Diyanet İşleri Başkanlığından yapılan açıklamada yazılı açıklamada, dün Malatya'da bir yayınevine yapılan saldırı ve 3 kişinin ''hunharca'' öldürülmesinin, ''toplumda barış ve huzuru, karşılıklı saygı ve hoşgörüyü yaşatmak ve geliştirmek için herkesin üzerine düşeni yapmaya çalıştığı bir dönemde herkesi bir kez daha derinden sarstığı ve üzüntüye sevk ettiği'' vurgulandı.
''Bütün
ilahi dinlere ve bizim de ortak inancımıza göre, bir insanı öldürmek bütün insanlığı öldürmek gibi ağır bir günah ve vebal olup masum insanları
hedef alan saldırılar hangi değer ve kutsal adına, hangi amaçla işlenirse işlensin dine ve insanlığın birlikte geliştirmeye çalıştığı ortak değerlere en açık ihanettir'' görüşünün bildirildiği açıklamada, ''masum insanlara yönelik bu
cinayetlerin dini, milli, felsefi ve insani hiç bir gerekçesinin olamayacağı'' belirtildi.
Basın ve yayın organlarından kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, bu cinayetin diğer din mensuplarının kutsal saydığı kitapları yayına hazırlayan, pazarlayan ve dağıtımını yapan kuruluşlara ve çalışanlarına yönelik olmasının ise hadiseyi daha vahim kıldığına dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Aslında son bir yılda toplumumuzun tümünü üzen bu tür hadiselerin, salt dinlerin ve dindarların birbirine dair algısından kaynaklanmadığı bilinmelidir. Elem verici bu tür menfur cinayetler ülkemizin iç huzurunu, uluslararası itibarımızı ve karşılıklı ilişkilerimizi olumsuz etkilemenin menfur bir unsuru haline geliyor olması, endişemizi ve üzüntümüzü bir kat daha arttırmaktadır.
Diyanet İşleri Başkanlığı olarak barış ve huzur ortamına, bir arada yaşama tecrübesine gölge düşüren bu hadiseyi nefretle kınıyor, bu tür olayların son bulmasını temenni ediyor, ölenlerin yakınlarına
başsağlığı diliyoruz.''