Albay Dursun Çiçek ile firari
şüpheli Bedrettin Dalan'ın da aralarında bulunduğu 7 sanığın yargılandığı
davaya 1,5 aylık aranın ardından
İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Tutuklu
sanıklardan
Albay Dursun Çiçek, Avukat
Serdar Öztürk ve
Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz
Yıldırım ile tutuksuz sanık
Ufuk Akkaya duruşmada hazır bulundu. Firari sanık
Bedrettin Dalan ile tutuksuz sanıklardan MİT görevlisi Özel Yılmaz ve Bedrettin Dalan'ın özel
kalem müdürü olduğu ileri sürülen İlhami Ümit Handan duruşmaya katılmadı.
Bu arada, dava başladığı sırada
avukatlık stajı yapan ve duruşmalara
sivil kıyafetlerle katılan sanık Dursun Çiçek'in kızı İrem Çiçek'in de avukatlık ruhsatını aldığı ve duruşmaya ilk kez avukat cübbesi ile katıldığı görüldü. Daha önceden de ana dava sanıklarından
emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ü kızı Zeynep Küçük, sanık avukat Kemal Kerinçsiz'in eşi
Gönül Kerinçsiz savunuyordu. Birleştirilen
Ergenekon davasında ise
Adil Serdar Saçan'ı temsilen duruşmaya kardeşi Serkan Saçan katılmıştı.
Mahkeme Başkanı Köksal
Şengün, dava dosyasının aslının
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda olduğunu, karar verilmiş olmasına rağmen dosyanın halen gönderilmediğini hatırlattı. Bu sırada sanık avukatları ise gerekçeli kararın yazılması için dosyanın bekletildiğini savundu.
Albay Dursun Çiçek'in 'Ergenekon
terör örgütü üyesi olmak'la suçlandığı dava dosyası,
Erzurum Ağır Ceza Mahkemesi tarafından İstanbul 13.
Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş ve Islak İmzalı
Dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmişti. Bu aşamada dosyanın hangi
mahkemede kalacağı konusunda nihai kararı Yargıtay Ceza Genel Kurulu vermişti. Ceza Genel Kurulu, Dursun Çiçek'in Ergenekon
terör örgütü üyesi olmakla suçlandığı Erzurum davasının, Yargıtay'da devam eden Dursun Çiçek'in görevi
ihmal davasıyla birlikte görülmesine karar vermişti. Sanık avukatları, Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından bu konuda yazılacak olan gerekçeli kararın ardından Islak İmzalı Belge dava dosyasının da ait olduğu İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderileceği bilgisini verdi. Başkan Şengün, sanıklardan
Serdar Öztürk'ün bazı taleplerini içerir yazılı dilekçeler sunduğunu, Dursun Çiçek'in ise
tahliye talepli bir dilekçesi bulunduğunu açıkladı.
Köksal Şengün, Dursun Çiçek'e, taleplerini sunması için söz verdi. Cezaevinde
spor yaparken
kaza geçirdiğini ve
doku incinmesi meydana geldiğini belirten, duruşmaya da
koltuk değnekleriyle katılan sanık Çiçek, talebini oturarak yapmak konusunda Başkan Şengün'den müsaade aldı. Basında yer alan bir haber üzerine yaklaşık bir yıl süren bir
soruşturma yürütüldüğünü söyleyen Çiçek,
belgenin altındaki imzanın kendisine ait olmadığını iddia etti. Çiçek tahliyesini talep etti.