'Çok şey biliyor, itiraf furyası başlarsa...'

Soner Yalçın'ın Oda TV'sindeki aramada öyle bir belge ele geçirildi ki...

'Çok şey biliyor, itiraf furyası başlarsa...'

Oda TV'de yapılan aramalarda ele geçirilen belgeler, Soner Yalçın ve ekibinin sadece gazetecilik yapmadığı yönündeki görüşleri destekler nitelikte. Belgelerden birinde Ergenekon sanıklarıyla ilgili tutulan notlar yer alıyor. İşte o notlardan çarpıcı başlıklar: "Sanıklardan bazıları çok şey biliyor. Bir itiraf furyası başlarsa bütün kategoriler aynı anda çöker. Bu nokta çok ciddi, daha önce de aktardık." Soner Yalçın'ın sahibi olduğu Oda TV internet sitesinde 14 Şubat'ta yapılan aramalarda ele geçirilen belgelerin ayrıntıları yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Söz konusu belgelere dayanarak, savcılığın talebi doğrultusunda mahkeme kararıyla önceki gün de Milliyet Gazetesi muhabiri Nedim Şener, gazeteci Ahmet Şık ve Yalçın Küçük'ün de aralarında bulunduğu 10 kişi gözaltına alınmıştı. Savcılık, son operasyona gerekçe olarak Oda TV'de ele geçirilen belgeleri göstermişti. İşte o belgeler Soner Yalçın ve ekibinin sadece gazetecilik yapmadığı yönündeki iddiaları güçlendirecek nitelikte. Belgelerin birinde yer alan notlarda Soner Yalçın ve Oda TV ekibinin Ergenekon sanıklarının cezaevindeki durumlarını yakından takip ettiği ve bunları rapor haline getirdiği görülüyor. Buna göre, sanıklar rütbe ve sosyal statülerine göre 'kategorize' ediliyor. Üst kategoride yer alanlar öncelikli olarak tanımlanıyor. Sonra diğer kategoriler geliyor. Örneğin, Balyoz davasının tutuklu sanığı eski 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan'la, Ergenekon davası sanığı Mehmet Haberal aynı kategoride yer alıyor. 'Kaos Planı'nın altında imzası bulunan Kurmay Albay Dursun Çiçek'le, Danıştay saldırısında azmettirici olmakla suçlanan emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin de aynı kategoride. "TUTUMUMUZU GÖZDEN GEÇİRELİM" Belgede yer alan notlara göre, sanıkların kategorize edilmesi kendileri arasında huzursuzluğa sebep oluyor. Bazı sanıkların kendilerine ikinci sınıf insan muamelesi yapılmasına tepki gösterdiği rapor ediliyor. Ve bu durumun ileride ciddi sıkıntılara sebep olabileceği aktarılıyor. Sanıkların kendilerine medya, para ve savunma gibi desteklerin eşit oranda sağlanmadığından şikâyetçi oldukları belirtiliyor. İşte o belgedeki notlar: "Sanıklardan bazıları çok şey biliyor. Bir itiraf furyası başlarsa bütün kategoriler aynı anda çöker, bu nokta bizce çok ciddi, daha önce de aktardık... Şikâyetler her geçen gün artıyor. Sanıklara destek açısından farklı muamele var deniyor. Ç. Doğan, Haberal kategorisi ile D. Çiçek, M.Tekin vs. kategorisi kıyaslanıyor. Ciddi rahatsızlıklar var. Derlenen şikâyet notu çok ayrıntılı. Sanıklardan bazıları çok şey biliyor. Kime ne kadar maddi yardım, teknik savunma yardımı, medya desteği var, tek tek çıkarılmış. Bir itiraf furyası başlarsa bütün kategoriler aynı anda çöker, bu nokta bizce çok ciddi. Daha önce de aktardık, tutumuzu gözden geçirmeliyiz." "Danıştay saldırısı türban kararına bağlanmalı" Soner Yalçın'ın sahibi olduğu Oda TV internet sitesinde yapılan aramalarda ele geçirilen bir belgede Danıştay saldırısıyla ilgili notlar da yer alıyor. Belgede aynen şu ifade kullanılıyor: "Danıştay'ın türban eylemi olduğu, Hanefi Avcı'nın ağzından net bir şekilde vurgulanmalı." İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Oda TV'ye yönelik operasyonda ele geçirilen notlarda çarpıcı ifadeler yer alıyor. Notlar, 12 Eylül referandumu öncesi piyasaya çıkan Hanefi Avcı'nın 'Haliç'te Yaşayan Simonlar' adlı kitabının Ergenekon soruşturması kapsamında yöneticileri tutuklanan Oda TV ekibi tarafından hazırlandığı yönündeki iddiaları da güçlendirecek nitelikte. Operasyonda Hanefi Avcı'nın, Soner Yalçın'a, "Saygıdeğer Beyefendi" hitabıyla yazdığı ve yardım istediği bir mektubun da bulunduğu öğrenildi. Yine Oda TV'de çıkan bir başka belgede, "Sabih Üstat da 'İlhan Cihaner olayı kitapta mutlaka işlenmeli' diyor. Cihaner'i bayraklaştıralım. Doğu, 'Hanefi'nin ağzından Ergenekon'un boş bir dava olarak anlatılması sağlanmalı' diyor. Doğu'nun çalışmalarından faydalanılmalı. Hanefi'ye güvence verilmeli. Kitapta Ergenekon, Cihaner, Balyoz, Poyrazköy gibi operasyonları poliste ve savcıdaki F tipi yaptı vurgusu iyi kurgulanmalı. Hasan Fehmi'nin Silivri'den getirdiği notlar iyi değerlendirilmeli. Danıştay'ın türban eylemi olduğu Hanefi'nin ağzından net bir şekilde vurgulanmalı. Hanefi'nin böyle değerlendirmesi kamuoyunda ciddi bir etki bırakır. Çetin Doğan'ın verdiği bilgiler kitapta mutlaka yer almalı." ifadeleri dikkat çekiyor. Oda TV haber müdürü PKK eylemlerinde gözaltına alınmış Oda TV internet sitesinin tutuklanan Haber Müdürü Barış Terkoğlu'nun PKK terör örgütü ile irtibatlı 'Gençlik Kültür Merkezi'nin kurucuları arasında olduğu belirlendi. Terkoğlu, geçmiş yıllarda PKK eylemlerinden dolayı iki kez gözaltına alınmış. İlk kez gözaltına alındığı sırada terörist başı Abdullah Öcalan'ın İtalya'da yakalanışını protesto ettiği öğrenildi. Edinilen bilgilere göre, İstanbul Kadıköy'de 15 Kasım 1998'de Terkoğlu, 14 kişi ile birlikte gözaltına alınarak Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürüldü. İstanbul'da Nevruz kutlamaları sırasında 24 Mart 2000 günü Terkoğlu, izinsiz gösteri yapmak ve pankart asmak suçlamalarıyla 18 kişi ile birlikte ikinci kez yakalandı. Öte yandan Ergenekon davası sanığı Yalçın Küçük'ün Oda TV yetkililerine gönderdiği bir yazıda, bölücü örgüt PKK'nın amaçları doğrultusunda yayın politikası izlenmesini istediği belirlendi. İşte Oda TV'deki bazı haberlerin başlıkları: * Öcalan iktidarı yönetiyor * Ben ölürsem Erdoğan da ölür * Öcalan, Baydemir'e sert konuştu * Son şiddetin tek galibi Öcalan * AKP Öcalan'ın bu şartlarını yerine getirebilir mi? * Öcalan'la artık siyasiler görüşüyor * Öcalan Erdoğan'ı nasıl zorluyor? * Öcalan'dan Devlet Bahçeli'ye destek "Şehit cenazelerini provoke edelim" Oda TV'de ele geçirilen bir belgede Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy gibi soruşturmalarda tutuklu bulunan muvazzaf subayların serbest kalmasını sağlamak için şehit cenazelerinin iyi bir fırsat olduğu aktarılıyor. Gerek haberlerde gerekse cenazede atılacak sloganlarda 'her şehit cenazesinde komutanlar içeride' vurgusunun yapılması isteniyor. Bir başka belgede de Yalçın Küçük'ün Oda TV'ye talimatları yer alıyor. Söz konusu talimatlarda Küçük, PKK'nın amaçları doğrultusunda yayın politikası izlenmesini istiyor. İşte o tavsiyeler: "Örgütü zayıf gösterecek yayınlardan uzak dur. Öcalan'ı kahraman gibi gösterelim. Cemaat PKK ile anlaştı, yakınlaşıyor konusu işlensin. Şehit cenazelerini hükümete karşı kullanalım."
<< Önceki Haber 'Çok şey biliyor, itiraf furyası başlarsa...' Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER