Danıştay 8. Dairesi'nin, 2010
ALES sonbahar dönemi kılavuzundaki kılık kıyafetle ilgili düzenlemelerin yürütmesini oybirliğiyle durdurma kararı,
sivil toplum örgütleri tarafından tepkiyle karşılandı.
Kararla ilgili yazılı bir açıklama yapan
Eğitim-Bir-Sen Mardin Şube Başkanı Mehmet
Emin Esen, Danıştay'ın son kararının
özgürlük ve barış umutlarını zedelediğini söyledi. Esen açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Böylece başörtülü adayların sınavlara girişinin engellenmesi,
demokratikleşme adımlarının ardı ardına atıldığı bir
Türkiye'ye yakışmamaktadır. Bu kararın ortaya çıkardığı sorun ilk değildir. Antidemokratik uygulamalarla sürekli tekrarlarını yaşadığımız, ideolojik saplantılarla dokunmuş '
akıl örtüsü' sorunu yaşayan zihniyetin ürettiği benzer sorunları 28
Şubat süreci ile birlikte yaşamaya başladık. Biz, milletimizin ve özellikle de başörtülü kızlarımızın bizzat yaşadıkları bu sorunun 12
Eylül referandumuyla sona ereceğine inanmıştık. Görünen o ki, söz konusu davayı açanlar da, davayı karara bağlayanlar da referandumda '
evet' diyen milletten ve değerlerinden rahatsızdır."
Diyanet-Sen Giresun Şube Başkanı Fethi Karahüseyin de, "Danıştay, sınavlara girişte başörtüsü ile ilgili almış olduğu
yasak kararıyla yüzde 95'i
Müslüman olan ve inancı için başını örten inançlı toplumun vicdanına adeta
darbe vurmuştur." dedi. Danıştay'ın kararını eleştiren Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (
KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç, "Dünya devletleri uzay bilimleriyle uğraşıyor, Türkiye başörtülü eğitimi engelliyor. Danıştay'ın oybirliğiyle durdurma kararı vermesi anlaşılır gibi değil." dedi.
Özgür-Açılım Platformu üyeleri de dün
Taksim Meydanı'nda Danıştay'ın aldığı kararı
protesto etti. 'At gözlüğünü Danıştay,
Başörtüsü asıl kimliğimizdir' dövizlerinin açıldığı eylemde grup adına açıklama yapan Büşra Bulut, "Danıştay'ın vermiş olduğu karar, 28 Şubat'tan günümüze insanların hakkını
gasp eden zulüm mantığının yaşatılmak istendiğini gösteriyor." diye konuştu. Danıştay'ın elinden gelse başörtüsünü kamusal hayatın bütününde yasaklayacağını belirten Bulut, başörtülülere vebalı muamelesi yapıldığını ifade etti. Bulut, insanlarla adeta alay edercesine kararlar alanların hukukun değil zorbalığın temsilcisi olduklarını dile getirdi.