Türkiye, tam demokrasi yolunda tarihi adımlar atıyor. Anayasa reformu ve Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'ndeki düzenlemelerin ardından güvenlikle ilgili mevzuat mercek altında. Balyoz'da olduğu gibi rutin faaliyetlerin illegal amaçlar için kullanılmasının önüne geçilecek. Plan semineri ve Savaş oyunları muğlak olamayacak. Bazı genelgeler iptal edilecek. Anayasa paketiyle başlayan demokratikleşme hamlesine yenileri ekleniyor. Hazırlık çalışmaları süren yeni Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'den ‘irtica'yı çıkaran hükümet, belgenin yürürlüğe girmesinin ardından mevzuatta da önemli düzenlemeler yapacak. 2011 bütçesinin yasalaşmasının ardından çoğu gizli olan Güvenlik Yönergesi, NATO Yönergesi, Seferberlik Yönergesi, Alarm Yönergesi, Doğal Afet Yönergesi gibi darbe planlarına imkan sağladığı iddia edilen mevzuat değiştirilecek. Başbakanlık bürokratları tarafından hazırlanan taslak çalışma, tamamlanmak üzere. Balyoz Eylem Planı gibi hukuk dışı girişimlerin önüne geçebilmek ve yanlış yorumlamaları engellemek için ‘Plan semineri' ve ‘Savaş oyunları'nın hangi durumda, ne zaman, nasıl yapılacağı, bu tatbikatlara, toplantılara kimlerin katılacağı açık ve net bir şekilde yazılacak. Muğlak ifadeler bu tür planlarda kesinlikle yer bulamayacak. ADIM ADIM DEMOKRATİKLEŞME Devletin genlerini temizleyecek düzenlemelerden bazıları şöyle: *Seferberlik ve Savaş Hazırlıkları Kanunu daha demokratik hale getirilecek. Hangi işlemlerin seferberlik hazırlığı kapsamında sayılacağı neyin sayılamayacağı açıkça belirtilecek. *Kaldırılan EMASYA protokolü gibi askere sivil alanda müdahale imkanı veren İl İdaresi Kanunu değişecek. *Referandumla kabul edilen Anayasa değişikliğiyle bağlantılı olarak Kişisel Verilerin Korunması ve Saklanması kanunu çıkarılarak fişlemenin önüne geçilecek. *Tüzük, genelge, yönetmelik ve diğer alt planlarda tehdit olarak sayılan 'irtica' ile ilgili ayıklama yapılacak. *Çoğu gizli olan; İç Güvenlik Strateji Belgesi, Güvenlik Yönergesi, NATO Yönergesi, Seferberlik Yönergesi, Alarm Yönergesi, Doğal Afet Yönergesi değişecek. *Balyoz Planı gibi hukuk dışı girişimlerin önüne geçebilmek için bu gibi güvenlik tatbikatlarının hangi durumda, ne zaman, ne yapılacağı, bu tatbikatlara, toplantılara kimlerin katılacağı açık ve net bir şekilde yazılacak. Bu planlar Kuvvet komutanı ve Genelkurmay Başkanı'ndan gizlenemeyecek. İRTİCA'NIN YERiNE YENi TEHDiT TANIMI Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nden 'irtica' tehdidinin çıkarılmasının ardından, dini istismar eden teröre karşı bu kavramın yerine somut bir ifade kullanılacak. Yasalarda ve diğer alt mevzuatta, 'inanç' ile 'silahlı örgüt' ayrımı yapılacak. Dini istismar eden örgütlere ilişkin tanımlar konulacak. Yeni dönemde MİT, Emniyet ve Genelkurmay gibi güvenlik birimleri arasında tanımlardan kaynaklanan bir anlayış farklılığı olmayacak. HABER: Seçkin Ergün