Gazete, başyazısında bazı anayasa değişikliklerinin şüphe götürmez biçimde liberal olduğunu ve demokrasiyi güçlendirdiğini belirtirken, özellikle Anayasa Mahkemesi hakkındaki değişikliklerin ise muhalifler tarafından çok eleştirildiğini aktardı. Washington Post, başyazısında referandumun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tanımıyla "Türkiye için bir dönüm noktası" olup olmadığını sordu. Washington Post, referandumun Almanya Dışişleri Bakanı'nın da dediği gibi "Türkiye tarafından Avrupa yolunda önemli bir adım mı?" yoksa muhaliflerin iddia ettiği gibi Erdoğan'ın "sivil diktatörlüğüne" yol açan bir değişiklik mi olduğunu sorguladı. Gazete, cevabın ise "çok açık" olmadığını savundu. Kutuplaştırıcı bir kampanya döneminin ardından Erdoğan'ın kesin bir zafer kazandığını vurgulayan gazete, yüzde 58'lik bir çoğunluğun 1980 darbesinden sonra oluşturulan anayasadaki değişiklikleri onayladığını anlattı. Gazete, bu değişikliklerden bazılarının tartışılmaz biçimde "liberal olduğunu ve NATO üyesi ve Avrupa Birliği'ne girmek isteyen Müslüman bir ülkede demokrasiyi güçlendirdiğini" ifade etti. Washington Post, buna örnek olarak da askerlerin sivil mahkemelerde yargılanabilecek olmasını; çocukların, kadınların, yaşlıların ve engellilerin haklarının korunmasını; sendikalar üzerindeki kısıtlamaların kaldırılmasını; bireylerin daha fazla gizlilik hakkına sahip olmalarını ve Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapabilecek olmalarını gösterdi. Seçmenlere tek bir paket halinde sunulan anayasa değişikliklerinin aynı zamanda Anayasa Mahkemesi'nin ve YARSAV'ın yeniden organizasyonu için maddeler de içerdiğini belirten gazete, her iki kurumun da genişletileceğini ve atama yetkisinin Yasama organı ve Cumhurbaşkanı'na verildiğini kaydetti. Gazete, yargının bugüne kadar "laikliğin ve Erdoğan muhalifliğinin" de kalesi olduğunu hatırlatarak, Anayasa Mahkemesi'nin başörtüyle üniversitelere girilmesini yasakladığını ve AK Parti'yi bir oy farkla kapatmaktan döndürdüğünü vurguladı. Erdoğan'ın şimdi kendi adaylarının buraya gönderebileceğini ifade eden Washington Post, muhalefetin de artık yargının, iktidarın bir kolu olacağı eleştirisinde bulunduğunu aktardı. Erdoğan'a yönelik bazı eleştirilerin abartıldığı yorumunda bulunan gazete; ancak Erdoğan'ın geçmişte özellikle bazı medya gruplarına yönelik eylemlerinin akıllarda soru işareti de bıraktığını savundu. Anayasa değişikliklerinin ifade ev din özgürlüğü açısında çok fazla daha fazla koruma getirmediğini belirten gazete; ancak Erdoğan'ın yeni bir anayasa sözü verdiğini de anımsattı. Erdoğan'ın bir sonraki seçimlerin de favorisi olduğunu kaydeden Washington Post, "Eğer Erdoğan Türkiye'yi Batı'ya doğru taşımak istiyorsa, yargının bağımsızlığını kaldırma cazibesine karşı koyarken, bu reformları da sürdürmeli." yorumunda bulundu.