Aydın Doğan Başbakan Erdoğan’a bir ay arayla iki
mektup gönderdi. Başbakan dün “bir medya grubu”na yönelik sert sözler sarfederken sanki Doğan’ın mektuplarını
cevaplıyordu. Başbakan Erdoğan siyasetteki gerginliğin sorumlusu olarak dün “bir medya grubu”nu gösterdi: Bir siyasi zihniyetin yanlısı medya bu işi bugünlere getirdi. Erdoğan’a göre “
darbe çığırtkanlığı” yapanlar kaybedecek. Peki Aydın Doğan mektuplarında o zaman henüz açılmamış olan
kapatma davasını ima etti mi?
Başbakan
Tayyip Erdoğan “Uzlaşma için herkes bir adım geri atsın” çağrısına özetle “Niçin ve neden geri adım atayım” karşılığını veriyor. Erdoğan’ın bu sorusu, kulağa pek hoş gelen ama içeriği belirsiz bırakıldığı ölçüde de pekala “
Ergenekon soruşturmasında geri adım” çağrısı olarak anlaşılabilecek bütün o sağduyu ve uzlaşma
mesajlarını bertaraf ediyor. Başbakan, bir bakıma, iş dünyasını ve
sivil toplum kuruluşlarını ağızlarındaki baklayı çıkarmaya zorluyor. Acaba
TÜSİAD,
TOBB ve diğerlerinin meramı gerçekten de
Ankara Ticaret Odası Başkanı
Sinan Aygün’ün dediği gibi ‘Ergenekon’un ve parti kapatmanın durdurulması mesajını’ vermek mi?
Eğer böyleyse, Başbakan’ın bu pazarlığa yanaşmadığını düşündüren sözleri demokrasimizin geleceği adına büyük önem kazanıyor. Çünkü bu, Ak Parti’nin kapatılması yoluyla bir yargı darbesi deneyenlere karşı dik durmak ve yeni darbelerin hazırlayıcısı olabilecek bir suç örgütünün üzerine kararlılıkla gitmek anlamına geliyor.
DARBE ÇIĞIRTKANLARI Erdoğan dün
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği’nin genel kurulunda konuşurken yine “Geri adım atmak mantığını kabul etmek mümkün değil” dedi. Başbakan, aynı konuşmada, yaşanan süreçten ‘darbe çığırtkanlarının’ kayıplı çıkacağını söylerken, kuşkusuz Ak Parti’den kurtulmak için tek yolu siyasi istikrarsızlıkta,
ekonomik krizde, toplumsal karışıklıkta ve nihayet askerin duruma el koymasında görüp bunun zeminini hazırlamaya çalışanları kastediyordu.
Biliyoruz ki Ergenekon soruşturmasının dosyası, bu darbe çığırtkanlarının kimler olduğunun belgeleriyle dolu.
BİR ZİHNİYETİN MEDYASI Başbakan dün ayrıca gelinen noktanın sorumlusu olarak “bir medya grubunu” gösterdi. Bu medya grubu hangisi?
Erdoğan’ın “
Türkiye için sağduyu” çağrısı yapanları kastederek “Sivil toplum örgütlerinin bu çalışması güzeldir” dedikten sonra “Bir şeyi sanki böyle ıskalıyorlar” uyarısıyla söylediği “Bir siyasi zihniyetin yanlısı olan medya bu işi
teşvik etmiştir ve bugünlere getirmiştir” cümlesinin hedefi kimdi?
Akla hemen, Ergenekon soruşturmasının ilerletilmesinden pek de hazzetmediği yayınlarından anlaşılan
gazete ve televizyonlar geliyor.
DOĞAN’IN MEKTUPLARI Peki Erdoğan “bir medya grubu” derken
Doğan Grubu’nu mu kastediyor?
Doğan Grubu’na mensup gazeteci ve yazarların bir bölümü de Erdoğan’ın gözünde “bir siyasi zihniyetin yanlısı medya” mı?
Başbakan’ın yakın çevresinden edindiğimiz izlenim o ki, bu soruların cevabı ‘
evet.’
Bu da, ister istemez Başbakan’ın “darbe çığırtkanları” ve “bir siyasi zihniyetin yanlısı medya” sözlerinin Aydın Doğan’a yönelik bir mesaj olup olmadığını düşündürüyor.
Sakın bu mesaj, Aydın Doğan’ın Başbakan’a yazdığı mektuplara verilmiş sözlü bir cevap olmasın?
FEHMİ KORU YAZDI Aydın Doğan’ın Tayyip Erdoğan’a kısa süre önce bir mektup yazdığını kamuoyuna ilk duyuran
Fehmi Koru oldu.
Koru, Yeni
Şafak’ta Taha Kıvanç imzasıyla yazdığı sütununda Aydın Doğan’ın Başbakan’a mektubunun “Ayağını denk al, yoksa başına iş gelir” gibi bir üslupla yazılmış olabileceğinden söz etti ve eğer bu doğruysa, Aydın Doğan’ın Ak Parti’ye karşı
kapatma davasından önceden haberli ve Erdoğan’ı da bu davaya güvenerek uyarmış olabileceğini ima etti.
BİR AY ARAYLA Taraf, Koru’nun “mektup” iddiasını kendi kaynaklarından doğruladı. Dahası, son dönemde Aydın Doğan’ın Başbakan’a bir değil, iki mektup gönderdiğini de öğrendik. Öyle anlaşılıyor ki, Aydın Doğan bu mektupları yaklaşık bir ay arayla yazmış.
İkinci mektup Başbakan’a şubat sonlarında, yani Ak Parti aleyhinde kapatma davası açılmasından yaklaşık iki hafta önce ulaşmış.
“Taha Kıvanç” haklı; insan ister istemez merak ediyor:
Türkiye’nin medya devi Başbakan’a neden iki kez üst üste mektup yazdı?
Acaba kapatma davasından önce yazılan o mektuplarda Ak Parti’nin başına bir iş gelebileceği iması var mıydı?
Ve acaba Başbakan’ın bu mektuplara cevabı gerçekten de dünkü konuşmasındaki sertlikte mi?
Yasemin Çongar - TARAF