Milli Eğitim Bakanı
Hüseyin Çelik,
Danıştay 8. Dairesi'nin verdiği kararın, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
dersini zorunlu olmaktan çıkarmadığını vurgulayarak, "Verilen bu kararın, fiili olarak, pratik olarak uygulanma şansı yok. Gerekçedeki hususlar, zaten yerine gelmiş hususlardır." diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Danıştay 8. Dairesi'nin
Alevi öğrencilerin zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden muaf tutulabileceği yönündeki kararını değerlendirdi. Çelik, söz konusu kararın Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersini zorunlu olmaktan çıkarmadığını vurguladı. "Anayasa'nın 24. maddesi yürürlükte olduğu sürece buna yasal olarak da imkan yok, hukuki olarak da imkan yok." diyen Çelik, "Danıştay'ın 8. Dairesi'ndeki üyelerde bunun elbette farkındalar." ifadesini kullandı.
Davanın 2005 yılında açıldığını anımsatan Çelik, Danıştay'ın 2000 yılında hazırlanan
müfredat ve bu paralelde hazırlanan ders kitaplarına göre,
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin aldığı karar paralelinde bir karar aldığını aktardı.
Yapılan çalışmalar ile Aleviliğin müfredata konulduğunu ve bu müfredatın 2007-2008 yılında kabul edildiğini kaydeden Çelik, "Bu konuların bulunduğu ders kitapları 2008-2009 da tüm okullarda okutulmuş olacak." şeklinde konuştu.
"GEREKÇEDEKİ HUSUSLAR ZATEN YERİNE GETİRİLMİŞ HUSUSLAR"
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Danıştay'ın aldığı kararlar paralelinde yeni bir
uygulama yapma şansının fiili olarak bulunmadığını dile getiren Çelik, "Çünkü onların yapılmasını istediği değişiklik halihazırda bitirildi. 8. Daire'nin verdiği bu kararı fiili olarak uygulama şansı yok. Gerekçedeki hususlar, zaten yerine getirilmiş hususlardır." dedi.
Yargı sürecinin sona ermediğine dikkat çeken Çelik,
davanın
İstanbul'dan açılmış olması nedeniyle İstanbul Valiliği'nin konuyu Dava Daireleri Genel Kurulu'na götüreceğini söyledi. Çelik, Dava Daireleri Genel Kurulu'nun ise geçmişte bu ve benzeri konularda açılmış davaları reddettiğini hatırlattı.
DANIŞTAY'IN DİN DERSİ KARARI İÇİN TIKLAYIN
CİHAN