PKK'nın bir süredir devam eden suskunluğunu
USAK Başkanı
Sedat Laçiner açıkladı. Laçiner: 'Derin PKK'ya dikkat'
Uzun zamandır
eylemde bulunmayan ve
silah bırakmaya hazırlanan PKK'nın son durumunu ve Ortadoğu'daki gelişmeleri Bugün Gazetesi'ne değerlendiren Uluslararası Stratejik
Araştırmalar Kurumu (USAK) Başkanı Sedat Laçiner,
Türkiye'nin PKK konusunda en şanslı dönemlerinden birine girdiğini söyledi.
2007 yılından itibaren ABD'nin tutumunda bir değişim olduğunu ve Obama'nın Türkiye ile bundan sonraki
politikasında PKK'nın olmadığını belirten Laçiner, "Bölgede PKK'ya dayalı bir politika izleyebilecek hiçbir komşu devlet yok.
Barzani ve
Talabani'nin de Araplarla ilişkileri bozuldu. Amerika'nın eski koruyuculuğu kalmadı. Bir anlamda Barzani ve Talabani'nin bundan sonraki dönemde ayakta kalabilmeleri Türkiye'nin korumasına bağlı. Türkiye'nin koruması olmadığı müddetçe ayakta kalmaları zor görünüyor. Şu anda onlar da PKK'ya karşı vaziyetteler" değerlendirmesinde bulundu.
ASIL ENDİŞE DERİN
PKK Dağdaki PKK varlığından daha çok derin PKK için endişe duyulması gerektiğini ifade eden Laçiner, bu grupların PKK varlığının sona ermesini istemediğini dile getirdi. PKK ile
Ergenekon'un doğrudan bağlantısı olduğunu vurgulayan Laçiner şunları söyledi:
"Eylem yaptıracak, süreci çalıştıracak kişilerin pek çoğu şu anda içeride veya
Ergenekon davası nedeniyle sindi. PKK içinde
Öcalan'ın da hükmedemediği gruplar var. Bir tanesi Ergenekon bağlantılı Derin PKK. Onun dışında başka ülkelerle bağlantılı olanlar var. Mesela
Davos olayından sonra Türkiye'yi cezalandırmak isteyenler PKK sürecinin bu şekilde bitmesini arzu etmeyebilirler.
Dağlıca baskını,
Aktütün baskını gibi şok baskınlar, buna benzer
karakol baskını olur da 10-20 şehit verirsek bu durumda bu süreç baltalanmış olur. Ya da
Ankara ve İstanbul'da özellikle askere dönük saldırı da bu süreci baltalar."
BÜROKRATLARIN ZİHNİYETİ
Laçiner, PKK'nın bu tür saldırıları tek başına gerçekleştiremeyeceğini ancak Ergenekon gibi örgütlenmelerin
terör örgütünün işini kolaylaştırarak saldırıları hayata geçirdiğini öne sürdü. Ankara'da 2007 yılında Sıhhiye çok katlı otoparkında bulunan
patlayıcı yüklü dolmuşun da böyle bir organizasyon olduğunu belirten Laçiner, Ergenekon içeride olsa da, aynı zihniyette halen devletin içinde bürokratlar olduğunu, bu kişilerin PKK'nın bitmesini istemeyerek bu isteklerini eyleme dökebileceklerini aktardı.
YASA DAHA DA GÜÇLENSiN
PKK'nın silah bırakması için genel bir af çıkarılması yönündeki istekleri de değerlendiren Laçiner şu ifadeleri kullandı:
"Mevcut
yasalar içinde silahlı eyleme karışmayanlar için bir pişmanlık yasası var. Bu mekanizmalar biraz daha güçlendirilebilir. Kişinin itirafından sonra zarar görmesini engelleyecek korumalar, maddi destekler sağlanabilir. Küçük ama etkili olan çatışmalara karışmış grup var. Onların affedilmesi oldukça güç. Silahları ABD'ye teslim etmeleri yönünde bir tutum var. Bu kamuoyunu tatmin etmez. Silahların Türkiye'ye teslim edilmesi gereklidir. Türkiye'nin bu sürecin kontrolünü tamamen elinde tutması lazım. Dağda kimlerin olduğunu, isimleri ile aileleri ile bütün bilgileri elimizde. Hepsinin teslim olması lazım."
ABDULLAH ÖCALAN'IN ROL TALEBİ
Bugün gelinen noktada Türkiye'nin durumu fırsat olarak gördüğünü belirten Laçiner,
Abdullah Öcalan ile de görüşmeler yapıldığını ifade etti. Laçiner, Öcalan'ın da PKK'nın tasfiyesinde bir rol oynamak istediğini belirtti. Görüşmelerde Öcalan'ın "Üzerime düşeni yapmaya hazırım. Ama silahlarını bırakma karşılığında ceza almasınlar" isteğinde bulunduğunu dile getirdi.
TÜRKİYE'NİN SİYASETİ
Türkiye'nin bir süredir PKK konusunda atılması gereken adımları atmaya başladığına dikkat çeken Laçiner, "PKK'nın oksijeninin kesilmesi ilk adımdı. Dış ülkeler nezdinde, Barzani ve Talabani nezdinde PKK'nın yalnız bırakılması gerekiyordu. Bu hedefe büyük oranda ulaşıldı. Türkiye içerisinde PKK'ın izole edilmesi ikinci önemli husustu. Şu anda bunun üzerinde çalışılıyor. DTP'nin oylarındaki azalma, istihdam ve eğitim alanlarına yatırımların artması paketin parçaları. Silahlı mücadele kısmında da yapılması gerekenler var" dedi.