Demokrat Yargı'dan Danıştay'a tepki

Demokrasi ve Özgürlük İçin Yargıçlar ve Savcılar Birliği (Demokrat Yargı) Eşbaşkanı Orhan Gazi Ertekin, Danıştay'ın katsayı ile ilgili verdiği yürütmeyi durdurma kararının, hukuksal zeminden yoksun siyasi bir karar olduğunu belirtti.

Demokrat Yargı'dan Danıştay'a tepki

Demokrat Yargı Eşbaşkanı Ertekin, YÖK'ün, meslek liselilerin mağduriyetini gidermek için uygulamaya koyduğu katsayı uygulamasını CİHAN'a değerlendirdi. Ertekin, şunları söyledi: "Danıştay'ın kararının iki temel zemini var; bunlardan birincisi Türk siyasetinin geleneksel mevzileri, diğeri ise hukuk ve yargının sınıfsal ilişkiler üretme eğilimi ile ilgili. Siyasi mevzi açısından bakarsak bizce bu karar ancak ve ancak Türkiye'deki geleneksel siyasal mevziler üzerinden açıklanabilir hukuksal bir zemini yoktur. Bu karar, Türk siyasetinin çok eski bir hastalığı olan eğitim sistemine müdahale yoluyla bir politik kadro profili yaratma çabasını gösteriyor. Bu 1940 yıllarda başlayan bir süreçtir. 1940 yıllardan itibaren iyi ve makbul vatandaşın belli okullarda okuyan vatandaş olduğu tartışması yürütülmeye başlamıştır. Özellikle Reşat Şemsettin Sirer, Hasan Ali Yücel arasındaki muhalefet bu çerçevede döner. Tarafların politik kadroların mutlaka belli okulları okuyan insanlar tarafından oluşturulması gerektiği söylenegelmiştir. Bu noktadan anlaşılacağı üzere Danıştay'ın bu kararı mevcut bu siyasi geleneği bugüne, hatta daha ileriye taşıma ve daimileştirme gayreti ile alınmış bir karardır." "DANIŞTAY'IN KARARI ÇOK TEHLİKELİ SINIF İLİŞKİLERİ ÜRETİYOR" Danıştay'ın vermiş olduğu yürütmeyi durdurma kararının, çok tehlikeli sınıf ilişkileri üretilmesine sebep olduğunu belirten Ertekin, sözlerine şöyle devam etti: "Danıştay'ın almış olduğu bu kararın en önemli noktası çok tehlikeli sınıf ilişkileri üretiyor olmasıdır. Şöyle ki ailenin veya 14-15 yaşında bir çocuğun almış olduğu bir kararın onun bütün hayatının sabitlendiği bir karar olarak değerlendirilmesi, daha sonraki hayatında seçme, farklı tercihlerde bulunma hakkının verilmemesi özgürlüklerinin elinden alınması anlamına gelir. Bu son derece yanlış ve tehlikeli bir uygulamadır. Bizce bu karar kişinin temel hak ve özgürlüklerinin geliştirilmesi adına hukuk devletinin bir aracı olma niteliğini kaybettiğini gösteren çok özel, örnek bir karardır. Bu kararla Danıştay geleneksel siyasal mevzilerden hareket ettiğini göstermiştir." Demokrat Yargı olarak Türkiye'nin bu geleneksel mevzileri haketmediğini belirten Ertekin, artık Türkiye'nin daha demokratik bir yapıya kavuşması gerektiğini söyledi. Bu tip sorunlara farklı bir biçimde yaklaşılması gerektiğini belirten Ertekin, "Bundan sonra Danıştay ciddi bir analiz yaparak esas bir karar olmayan yürütmeyi durdurma kararını, doğru ve hukuk devletini güçlendirecek bir şekilde sonuçlandırmalıdır." dedi. "BUNDAN SONRA KATSAYI TARTIŞMASI, YARGI REFORMUNUN BİR PARÇASI HALİNE GETİRİLMELİDİR" Demokrat Yargı Eşbaşkanı Orhan Gazi Ertekin, Danıştay'ın almış olduğu yürütmeyi durdurma kararından sonra katsayı konusunun çözüm yolunu şöyle çizdi: "Artık katsayı tartışması yargı reformu ile bir düşünülerek yapılması gerekir. Çünkü yasal değişiklikler son 3-4 yıldır çok ciddi sonuçlar doğurmuyor. Yapılan değişiklikler yargı kararlarına yansımıyor. Yargının bu konuda ciddi bir direnci var. Bu direncin daha demokratik yönde işleyebilmesi için yargı reformu yapılmalıdır. Bu çerçevede sadece yasamanın ve yürütmenin değil aynı zamanda yargının da yasalara uygun davranması konusunun tüm taraflara sürekli yinelenmesi gerekir." Danıştay'ın, katsayı ile ilgili almış olduğu yürütmeyi durdurma kararının, yalnızca eğitim sistemi açısından değerlendirildiğinde eksik sonuç doğuracağını belirten Demokrat Yargı Eşbaşkanı Orhan Gazi Ertekin, "Bu karar hukuk, siyaset, eğitim sistemi içerisinde ortak değerlendirilmelidir." diye konuştu. (CİHAN)
<< Önceki Haber Demokrat Yargı'dan Danıştay'a tepki Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER