1999'dan sonra YÖK tarafından uygulamaya konulan
katsayı sistemi aleyhine açılan
davalar,
Danıştay'dan hep aynı gerekçe ile reddedilmiş: "Yasal ve anayasal
yetki YÖK'tedir."
10 yıldır milyonlarca öğrenciyi
mağdur eden farklı katsayı sistemini kaldıran YÖK, 21 Temmuz 2009'da bütün öğrencileri üniversiteye girişte eşit hale getirdi. Ancak 26 Haziran'da 'yetki YÖK'te' diyerek katsayının iptali için açılan bir davayı reddeden Danıştay, bu karardan 5 ay sonra
düzenlemenin yürütmesini durdurdu. Çelişkili kararların ardından gözler, katsayı uygulamasının başladığı 1999 yılına çevrildi. Bu tarihten sonra düzenlemenin iptali için açılan yüzlerce davayı esastan inceleyen Danıştay'ın, YÖK'ü adres göstererek yürütmeyi durdurma başvurularını reddettiği ortaya çıktı.
Serdar Serdaroğlu, 1999'daki katsayı adaletsizliğine kadar hukuk fakültelerine gitmelerine izin verilen düz liselerin sosyal bölümünden
mezun oldu. Uygulamayla hukuk fakültesine
Türkçe-
Matematik mezunlarının girmesine izin verildi. Serdar'ın,
emekli hâkim olan babasının, Danıştay'da oğlu adına açtığı dava YÖK gerekçe gösterilerek reddedildi.
İmam-hatip lisesi mezunu Suzan
Özdemir'in 1999'da açtığı iptal davasına da Danıştay savcısı aynı gerekçeyle
itiraz etmiş ve dava düşmüş. Davalara müdahil olarak katılan Avukat Cüneyt Toraman, Danıştay'ın verdiği çelişkili kararlara dikkat çekerek, 1999'dan sonraki kararlarının emsal olduğunu vurguluyor.
Katsayı mağduriyeti yaşayıp yargıya müracaat edenler sadece meslek lisesi öğrencileri değildi. Düz lisede okuyan Serdar Serdaroğlu, 1998'de sosyal bölümünden mezun oldu. Hukuk fakültesine gitmek istiyordu. Hukuk fakültelerine, katsayı adaletsizliğine kadar sosyal mezunları alınıyordu. Ancak YÖK'ün 1999'da uygulamaya koyduğu katsayı sistemiyle hukuka sadece Türkçe-matematik mezunlarının girmesine izin verildi. Katsayı mağduru Serdar'ın hakim ve
avukat babası İbrahim Serdaroğlu, oğlu adına
Mart 1998'de YÖK'ün katsayı düzenlemesinin yürütmesini durdurma ve iptal davası açtı. 3 ay içinde yürütmeyi durdurma başvurusu reddedildi. 26 Haziran 2009'da da iptal davası, yetki YÖK'te olduğu gerekçesiyle esastan reddedildi.
YÖK, 21 Temmuz 2009'da
Anayasa ve 2547 sayılı kanunun 45. maddesinin verdiği yetkiye dayanarak 10 yıldır milyonlarca öğrenciyi mağdur eden farklı katsayı sistemini kaldırdı. Bütün öğrencileri üniversiteye girişte eşit hale getirdi. 26 Haziran'da 'yetki YÖK'te' diyerek katsayının iptali için açılan davayı reddeden Danıştay 8. Dairesi, 5 ay sonra 25 Kasım'da aynı YÖK'ün yetkisini hiçe sayıp katsayıyı kaldıran düzenlemenin yürütmesini durdurarak kendisiyle çelişti. Danıştay'ın 5 ay önce reddettiği davayı açan emekli
Hakim İbrahim Serdaroğlu, Danıştay'ın tartışmalı son kararının, Anayasa'nın 42. maddesindeki
öğretim hakkını kısıtladığını vurguladı. Kararla, adalete olan güvenin zedelendiğini belirten Serdaroğlu, kendi davalarında 'üniversiteye giriş şartlarını düzenleme yetkisinin YÖK'te olduğunu' kabul eden 8. Daire'nin,
İstanbul Barosu'nun başvurusunda YÖK'ün bu konuda düzenleme yapamayacağı iddiasıyla tam tersi bir karar vermesinin çelişkisine dikkat çekti.
Suzan Özdemir, YÖK'ün 1999'da getirdiği katsayının iptali için dava açan yüzlerce öğrenciden bir diğeri. Suzan, o yıl
Eyüp İmam-Hatip Lisesi son
sınıf öğrencisiyken karşılaştığı bu haksız uygulamaya tepki göstererek dava açmış. Davası reddedilen
genç kıza Danıştay şu cevabı vermiş: "Eğitim ilkelerinin öngördüğü amaca, kamu yararı ve
hizmet gerekleri ile idare hukuku kurallarına aykırılık bulunmamaktadır." Danıştay savcısının davaya ilişkin itirazında ise 'YÖK'ün görevleri' başlıklı 7. maddesine işaret edilerek, öğrencilerin seçme ve kabul edilme ile ilgili bütün esasları belirleme yetkisinin YÖK'te olduğu kaydedilmiş.
Öğrencilerin açtığı davalara müdahil olarak katılan Avukat Cüneyt Toraman da Danıştay'ın verdiği çelişkili kararlara dikkat çekiyor. Danıştay'ın önceki davalara verdiği cevaplardan yararlanarak YÖK'ün öğrenciler lehine ve katsayı uygulamasının kaldırma yetkisinin kendinde olduğunu belirterek karar alabileceğini ifade eden Toraman, Danıştay'ın 1999'daki kararının emsal gösterilebileceğini vurguluyor.
'Katsayı kararı idareden dönebilir'
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın eski avukatı Erbaşar Özsoy, katsayı adaletsizliğini gideren değişikliğin yürütmesini durdurma kararının 28 kişilik Danıştay idaresinden dönebileceğini söyledi. Tecrübeli
hukukçu, katsayı meselesinin hâlâ yargılama aşamasında olduğuna dikkat çekerek, "Yürütmeyi durdurma verilen olaylarda işin esasında yürütmeyi durdurmanın tam zıddı kararların da çıktığı oldu." dedi. Kentbank'la ilgili davayı örnek gösteren Özsoy, bankanın, bankacılık yapma izninin 11. Daire tarafından durdurulduğunu ancak daha sonra bu kararın yapılan itirazlar sonucunda Yargıtay'ca kaldırıldığını belirtti. YÖK'ün karara itiraz ettiğini hatırlatan avukat, "Eğer yürütmeyi durdurma kararı kaldırılırsa konuşacak bir şey kalmaz. Ama Danıştay'ın kararı onanırsa asıl o zaman bir şeyler olur." diye konuştu.
ZAMAN