Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kara Harp Okulu’nu ziyaretinde güçler ayrılığı mesajı verdi.
Sahip olunan gücün ‘erdemli’ kullanılması üzerinde duran Gül, “Gücün ne amaçla kullanıldığı önemli. Hitler de, Stalin de mağlup edilmeden önce güçlüydü.” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Gül, Kara Harp Okulu’nu ziyaret etti, Harbiyelilere hitaben bir konuşma yaptı. Küresel sorunlara işaret eden Gül, Ortadoğu’da yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. Gerçek anlamda bölgesel ve küresel barışın, her bir ülkede meşruiyet temelli düzenlerin teşkilinden geçtiğini anlattı. Gül, “Bir ülkenin meşru bir şekilde yönetimi nasıl olur dediğinizde, bugünkü çağda ona verdiğimiz cevap demokrasidir. Meşruiyetin temeli bugün demokrasiden geçmektedir. Demokrasi dediğimiz aslında milli iradedir. Demokratik hukuk devletlerinin kurulmasıdır, düzenlerin böyle olmasıdır ve demokratik hukuk devleti dediğimizde de, çok partili sistem; adil, serbest, düzgün seçimler; kuvvetler ayrılığı prensibi çerçevesinde herkesin yetki ve sorumluluklarının belli olması; bu düzen içerisinde ‘check-balance’ dediğimiz denge sistemlerinin olup bunların bir ahenk içerisinde yönetilmesidir.” dedi.
Cumhurbaşkanı, konuşmasının ardından öğrencilerin sorularını da cevapladı. Savunma ve güvenlik dünyasında ‘akıllı güç’, ‘yumuşak güç’ ve ‘sert güç’ tanımları yapıldığının hatırlatılması ve, “Siz bu kavramlara ‘erdemli güç’ü de kattınız. ‘Erdemli güç’ü biraz daha açar mısınız?” sorusu üzerine, kastının bunların hepsinin toplamı ve gücün iyi bir şekilde kullanılması olduğunu belirtti. Gül, “Güç tek başına bir şey ifade etmez. Hitler de, Stalin de güçlüydü. Mağlup olmadan önce. Yüz binlerce tankı, orduyu yürütüyorlardı. Orada yüz binlerce insan kırılırken, sağa sola talimat veriyorlardı. Yani güç ne için kullanılıyor, bu çok önemli. Onun için gücün erdemli olması, erdemli güce sahip olmak onurlu olur ve bu sürekli olur.” diye konuştu.