YÖK Başkanı Erdoğan Teziç'e suikast girişiminde bulunan Nurullah İlgün'ün (26) cebinden
Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk'un ev adresi çıktı. İlgün, güvenlik güçlerinin, el yazısı ile aldığı nota yönelik, 'Bu adresi niye aldın?' sorusuna
cevap vermedi.
YÖK Başkanı Teziç'e yönelik saldırı girişiminde bulunan Nurullah İlgün,
Adli Tıp Kurumu'ndaki
sağlık kontrolü sırasında basın mensuplarına
hakaret ederek, olay çıkardı. İlgün'den,
Adli Tıp Kurumu'ndaki kontrolü sırasında, kan ve
idrar örneklerinin a
Ayrıca saldırganın üzerinden Kuvayı Milliye Derneği üyesi ve bazı avukatlara ait kartvizitler çıktı. İlgün'ün üzerinde DYP lideri
Mehmet Ağar, BBP lideri
Muhsin Yazıcıoğlu'nun da aralarında bulunduğu bazı liderlere ait bilgiler bulundu. İlk sorgusunda, üniversitede okuyan bir kız kardeşi olup olmadığı sorusu üzerine İlgün'ün, "
Üniversitede okuyan kız kardeşim yok." dediği ifade edildi. İlgün'e olay sırasında Bülent Askeroğlu'nun gözcülük yaptığı saptanırken, kullandığı tabancayı
Muhammet Akman'ın sattığı belirlendi. Askeroğlu ve Akman,
İstanbul'da yakalanarak
Ankara'ya getirildi.
Saldırının
soruşturmasını '
terör ve örgütlü suçlar'a
bakan 11. Ağır
Ceza savcısı sürdürecek.
Jandarma'nın yürüttüğü soruşturmada
eylemci Nurullah İlgün'ün özel güvenlik elemanı ve ev arkadaşı Bülent Askeroğlu ile Ankara'ya geldiği anlaşıldı. İlgün'ün ifadesinde Askeroğlu'na, 'Sen kameralara yakalanma. Biraz uzakta dur. Ben içeri girince gelirsin.' dediğini açıkladığı kaydedildi. İlgün'ün güvenlikçileri korkutmak amacıyla havaya ateş açması sonucu Askeroğlu'nun olay yerinden uzaklaşarak İstanbul'a kaçtığı ifade edildi. İstanbul'da gözaltına alınan Askeroğlu ifadesinde, İlgün'le birlikte YÖK'e gittiklerini doğruladı.
İlgün'e tabancayı satan
Muhammed Akman'ın ifadesinden ise İlgün'ün tabancayı veresiye aldığı ortaya çıktı. İlgün'den tabancanın
ücretinin bir kısmını aldığını anlatan Akman'ın, "Paranın bir kısmını sonradan alacaktım. Böyle bir eyleme kalkışacağını bilsem satmazdım." dediği öğrenildi. İlgün'ün üzerinde bulunan 9 mm. çapındaki tabancanın, el yapımı olduğu, modelinin de
Saddam 14'lüsüne benzediği tespit edildi. Silahın balistik incelemesinde daha önce herhangi bir olayda kullanılmadığı belirlendi. İlgün'ün, suikast girişiminden bir gün önce, İstanbul'dan
trenle birlikte geldiği Bülent Askeroğlu ile Ankara Ulus'ta, Koyunlu Otel'de kaldığı belirlendi. Otele 2 günlük ücret olarak 150 YTL ödeyen ve daha fazla kalabileceklerini söyleyen İlgün ve Askeroğlu'nun, taksiyle Bilkent'e giderek YÖK çevresinde
keşif yaptıkları anlaşıldı.
Suikast zanlısı İlgün'ün, YÖK'ün önünden kaçarken önce
Honda marka otomobili
gasp ettiği, ardından taksiye binip
Kızılay Meşrutiyet Caddesi'ne geldiği tespit edilirken; Ulus'ta kaldığı otele uğradıktan sonra İstanbul'a dönmek üzere tren garına gittiği sırada yakalandığı ifade edildi. Soruşturmada, suikast girişiminin 14.30'da yapılmasının ardından YÖK özel güvenlikçilerinin durumu Jandarma'ya bildirdiği saptandı. Zanlının Bilkent'teki Jandarma sorumluluk alanından kaçıp polis bölgesindeki Kızılay'a giderek izini kaybettirmeye çalıştığı belirtildi. Bugüne dek herhangi polisiye olaya karışmadığı belirlenen İlgün'ün, Kadıköy'de 3 yıldır ağabeyi
Fırat İlgün ile ikamet ettiği, bazen de arkadaşı Bülent Askeroğlu ile kaldığı ifade ediliyor.
'Ölme öldürme' yemini ettiren derneğin kartviziti araştırılıyor
YÖK soruşturmasında suikast zanlısı İlgün'ün cebinden çıkan Kuvayı Milliye Derneği üyesi bir kişiye ait kartvizit de soruşturma konusu oldu. Savcılığın, İlgün'ün kartvizit sahibi ile herhangi bir irtibatının bulunup bulunmadığı yönünde araştırma yaptığı bildirildi. Kuvayı Milliye Derneği Başkanı
emekli Albay Fikri
Karadağ ise saldırı ile hiçbir ilgilerinin olmadığını söyledi. Karadag, "Hiçbir alakamız yok. Derneğimize üye değil. Teziç,
Cumhuriyet'i, laikliği ve
Atatürkçülüğü benimsemiş birisi. Biz kimsenin canına kastetmeyiz." dedi.
Danıştay saldırısıyla tanınan Vatansever Kuvvetler Güçbirliği Derneği'nden (VKGB) ayrılan emekli Albay Fikri Karadağ'ın, kurduğu Kuvayı Milliye Derneği'nin üyelerine
silah üzerine, 'ölme-öldürme' yemini ettirdiği ortaya çıkmıştı. Karadağ'ın,
Mersin'de yaptırdığı yeminde bir
düğün salonunda toplanan 25-30 kişilik gruptan seçilmiş orta yaşlarda 12 kişi, ellerinde Kuvayı Milliye sertifikaları ile bir masanın etrafında toplanmıştı. Masaya serilen
dernek flamasının üzerinde çapraz konulmuş iki tabanca ve Kur'an-ı Kerim bulunuyordu.
Baskını, işyerindeki arkadaşıyla yapmış
YÖK Başkanı Erdoğan Teziç'e silahlı saldırı girişiminde bulunan Nurullah İlgün ile kendisine gözcülük yapan Bülent Askeroğlu'nun İstanbul'daki özel güvenlik şirketi AFM'nin personeli olduğu ortaya çıktı. 1,5 aydır Rumelihisarı projesinde özel güvenlik personeli olarak çalışan İlgün'ün pazartesiden sonra işe gelmediği belirlendi. AFM
Güvenlik Şirketi Genel Müdürü Mehmet
Bilim, İlgün'ün herhangi bir
şüpheli hareketine rastlamadıklarını ve yasal şartları taşıdığı için işe aldıklarını ifade etti. Bilim, "Özel güvenlikçilerin tahkikatını polis yapıyor. Emniyet de 5188 sayılı
Özel Güvenlik Yasası kapsamında çalışabileceğine dair tahkikatta bulunuyor. Şartları yerine getirince işe başlattık. Olayı televizyondan öğrendik." dedi. İbrahim Balta, İstanbul
Üniversitelerden saldırıya kınama
Üniversitelerin senatoları, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç'e saldırı girişimini kınadı. İstanbul,
Kocaeli, Ege,
Sakarya, Mersin, Ondokuz
Mayıs,
Amasya,
Ordu,
Gaziantep üniversiteleri senatolarından dün konuyla ilgili açıklama yapıldı. Yüzüncü Yıl, Atatürk, Cumhuriyet,
Erciyes, Fırat, G.Osmanpaşa,
İnönü,
Kafkas ve
Karadeniz Teknik üniversitelerinin senatoları da ortak bir açıklamayla Teziç'e saldırı girişimini kınadı. Öte yandan İspanya'nın önde gelen gazetelerinden El Pais, 'İstikrarsızlık tehdidi yine
Türkiye üzerinde dolaşıyor' derken, "Danıştay saldırısının damgasını taşıyor" yorumunu yaptı. Ankara, Zaman
YÖK, açılacak dava için müdahil oldu
Suikast girişimine ilişkin soruşturma sürerken, YÖK'ten açılacak bir davaya müdahil olmak için cumhuriyet savcılığına dilekçe verildi. YÖK'ün kurumsal olarak olayda taraf olduğu belirtilerek, iki kurum avukatının "Soruşturmanın ve kovuşturmanın her aşamasında bulunmak, açılacak davaya müdahil olmak üzere cumhuriyet savcılığına dilekçeyle talepte bulunduğu" belirtildi. Bu arada, soruşturma kapsamında,
jandarma YÖK binasının bulunduğu bölgedeki yol kenarında inceleme yaptı. Jandarmanın boş kovan aradığı öğrenildi. İbrahim Asalıoğlu, Ankara
Baba İlgün: Birileri oğlumu kullandı
YÖK Başkanı Erdoğan Teziç'e yönelik silahlı eylem planladığı ileri sürülen Nurullah İlgün'ün memleketinde hüzün hakim. İlgün'ün
Erzurum Şen
kaya'daki yakınları, saldırının hangi sebepten kaynaklandığını bilmiyor. Üzüntüsünü ifade etmekte zorlanan
işçi emeklisi
baba Korkmaz İlgün, "Bizim başörtüsüyle ilgimiz yok. Kızımın evlenmeden önce de başı açıktı. Oğlumun siyasetle herhangi bir ilgisi olmadı. Ülkemizin yaşadığı kritik süreçte birileri oğlumu kullandı." dedi. Baba İlgün, YÖK Başkanı Teziç'i arayarak özür dileyeceğini vurguladı. İlgün'ün kardeşi V. İlgün de (16), ağabeyinin kesinlikle siyasi konulardan bahsetmediğine dikkat çekti. Orhan
Yıldırım,
Cengiz Kaya, Erzurum
Rektörler Muğla'da toplanıyor
Üniversite rektörleri bugün Muğla Üniversitesi'nde bir araya gelecek. Prof. Dr. Erdoğan Teziç'in katılmayacağı toplantıya, YÖK
Başkanvekili Prof. Dr. Aybar Ertepınar
başkanlık edecek. Toplantıda sadece 'yükseköğretimde yeterlilik' konusunun ele alınacağı belirtildi. Rektörlerin, toplantı sonrasında, Teziç'e yönelik saldırı girişimiyle ilgili ortak açıklama yapması bekleniyor. Ankara, Zaman