazırlayıp hazırlamadığını'' sordu.
Bunların mesnetsiz iddialar olduğunu, hiçbir istihbarat örgütünün kanıtlamadığı hususlar olduğunu belirten Doğan, şunları söyledi:
''Benim muhatabım
tugay komutanı olamaz, kolordu komutanı olur. Zaten böyle bir ihtilal düşüncesi hiç bir
arkadaşımızın içerisinde olmamıştır. Personel görevlendirme diye bir şey olamaz. Biz siyasetin dışındayız. Bu, laik cumhuriyetin aşındırılmasına ses çıkarmayacağımız demek değildir. Bunu yasal zeminde ses çıkartarak yaptım. Seminerde dile getirdim.
Şimdiye kadar yapılan ihtilallerde böyle bir usul yoktur. 87 kişiyi görevlendirmek söz konusu değildir. Tebliğ edilmemiştir. Aklımın ucundan dahi darbe geçmemiştir. Yapılan darbelerin kime en çok zarar verdiğini gördüm. Silahlı Kuvvetleri halkın gözünde yıpratacak olaylardan her zaman kaçınmışımdır.''
-''ÖZEL GÖRÜŞME YAPMADIM''-
Emekli Oramiral Özden Örnek'in avukatı
Dinçer Eskiyerli'nin, ''sözde
darbe planı için müvekkili ve Halil
İbrahim Fırtına ile özel görüşme yapıp yapmadığı''na ilişkin sorusuna Doğan, o dönemde
Harp Akademileri Komutanı ve Donanma Komutanı olarak görev yapan bu kişilerle iki ziyaretinin dışında özel görüşme yapmadığını söyledi.
Doğan, böyle bir görüşme yapılması durumunda MİT gibi istihbarat kuruluşlarının haberi olacağını, bunun ortaya çıkacağını ifade ederek, ''Görüşmelerim resmi nitelikli görüşmelerdir. Ben görüşeceksem
Genelkurmay Başkanı,
kuvvet komutanlarıyla görüşürüm. Girdiğim toplantılarda çeşitli rahatsızlıklar gündeme gelmiştir. Kuvvet komutanları düşüncelerini açıklamışlardır. Kesinlikle böyle bir şey görüşmedik'' diye yanıt verdi.
Avukat
Eyüp Sabri Gürsoy'un ''Darbe yapılacaksa herhalde planlanması üst kademeyle yapılır. Sizin bir irtibatınız oldu mu? Üst kademeyi devirmedikten sonra, yerine gelecekleri belirlemeden nasıl darbe olacak?'' sorusuna ise Doğan, şu yanıtı verdi:
''1. Ordu Komutanının yalnız başına darbe yapması söz konusu değildir. Bir darbeyi düşünmediğim için başka komutanlarla irtibatım olmamıştır. Başkenti düşürmeden, bakanlıkları almadan nasıl darbe yapacaksınız? Ben tek 1960 darbesine iştirak ettim. O zaman Harbiyeliydim. Bütün birliklerin nasıl sevk ve idare edildiğini orada gördüm.''
Doğan, başka bir soru üzerine de görevi sırasında organik bağı olmayan birliklere ziyarette bulunmadığını belirterek, ikinci ''
Ergenekon'' davasının sanığı olan
Levent Ersöz ile de görüşmediğini anlattı.
Engin Alan'ın avukatı Ayhan Nacak'ın savcılıkta müvekkiline sorulan soruları Doğan'a iletmek istediğini belirterek, ''Seminerde Engin Alan niye sizin yanınıza oturdu. Alan'a niye teşekkür ettiniz?'' dedi.
Doğan da kıdem durumuna göre oturduğunu ifade ederek,
seminerden memnuniyet duyduğu için Alan'a teşekkür ettiğini söyledi.
-''ÖZEL KUVVETLERİN BALYOZ PLANI''-
''Seminerde belediye başkanlarının ismi geçiyor bunu açıklar mısınız?'' sorusuna Doğan,
sıkıyönetim olduğu dönemlerde belediye başkanlarının değişebileceğini hatta sıkıyönetim ilan edilmeden de değiştiğini belirterek, ''Mesela
Sincan Belediye Başkanı düzenlediği '
Kudüs Gecesi' programı amacını aştığı için görevinden alınmıştı. Bazı belediye başkanlarının isminin olması tamamen seminer gereği idi'' dedi.
''Bazı personelin TSK'dan ilişkisi kesilecek diye bahsediliyor. Prosedürü nasıldır?'' şeklindeki soruya da Doğan, bir personelin TSK ile ilişkisinin kesilebilmesi için 16 imzaya ihtiyaç olduğunu,
belge olmadan kesinlikle böyle bir uygulamanın yapılamayacağını ifade ederek, ''Bana bir gün bir fotoğraf getirdiler, bir arkadaş
astsubay ve hocaydı, müridi ise binbaşıydı. Böyle bir şey olamaz, kim olursa olsun ilişiği kesilir'' yanıtını verdi.
Doğan, bir anısını anlatarak şöyle devam etti:
''Görev yaptığı dönemde
Refah Partisi Ordu milletvekili beni aradı ve ziyaretime geldi. Kimin hangi partili olduğu beni ilgilendirmez.
Milletvekiline, 'Refah Partisi ile ilgili bir sorun var, onu hallederseniz her şey size
helal olsun' dedim.
İslam'ın parçası saymadığımız unsurlar var, şeriat gibi... O dönem Arap toplumunu geliştirmek için getirilmiş
miras ve ceza ve benzeri kurallar var. O dönemde kadınlara miras hakkını ilk defa İslam vermiştir. Avrupa'da falan yok böyle bir şey. Ama günümüz
modern dönemde çağdaş yasalarımız var. 'Çıkın dışarıya, biz mütedeyyin insanlarız ancak o günün kuralları bugün geçerli değil diye söyleyin' dedim. O da bana 'haklısınız' dedi. Sonra da onu bir daha görmedim. İnsanların ibadeti bizi ilgilendirmez, ben hayatımda hiç kimseye 'oruç tutmayın' demedim.''
Çetin Doğan, ''
Oraj Hava
Harekat Planı'ndan haberdar mıydınız?'' sorusu üzerine, seminerde hava harekatıyla ilgili hiçbir şey konuşmadıklarını belirterek, ''Öyle bir şey yoktu. Ama TSK'da mesela Özel Kuvvetlerin ''Balyoz Planı'' diye bir şey var. Ama bununla (dava konusu) ilgisi hiç yok'' yanıtını verdi.
Doğan, savunmasında bahsedilen konuların üzerine gidilmesi gerektiğini dile getirerek, ''Bu işin tepesinde kim olduğunu biliyorum. Sonuna kadar gideceğim. Yıllardır bu ülkeye
hizmet edenleri bırakın, halen görevde olanları burada bu tür suçlamalarla yargılamak vatana bir hıyanettir'' dedi.
Doğan'ın çapraz sorgusuna ara veren Mahkeme Heyeti Başkanı
Ömer Diken, duruşmayı yarına erteledi.