TASARRUF Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel hakkında dava açmaya hazırlanıyor. TMSF, Süleyman Demirel’in kardeşi Şevket Demirel’in şirketlerine ve mallarına el konulmasını bir kez daha "gasp" olarak nitelendirmesine sessiz kalmama kararı aldı. TMSF, bu kez dava açmak için hazırlıklara başladı. Davanın bu hafta içinde açılması bekleniyor. İKİ AÇIDAN DAVA: Habertürk’de yayınlanan Basın Kulübü’ndeki "Türbanlılar Arabistan’a gitsin" sözleriyle bir anda Türkiye’nin gündemine oturan 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, TMSF’yi de kızdırdı. Demirel’in bu programda kardeşi Şevket Demirel’in mallarına el konulmasının "gasp" olduğuna yönelik görüşlerini bir kez daha dile getirmesi üzerine harekete geçen TMSF, açacağı davanın dayanağını şunlara dayandıracak: "Birincisi, Fon ve Fon yönetimi gaspçılıkla suçlanması. İkincisi ise 9’uncu Cumhurbaşkanı olarak yargıyı etkileyecek beyanlarda bulunulması." YASAYI BEĞENMEYEBİLİR: Bir yetkili, Demirel’in sözlerinin TMSF tarafından nasıl algılandığını şöyle aktardı: "TMSF’nin yaptığı işlemlerin dayanağı 5020 sayılı yasadır. ’Bu yasa yanlıştır’ diyebilirsiniz ama yürürlükte olan bir yasayı uygulayan kuruma ’gaspçı’ demek başka bir olay. Üstelik TMSF bu yasaya dayanarak da olsa vatandaşa haksızlık ediyorsa yargı yolu açıktır. Zaten Demirel Ailesi ile de böyle oldu. Demirel Ailesi’nin şirketlerine el konulduğu Haziran 2005 tarihinden bu yana davalar açıldı ve mahkemelerce kararlar verildi. Mahkemeler Şevket Demirel’in şirketlerine el koyma kararımızı haklı buldu. Ayrıca, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu TMSF lehine karar verdi. Şimdi çıkıp bu işlemlere ’gasptır’ demek mahkeme kararlarını da tanımamak olur. Mahkemenin ’evet’ dediği bir olaya çıkıp da 9’uncu Cumhurbaşkanı’nın ’gasp’ demesi aynı zamanda bir hukuk ihlalidir. Kimse TMSF’yi gaspçılıkla suçlamayamaz." KEŞKE KARDEŞİM OLMASAYDI: Demirel, Habertürk’te Göltaş’a el konulmasıyla ilgili bir soru üzerine şöyle demişti: "Ben devlette hizmet yolunda çalıştım. Ailem dahil, hiç kimseye muhtaç olmadım. Ailemin diğer fertleri de kendi başlarınadır. Malum hadiseden dolayı Şevket Demirel’in mallarına el konması gasptır. Hukuken tutulur hiç bir tarafı yoktur. Oğlun borcunu babadan tahsil etmek gasptır. Şevket Demirel’in hiç kimseye, hiç bir bankaya bir kuruş borcu yoktur. Herhangi bir gayri meşru işi yoktur. Kardeşim olduğu için söylemiyorum. Keşke kardeşim olmasaydı çok daha başka türlü olurdu, büyük haksızlık vardır orta yerde." BAŞKASININ SUÇU: Demirel geçen yıl da TMSF’nin Şevket Demirel’in 9 şirketine el koymasının hemen ardından benzer bir değerlendirme yaparak, şunları söylemişti: "Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde kimsenin malına mülküne el konulamaz. Bu bir gasp sayılır. Türkiye’de bir başkasının suçu yüzünden bir başkası cezalandırılamaz." Güniz Sokak’taki eve haciz düşünülmüyor TMSF’nin 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in "gaspçılık" suçlamasına açacağı davalarla yanıt vermeye hazırlanması, Güniz Sokak’taki evi de yeniden gündeme getirdi. Süleyman Demirel’in oturduğu Güniz Sokak’taki evi yakından izleyen TMSF’nin bu aşamada haciz işlemini devreye sokmayı düşünmediği öğrenildi. Üçte ikisi Süleyman Demirel’e, üçte biri de Şevket Demirel’e ait olduğu belirtilen bu eve ilişkin TMSF’nin haciz koyduracağı gündeme gelmiş, daha sonra da "şık olmayacağı" düşüncesiyle bu uygulanmamıştı. TMSF’nin istese bir kaç gün içinde Güniz Sokak’taki evi satışa çıkarabileceğini söyleyen yetkililer, ancak bunun yapılmayacağını vurguladı. HÜRRİYET