Can Dündar'a 'açıkla' çağrısı

Ahmet Kekeç, Turkcell'e yönelik şantajvari yayınlar için, "Ne yani, Doğan'ın kurumlarına reklam veren ‘Atatürkçü’, vermeyen ‘Atatürk karşıtı’ mı?" diye sordu.

Can Dündar'a 'açıkla' çağrısı

Can Dündar’ın yazıp yönettiği ‘Mustafa’ filmini izleyemedim. Sağ olsun, incelik gösterip gala davetiyesi de göndermiş ama... Gidemedim. Muhtemelen iyi bir film olmuştur. Muhtemelen, Can bize, ‘İnsan Atatürk’ü anlatmıştır. Fakat, bu filme de ‘ikon’ muamelesi yapmayın lütfen. Durduk yerde yeni bir ‘Şu Çılgın Türkler’ fetişizmi yaratmayın. Hele, ilk ve ortaokul öğrencilerini sinema salonlarını ‘ziyarete memur’ etmeyin. Bırakın... Giden gitsin, gitmeyen gitmesin. Filmde içli ve buğulu sesini kullandı mı, bilmiyorum ama, adı kıskanç odaklar tarafından ‘tüccar’a çıkarılan Can Dündar nicedir tarihin bilinmeyen, fazla hatırlanmayan, ısrarla hasır altı edilen olaylarıyla ilgileniyor. İyi de ediyor. Peşpeşe dokunaklı belgesellere imza etti. Peşpeşe kitaplar yayımladı. Bir ‘Karaoğlan belgeseli’ çekti, bir de kitap yazdı ve piyasaya sürmek için Ecevit’in ölmesini bekledi. Ölüm hadisesi gecikince malzeme elde kaldı. Kendi alanında başarılı bir belgeselci ve (hadi) sinemacı... Eminim ki, ‘Mustafa’ da çok iyi bir film olmuştur. Bu filmi çekerek çok iyi bir iş yapan Can Dündar, keşke iyi bir iş daha yapsa, çıkıp şu ‘sponsorluk tartışması’ konusunda konuşsa. Namusu mücessem bir görüntü veren Can konuşmadığı için, ‘Ne gazeteciliği kardeşim, biz burada dükkan açtık, para kazanıyoruz’ diyen Zafer Mutlu’nun gazetesi konuşuyor. Mesela, ‘Recep’e var, Mustafa’ya yok’ şeklinde başlıklar atıyorlar. Buradaki ‘Recep’, bildiğiniz gibi, ‘Recep İvedik’ oluyor. Başlık öyle kurgulanmış ki, serbest çağrışım yöntemiyle, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da ima edildiğini anlamamızı sağlıyorlar. Bunu anlıyoruz ve zekalarına şapka çıkarıyoruz. Aferin... Çok matraksınız... Daha iyi bir başlık bulunamazdı. Konu ne? Efendim Can Dündar, güya çekeceği filme sponsor desteği almak için Turkcell’e gitmiş; Turkcell yetkilileri de buna demiş ki, ‘Filme sponsor oluruz ama, bizim Atatürk’ten hoşlaşmayan müşterilerimiz var... Onları karşımıza almak istemeyiz.’ Para kazanmaktan başka bir derdi bulunmadığını itiraf eden Zafer Mutlu’nun gazetesi de bombayı patlatıyor: ‘Recep’e var, Mustafa’ya yok.’ Görüyor musunuz cüreti? Nasıl kışkırtıcı, nasıl öldürücü bir başlık... Gel de Atatürk’ten hoşlaşmayan Turkcell müşterilerinin kimlerden oluştuğunu ve bunların yüzde kaça tekabül ettiğini merak etme. İnsanın, Turkcell üyeliğini iptal edesi geliyor... Benim bildiğim şu: Turkcell, nicedir Aydın Doğan’ın müesseselerine (bu arada yavru müessese Vatan gazetesine) ilan vermiyor. Can Dündar’ın filmine de, ‘Bu Aydın Doğan’ın adamıdır, ne diye mali destekte bulunacağız?’ düşüncesiyle sponsor olmamışlardır. Hem, herkes Aydın Doğan’a ilan vermek, adamlarının çekeceği filme destek olmak zorunda mı? Ne yani, Aydın Doğan’ın müesseselerine reklam verenler ‘Atatürkçü’, reklam vermeyenler ‘Atatürk karşıtı’ mı sayılacak? Nasıl bir iş iştir bu? Sonunda kendinizi bu duruma da mı düşürecektiniz? Neyse, Can Dündar çıkıp konuşsun, tam bir tarafsızlıkla olup bitenleri aktarsın. Bir miktar para aldıysa, lütfen onu da kayıtlara geçirsin. Belki bize de bir çift söz düşer. Biz de şu ‘Pamukbank meselesini’ teşrih masasına yatırırız büyük bir gönül rahatlığıyla... AHMET KEKEÇ-STAR
<< Önceki Haber Can Dündar'a 'açıkla' çağrısı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER