"Panzehir" adlı planda
örgütün,
teröristbaşı
Öcalan'ın İmralı'da tutulmasından bile yararlanmaya kalktığı ortaya çıktı. Apo'nun
mesajlarının "güvenilir kuryeler eliyle iletilmesinin sağlanması" üzerinde duruldu.
Bugün Gazetesi'nin haberine göre
Ergenekon Operasyonu kapsamında tutuklanan
emekli Tuğg.
Veli Küçük' ün evrakları arasında ele geçirilen bir
belge PKK ile Ergenekon
terör örgütü arasındaki ilişkiyi bütün boyutlarıyla ortaya koydu.
Kürt hareketi analizi
'Panzehir' isimli plana göre 'Ayrılıkçı Kürt Hareketini'
kontrol altında tutmak isteyen Ergenekoncular, PKK'nın lider kadrosunu
tasfiye ederek yerlerine "iyi yetişmiş
genç subayları monte etmeyi" planlamışlar.
Veli Küçük'ün evinde bulunan 1
Mayıs 2000 tarihli "Etnik/bölücü Operasyonların Tasfiyesi / Kürt Hareketi" başlıklı belgede yer alan
eylem planında örgütün
yönetiminin nasıl ele geçirileceği anlatılıyor. Kürt hareketinin bütün boyutlarıyla analiz edildiği belgeye göre eylem planının satır başları şöyle:
Öcalan’ın mesajları kuryeyle iletilsin
Öcalan'ın İmralı'da tutulmasının mutlaka değerlendirilmesi gerektiğinin anlatıldığı planda; "Öcalan'ın PKK ve
HADEP'e yönelik talimatlarının medya aracılığı ile kamuoyuna sıkça yansıyor oluşu, kamu vicdanında yaralar açması yanı sıra , dış dünya kamuoyunda da hala önemli bir gücün lideri konumunun korunmasına da olanak sağlamaktadır. Bu yüzden Öcalan'ın medya aracılığı ile mesaj iletmesine imkan verilmesi yerine, bu anlamdaki çalışmalarda Öcalan'ın yazılı mesajlarının güvenilir kuryeler aracılığı ile iletilmesinin sağlanması çok daha akılcı bir yöntem olacaktır" denildi.
Apo daha emekli olmadı
Veli Küçük'ün yakın çevresine 'Öcalan henüz emekli olmadı, daha yapacağı çok iş var dediği' öğrenilirken Panzehir belgesinde bu konuyla ilgili şu bilgilere yer verildi: "Öcalan'ın
tutukluluk sürecinden yararlanılması ve PKK Başkanlık Konseyi kadroları süratle tasfiye edilerek yerleri elde edilmelidir. Öcalan beyanlarında HADEP'in çalışmalarını yeterli bulmadığını ifade etmiştir.
Buradan yola çıkarak PKK Başkanlık Konseyi tasfiye edilerek yerlerine önereceği isimlerin görev alması sağlanabilir. Bu HADEP kadroları için de geçerlidir. Çünkü kendisini halen PKK'nın vazgeçilmez tek lideri olarak görmekte ve bu
psikolojik duygu ve düşünceden kendisini kurtaramamaktadır. Özetle Öcalan henüz emekli olmamıştır, olmayı da düşünmemektedir."
PKK yönetimine genç subayları sokalım
"
Abdullah Öcalan'ın yargı sürecinde gerçekleştirilecek olan bu
operasyonun temel noktası; PKK yönetim kadrolarının başarısızlık nedeniyle tasfiye edilerek, yerlerine TSK mensuplarından seçilecek olan genç, donanımlı ve uygun subaylardan atanmasından ibarettir. Kontrol altına alınmış PKK terör örgütünün yanı sıra aynı
uygulama HADEP kadroları içinde gerçekleştirilmelidir.
TBMM'ne
Pentagon emrinde ve AB güç odaklarının desteğinde girecek olan PKK uzantısı HADEP'in yerine TSK eliyle girmiş bir HADEP' in milli egemenlik ve ulusal çıkarlar adına yarar vardır."
Finans ve medya organlarına denetim
'Panzehir' isimli belgenin eylem planı içerisinde yer alan yol haritasına göre PKK'nın
finans ve medya kaynaklarının yönetimine de el konulacak. İşte belgedeki o bölüm: "Kürt hareketi, 15 yılı aşkın süredir çeşitli alanlarda desteklenerek finansal güç elde etmesi sağlanmıştır. PKK yönetimine yapılacak operasyonla hem örgüt hem de siyasi uzantısı HADEP
ekonomik gücünü yitirecektir.
Çünkü ekonomik varlıkların hareketi ve finans kaynaklarının denetimi elde edilmiş olacaktır. Operasyon sonucu yayın organlarının denetim ve kontrolü ele geçirilmiş olacağından etnik ayrılıkçı Kürt hareketi, dünya kamuoyunda sesini duyurmaya çalışırken Pentagon talimatlarına uygun yayın politikası yürütemeyecektir"
‘ERGENEKONCULARLA GORÜŞTÜM’ DEMİŞTİ
Bölücübaşı Abdullah Öcalan, Ergenekon operasyonuyla ilgili yaptığı değerlendirmede, Ergenekon örgütlenmesi içindeki isimlerle defalarca görüştüğünü iddia etmişti. Öcalan, görüştüğü isimlerden birisinin de tutuklandığını ileri sürerken, "Aslında bana bir şeyler söylemek istiyordu, biraz farklıydı. 2002'den sonra buraya gelmediler. Bunların arasında hegemonik bir savaş var" demişti.
Öcalan, "Bu Ergenekoncular, 30 yıldır ABD karşıtlığı yaptıklarını belirtiyorlar.
Hayır, aslında ABD'ye
hizmet ediyor.
İlhan Selçuk,
Doğu Perinçek, Veli Küçük Amerikancıdırlar" diye konuşmuştu. Öcalan, emekli orgeneraller
Tolon ve
Eruygur'un tutuklanmalarının ve emekli
Tuğgeneral Levent Ersöz'ün de Rusya'ya kaçmasının manidar olduğunu ifade etmişti.
6 BİN SİLAH CEMİL BAYIK’A TESLİM EDİLDİ
Ergenekon adına PKK ve Kürt yöneticilerle görüşme işini halen Kanada'da yaşayan
Tuncay Güney, yine operasyon kapsamında tutuklu bulunan
İşçi Partisi Lideri Doğu Perinçek,
Ferit İlsever ve Yalçın Küçük'ün yaptığı tespit edildi. Küçük'ün evinden çıkan belge ve bilgiler arasında bu görüşmelere ait fotoğraflar da elde edildi.
Öte yandan Güney 2001 yılında dönemin organize müdürü
Adil Serdar Saçan'a verdiği ifadede Ergenekon adına
Kuzey Irak'a 12 bin
silah götürdüklerini, bu silahlardan 6 binini PKK Başkanlık Konseyi üyesi
Cemil Bayık'a teslim ettiklerini iddia etmişti.
KRİTİK KOMUTANLAR TUTUKLU
Ergenekon operasyonu kapsamında tutuklu bulunan Emekli
Albay Hasan
Atilla Uğur, Öcalan'ı sorgulayan komutandı. Halen firarda olan Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ise dönemin
Bursa Jandarma Garnizon Komutanı olarak İmralı'nın güvenliğinden sorumluydu.
Yine Ergenekon terör örgütü yöneticisi olmakla suçlanan Emekli
Orgeneral Hurşit Tolon, o dönemde İmralı'dan da sorumlu olan 15.
Kolordu Komutanı olarak görev yapmaktaydı. Ergenekon tutuklusu Emekli Orgeneral
Şener Eruygur ise, o dönemde
Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı'ydı.