Çevre Kanunu'nda değişiklik öngören tasarı, önümüzdeki günlerde
TBMM Genel
Kurulu'nda ele alınacak. Çevrenin sürdürülebilir
kalkınma ilkesi doğrultusunda korunmasını sağlamak amacıyla 1995 yılında ilgili kuruluşların görüşü alınarak hazırlanan tasarı, geçen yıl da Çevre Komisyonu'nda kabul edilen
rapor üzerinden, bu hafta TBMM'de görüşülecek.
Tasarıya göre, başta idare, meslek odaları, birlikler ve
sivil toplum kuruluşları olmak üzere herkes, çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi ile görevli olup, bu konuda alınacak tedbirlere ve belirlenen esaslara uymakla yükümlü olacak. Çevrenin korunması, bozulmasının önlenmesi ve kirliliğin giderilmesi alanlarındaki her türlü faaliyette, Çevre ve
Orman Bakanlığı ve
yerel yönetimler, gerekli hallerde meslek odaları, birlikler ve sivil toplum kuruluşlarıyla
işbirliği yapacak.Arazi ve kaynak kullanım kararlarını veren ve proje
değerlendirmesi yapan yetkili kuruluşlar, karar alma süreçlerinde sürdürülebilir kalkınma ilkesini gözetecekler. Yapılacak
ekonomik faaliyetlerin faydası ile
doğal kaynaklar üzerindeki etkisi, sürdürülebilir kalkınma ilkesi çerçevesinde uzun dönemli olarak değerlendirilecek.
Her türlü faaliyet sırasında doğal kaynakların ve enerjinin verimli bir şekilde kullanılması amacıyla atık oluşumunu kaynağında azaltan ve atıkların geri
kazanılmasını sağlayan çevreyle uyumlu teknolojilerin kullanılması esas olacak. Kirlenme ve bozulmanın önlenmesi, sınırlandırılması, giderilmesi ve çevrenin iyileştirilmesi için yapılan harcamalar, kirleten ve
bozulmaya neden olan tarafından karşılanacak. Kirletenin kirlenmeyi ve bozulmayı durdurmak, gidermek ve azaltmak için gerekli önlemleri almaması veya bu önlemlerin yetkili makamlarca doğrudan alınması nedeniyle, kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılan gerekli harcamalar, kirletenden tahsil edilecek.
ÇEVRE BAKANLIĞI KOORDİNATÖR OLACAK
Çevrenin korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi ve giderilmesi için uyulması zorunlu standartlar ile
vergi,
harç, katılma payı, yenilenebilir
enerji kaynaklarının ve
temiz teknolojilerin
teşviki, emisyon
ücreti ve kirletme bedeli alınması, karbon ticareti gibi
piyasaya dayalı mekanizmalar ve ekonomik araçlar ve teşvikler kullanılacak. Bölgesel ve küresel çevre sorunlarının çözümüne yönelik olarak taraf olunan uluslararası anlaşmalar sonucu ortaya çıkan ulusal hak ve yükümlülüklerin yerine getirilmesi için gerekli
teknik, idari, mali ve hukuki düzenlemeler,
bakanlığın koordinasyonunda yapılacak. Gerçek ve
tüzel kişiler, bu düzenlemeler sonucu ortaya çıkabilecek maliyetleri karşılamakla yükümlü olacak. Çevrenin korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi ve çevre sorunlarının çözümüne yönelik gerekli teknik, idari, mali ve hukuki düzenlemeler, Çevre ve
Orman Bakanlığı'nın koordinasyonunda yapılacak.
YÜKSEK ÇEVRE KURULU
Tasarıyla, ''Yüksek Çevre Kurulu'' oluşturulacak. Bu kurul, ''başbakanın başkanlığında, başbakanın bulunmadığı zamanlarda Çevre ve Orman Bakanı'nın başkanlığında, başbakanın belirleyeceği sayıda bakan ile
bakanlık müsteşarı''ndan oluşacak. Kurul, yılda en az bir kez
toplanacak. Kurul, etkin bir çevre yönetiminin sağlanması için
hedef,
politika ve strateji belirleyecek, sürdürülebilir kalkınma ilkesi çerçevesinde ekonomik kararlara çevre boyutunun dahil edilmesine imkan veren hukuki ve idari tedbirleri belirleyecek.
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Tasarıda, çevrenin korunması amacıyla yürütülecek çalışmalara da yer verildi. Buna göre, çevrenin korunması amacıyla doğal çevreyi oluşturan biyolojik çeşitlilik ile bu çeşitliliği barındıran ekosistemin korunması esas olacak. Sürdürülebilir kalkınma ilkesi doğrultusunda,
bölge ve havza bazında çevre düzeni planları, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından
yapılacak veya yaptırılacak.
Türkiye ve dünya ölçeğinde
ekolojik önemi olan, çevre kirlenmeleri ve bozulmalarına duyarlı alanları, ''özel çevre koruma bölgesi''
belirlemeye ve ilan etmeye,
Bakanlar Kurulu yetkili olacak. Sulak alanların doğal yapıları ve ekolojik dengeleri korunacak. Sulak alanların doldurulması ve kurutulması yoluyla
arazi
kazanılamayacak. Bu hükme aykırı olarak arazi kazanılması durumunda, bu alan faaliyet sahibince eski haline getirilecek.
NADİR BİTKİ VE HAYVAN TÜRLERİ KORUNACAK
Biyolojik çeşitliliğin sürdürülebilirliğinin sağlanması bakımından nesli tehdit veya
tehlike altında olanlar ile nadir bitki ve
hayvan türleri korunacak ve mevzuata aykırı biçimde ticareti yapılamayacak. Türkiye'nin
deniz, yeraltı ve yerüstü su kaynakları ve su ürünleri
üretim alanları korunarak kullanılacak ve kirlenmeye karşı korunacak.
ÇED RAPORLARI
Gerçekleştirmeyi planladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum, kuruluş ve
işletmeler, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Raporu veya proje
tanıtım dosyası hazırlamakla yükümlü olacak. ''ÇED olumlu kararı'' veya ''ÇED gerekli değildir'' kararı alınmadıkça, bu tür faaliyetlere onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemeyecek, proje için yatırıma başlanamayacak ve
ihale edilemeyecek
Atıklarını ortama vermeleri uygun görülmeyen tesis ve işletmeler ile yerleşim birimleri, atıklarını arıtmak ve bertaraf etmekle yükümlü olacak. İnşaat ruhsatı aşamasında bu yükümlülüğünü yerine getireceğini gösteren proje ve
belgeleri ilgili kuruma sunmayanlara inşaat ruhsatı
verilmeyecek. İnşaatı bitenler, bu yükümlülüğü yerine getirmedikçe işletme veya yapı kullanma ruhsatı alamayacak. Yükümlülüklerini yerine getirmeyenlerin daha önceden verilen yapı kullanma izni veya işletme izni iptal edilecek. Tehlikeli atıkların
ithalatını
yasaklayan tasarı, bunların üretimi, satışı, depolanması, kullanılması ve taşınması faaliyetlerini
yürütenlere, bir kaza dolayısıyla çevreye ve üçüncü şahıslara verebilecekleri zararlara karşı mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu getiriyor.
TİTREŞİM DE YASAK-
Tasarıyla, ''kişilerin huzur ve sükununu, beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde
gürültü oluşturulmasının'' yanı sıra ''titreşim'' oluşturulması da yasaklanıyor. Ulaşım araçları,
şantiye,
fabrika,
atölye, işyeri, eğlence yeri,
hizmet binaları ve konutlar; kaynaklanan gürültü ve titreşimin yönetmeliklerle belirlenen standartlara indirilmesi için gerekli tedbirleri almakla yükümlü olacak. Gürültü ve titreşime neden olanlara, konutlar için 200 YTL,
ulaşım
araçları için 600 YTL, işyerleri ve atölyeler için 2 bin YTL, fabrika,şantiye ve eğlence gürültüsü için 6 bin YTL ceza verilecek.
BİR YIL SÜRE
Tasarıyla belirlenen hükümlere aykırı davrananlara, gerekli düzenlemeleri yapmaları için bir defalığına, 1 yılı aşmamak üzere süre verilebilecek. Faaliyet, süre verilmemesi durumunda derhal, süre verilmesi durumunda bu süre sonunda kısmen veya tamamen, süreli veya süresiz
olarak durdurulacak. Çevre ve insan sağlığı yönünden tehlike yaratan faaliyetler hakkında süre verilmeksizin durdurma işlemi uygulanacak.
ÇEVREYİ KİRLETENLERE CEZA
Tasarıyla, idari nitelikte uygulanacak cezalar da belirlendi. Buna göre,
egzoz ölçümü yaptırmayanlara 250 YTL, standartlara aykırı emisyona neden olanlara 500 YTL
para cezası uygulanacak. ÇED sürecine başlamadan veya bu süreci tamamlamadan inşaata başlayan ya da
faaliyete geçenlere yapılan proje bedelinin yüzde l'i oranında ceza verilecek. Hava kirliliğine neden olan tesisleri izin almadan kuran ve işleten veya iznin iptal edilmesine karşın kurmaya ve işletmeye devam edenlere 12 bin YTL, emisyon miktarlarının sınırları aşması durumunda
24 bin YTL, hava kirliliğine neden olan konutlarda her bağımsız bölüm için 150 YTL ceza uygulanacak.
ATIKLARI TOPRAĞA VERENLERE 12 BİN YTL CEZA
Atık alım, ön arıtma, arıtma veya bertaraf tesislerini kurmayanlar ile kurup da çalıştırmayanlar, 30 bin YTL para cezasına çarptırılacak.Yasaklara aykırı olarak ülkenin denizlerinde ve doğal veya suni göller ve
baraj gölleri ile akarsularda, katı atık, atıksu, petrol ve petrol türevleri tahliyesi veya deşarjı yapan tankerlere, groston başına 20 YTL'ye kadar ceza kesilebilecek. Yasak atıkları toprağa verenlere 12 bin YTL ceza verilecek. Biyolojik çeşitliliği tahrip edenlere, özel çevre koruma bölgeleri için belirlenen esaslara aykırı davrananlara 10 bin YTL, belirlenen alanlar dışından kum, çakıl ve benzeri maddeleri alanlara metreküp başına 60 YTL, içme ve kullanma suyu koruma alanlarına, kaynağın kendisine ve bu kaynağı besleyen yerüstü ve yeraltı sularına, sulama ve drenaj kanallarına atık boşaltanlara 24 bin YTL para cezası uygulanacak. Yasaklara veya sınırlamalara aykırı olarak atık toplayan, taşıyan, geçici ve ara depolama yapan, geri kazanan,
geri dönüşüm sağlayan,
tekrar kullanan veya bertaraf edenlere 12 bin YTL, ithal edenlere ise 30 bin YTL ceza kesilmesi öngörülüyor.
HALKA AÇIK YERLERİ KİRLETENLER
Halka açık yerlerde çevreyi kirletenlere 50 YTL ceza kesilecek. Tehlikeli atıkları ülkeye sokanlara 1 milyon YTL, tehlikeli atıkları ön bildirimde bulunmadan
ihraç eden veya
transit geçişini yapanlara 1 milyon YTL, atıksu altyapı sistemlerinin ve katı atık bertaraf tesisleri kurma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlara 50 bin YTL'ye kadar ceza uygulanacak. Bakanlar Kurulu, cezaları 10 katına kadar artırabilecek. Bu cezalar, suçun 3 yıl içinde birinci tekrarında bir kat, daha sonraki tekrarlarda iki kat artırılarak verilecek.
HAPİS CEZASI
Yanlış ve yanıltıcı bilgi verenler ve bilgi vermemekte direnenler ile ÇED sürecinde yanlış ve yanıltıcı belge düzenleyenler ve kullananlar, 6 aydan 1 yıla kadar
hapisle cezalandırılacak.
Çevreyi kirleten veya bozan bir faaliyetten zarar gören veya haberdar olan herkes ilgili makamlara başvurarak önlem alınmasını veya faaliyetin durdurulmasını isteyebilecek.
-TEŞVİKLER-
Çevre kirliliğinin önlenmesi ve giderilmesine ilişkin faaliyetler, teşvik tedbirlerinden yararlandırılacak. Arıtma tesisi kuran, işleten ve yönetmeliklerde belirtilen yükümlülükleri yerine getiren kuruluşların arıtma tesislerinde kullandıkları elektrik enerjisi tarifesi, sanayi tesislerinde kullanılan enerji tarifesinin yüzde 50'sine kadar indirilebilecek. Hava kalitesinin korunması ve hava kirliliğinin önlenmesi için ulusal enerji kaynakları öncelikli olmak üzere Bakanlıkça belirlenen standartlara uygun temiz ve kaliteli yakıtların ve yakma sistemlerinin
kullanılması zorunlu olacak. Bakanlık, temiz hava politikalarının il ve ilçe merkezlerinde uygulanmasını ve hava kalitesini izleyecek.
ÇEVRE GÖNÜLLÜLERİ-
Bakanlık, belli koşulları taşıyan kişileri ''çevre gönüllüsü'' olarak görevlendirebilecek. Bu görevlilere herhangi bir ücret ödenmeyecek. Görevini kötüye kullandığı belirlenen çevre
gönüllülerinin görevleri sona erdirilecek. Tasarıyla, bakanlık merkez teşkilatında çalıştırılmak üzere 500 yeni kadro ihdas edilecek. Tasarıya göre, iyonlaştırıcı olmayan
radyasyon yayılımı sonucu oluşan
elektromanyetik alanların çevre ve insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin önlenmesi için de yönetmelik çıkartılacak.