Cumhurbaşkanlığı için Gül mü Erdoğan mı aday olacak?

Radikal Yazarı Murat Yetkin, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Erdoğan'ın köşk adaylığını köşesine taşıdı.

Cumhurbaşkanlığı için Gül mü Erdoğan mı aday olacak?

'Hükümet yanlısı gazetelerde Gül’e neredeyse "Aradan çekil" demeye varan üslupta yazılar ortaya çıkıverdi.' diyen Yetkin,  "Erdoğan, yüzde 45'ten sonra Gül'e karşı kendisini daha rahat hissediyor ama bu yetmiyor; hâlâ bilinmeyenleri çok bir denklem." dedi.

İşte Yetkin'in bugünkü yazısı...

Gül, Erdoğan'a rakip olmaz' deniyor ama

Erdoğan, yüzde 45'ten sonra Gül'e karşı kendisini daha rahat hissediyor ama bu yetmiyor; hâlâ bilinmeyenleri çok bir denklem.
Böylesi gerçekten hiç görülmedi.

Cumhurbaşkanını ilk defa halk seçecek, ortada iki aday görünüyor, ikisi de aynı partiden ve o partinin içinden kaynaklanan yeni bir kutuplaşma ortamı alttan alta büyüyor.
Tamam, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül şu anda resmen Ak Parti üyesi değil.
Ama bu yalnızca anayasal bir zorunluluk; yoksa Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile birlikte Ak Parti’nin üç kurucu babasından birisi.

Anayasa Mahkemesi’nin "Gül yeniden aday olabilir" kararından bu yana siyaset dünyasında iki genel kabul var:
1- Ak Parti’nin 'köşk' adayını Erdoğan ve Gül birlikte belirleyecek,
2- Erdoğan ve Gül birbirlerine karşı aday olmayacak.

Erdoğan’ın 30 Mart yerel seçiminden galip çıkması ardından bu iki kabulde de Erdoğan lehine değişiklikler oldu.
1- Seçimde yüzde 45 oy alan Erdoğan, Gül’e daha az ihtiyacı olduğunu düşünüyor.
2- Bu durumda "Erdoğan aday olmak isterse Gül, karşısına çıkmayacak" demek daha doğru olur.

Öte yandan Erdoğan aday olmayacaksa, Gül Çankaya’da beş yıl daha devam etmek istiyor.
Ama ortadaki tek değişken bunlar değil:
1- Erdoğan aday olduğunda parti ve hükümetin başına Gül mü geçecek?
2- Ya da Erdoğan’dan sonra Ak Parti’nin akıbeti ne olacak?

"Gül, 'köşk’ten indiği an Erdoğan, onun Ak Parti’deki lideridir" türünden siyah-beyaz bakışlar bazı kulaklara hoş gelse de gerçeği pek yansıtmıyor. Çünkü Erdoğan 'köşk’e çıkarsa mevcut anayasa ve Siyasi Partiler Yasası'na göre, artık Ak Parti başında değil demektir. Yine doğal lideri sayılabilir ama resmen ve fiilen partinin başında olmayacaktır.

Peki, kim olacaktır?
Bu senaryoda Ak Parti’yi hem de ekonomiden Kürt ve Ermeni meselelerine dek 2015’in muhtemelen fırtınalı sularında bir arada tutacak isim gibi görünüyor Gül.
Gül’ün "Oturup konuşuruz" demesine Erdoğan seçim sonrasında "Müzakere ederiz" diye olurunu verdi.

Geçen hafta, 10 Nisan’da ikilinin haftalık görüşmeleri üzerine ‘eşbaşkanlık’ modeli dahil pek çok senaryo yazıldı.
Gül önceki gün sözcüsü Ahmet Sever aracılığıyla bunları reddetti ve henüz bu konuyu görüşmediklerini söyledi. Anlaşılan Erdoğan, tıpkı Gül’ün ilk adaylığı sürecinde olduğu gibi, parti kurullarına sormak istemişti.

Ama dün özellikle hükümet yanlısı gazetelerde Gül’e neredeyse "Aradan çekil" demeye varan üslupta yazılar ortaya çıkıverdi. Başbakan'a en yakın isimlerden Yalçın Akdoğan, "Erdoğan isterse olur" diyordu.
Birkaç saat sonra da Erdoğan, Ak Parti milletvekillerini topladı.

İki soru üzerine bir anket yapılacaktı:
1- Erdoğan’ın bir dönem daha başbakanlığını önleyen üç dönem kuralı kaldırılsın mı?
2- Cumhurbaşkanı için üç adayınız kimdir?

Toplantı devam ederken Gül, "Başbakan'la konuşacağız, kimse cebimde demesin" dedi.
Toplantıda ise Erdoğan "Cumhurbaşkanı seçilirsem bütün yetkileri kullanırım" diyordu; mesela bakanlar kuruluna başkanlık edebilecekti.
Görüş bildiren milletvekillerinden çoğunun Erdoğan’ın 'köşk'e çıkmasından, azının başbakan kalmasından yana olduğu haberleri sızdı.
Yani parti içinde de tam görüş birliği yoktu.

Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, kararın mayıs başına dek yapılacak toplantılardan sonra Erdoğan tarafından açıklanacağını bildirdi.

Bu tablonun gösterdiği birkaç olgu var:
1- Yüzde 45’e rağmen yüzde 50 artı bir oy Gül’ün deyişiyle hâlâ ‘cepte değil’.
2- Erdoğan’ın hedefi 'köşk' olsa da partinin dağılmasını istemiyor.
3- Çünkü 2015 ya da öncesinde yapılacak Meclis seçimleri ve sonrası için kafasında bambaşka bir siyaset tasarımı var.

Biraz da bu yüzden cumhurbaşkanlığı rekabeti dahi şu anda sadece Ak Parti içinde yaşanıyor.
Evdeki hesaplar çarşıya uyar mı? Belli olmaz. Ama siyasetçi, zaten hesaplarını çarşıya uydurmak için yola çıkan insandır. Süleyman Demirel diyor ya, "siyasetçi kendi söylediğine en önce inanmaya mecbur olan insandır."
<< Önceki Haber Cumhurbaşkanlığı için Gül mü Erdoğan mı aday olacak? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER