29
Kasım 2002 tarihli bir emir yazısı. İddiaya göre
imza Balyoz komutanı olmakla suçlanan
emekli Orgeneral Çetin Doğan'a ait. Dönemin birinci ordu komutanı emrindekileri sözde "irtica tehlikesine" karşı uyarıyor.
Doğan, Balyoz deşifre olduğunda, "hükümet daha pir-ü paktı neden
darbe planlayalım" diye kendini savunmuştu. Oysa, bu
belge genel seçimlerden sadece 26 gün sonrasına ait.
AK Parti iktidarına kaşı hiç
vakit kaybedilmeden harekete geçildiğini gösteriyor.
Gölcük Donanma Komutanlığı'ndaki gizli zuladan çıkan ıslak imzalı Balyoz belgeleri bununla sınırlı değil. İşte 25
Aralık 2002 tarihli bir başka belge. Bu da donanmadan çıktı. Belgenin altında Kurmay
Albay Turgay Tekmen'in imzası var. Belgenin içeriği, Çetin Doğan'ın emrinin uygulamaya konulduğunu gösteriyor.
Dahası, iddiaya göre donanmadaki zuladan, Balyoz delillerinin de ıslak imzalıları çıktı.
Dijital verileri, "sahte ve imzasız" diyerek önemsizleştirmeye çalışan Balyoz sanıkları, donanmadan çıkan yeni deliller karşısında zor duruma düştü.
İşte dikkat çeken bir örnek. Bursa'daki belediye başkanları, kaymakamlar ve mülki amirlere ilişkin
fişleme raporu. Bu belge, 11 No'lu CD içerisindeki dijital
kopya. Bu ise belgenin, donanmanın kalbinden çıkan ıslak imzalı orijinali.
Fişleme raporu Jandarma
Yüzbaşı Yüksel Gürcan adıyla imzalanmış. 62 bürokratın, isim isim, siyasî görüş ve genel tutumlarına göre fişlendiği görülüyor. 3 sayfadan oluşan belgenin her sayfasında Gürcan'ın imzası dışında 6 farklı kişinin parafı da bulunuyor.
Millete Komplo Planı'ndan herkes biliyor ki artık elde sadece bir çizgi bile bulunda, teknoloji o çizgiyi kimin çizdiğini, hangi elin ürünü olduğunu tespit edebiliyor.