Uludağ'da, 1995 yılında eski eşi Nuriye Uğur Kılıç'ı öldürttüğü iddiasıyla yargılanan Alaattin Çakıcı, 19 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı. Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın karar duruşmasında, tutuklu bulunduğu Tekirdağ 2 No'lu F Tipi Cezaevinden getirilen Alaattin Çakıcı hazır bulundu. Mahkeme heyeti, Çakıcı'yı, 19 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırdı. Karar duruşmasında Çakıcı'yı Kılıç'ın öldürülmesine azmettirmekten önce müebbet hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti, daha sonra ağır tahriki dikkate alarak Çakıcı'nın cezasını önce 23 yıla indirdi, ardından Çakıcı'nın duruymalardaki iyi halini gözönünde bulundurarak 19 yıl 2 aya indirdi. Çakıcı, adliye çıkışında gazetecilere; 'Teşekkür ediyorum, yorum yapmayacağım" derken kardeşi Gencay Çakıcı; "Kararda kısmen istediğimiz oldu, hayırlısı olsun" dedi. KILIÇ, ÇAKICI'YA 'ÖCALAN BİLE ONDAN ŞEREFLİDİR' DEMİŞ Tekirdağ 2 nolu F tipi cezaevinde tutuklu bulunan Alaaddin Çakıcı, eski eşi Nuriye Uğur Kılıç'ın 20 Ocak 1995'te öldürülmesiyle ilgili olarak azmettirici olduğu iddiasıyla çıktığı Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne avukatları ve yakınlarıyla birlikte katıldı. Avukat Muammer Demirbaş, Çakıcı'nın 4 yıl evli kaldığı Uğur Kılıç'tan olaydan 2 ay 16 gün önce boşandığını belirterek; "Biz sanığın Türkiye'ye iade edildiği uluslararası anlaşmalara göre yargılanamayacağı görüşündeyiz. Müvekkilim ağır tahrik altında kalmıştır. Kılıç'ın ölümünden önce televizyonlarda ve gazetelerde çeşitli demeçleri olmuştur. Hatta bir açıklamasında 'Öcalan bile Çakıcı'dan şereflidir'. Bu tür açıklamalar basında yeralmıştı." dedi. MAHKEME SALONUNA HAKİMLERİ SELAMLAYARAK GİRDİ Mahkeme salonuna hakim ve savcı heyetini başıyla selamlayarak giren Alaattin Çakıcı, avukatlarının savunmasından sonra hakimlere ve iddia makamına teşekkür ederek sözlerine başladı. Öncelikle söyleceği sözlerin yanlış anlaşılmaması gerektini belirten Çakıcı'nın yorgun ve halsiz olduğu gözden kaçmadı. Uluslararası anlaşmalara göre yargılanmasının durdurulması gerektiğini belirten Çakıcı, "Olumsuz karar verseniz bile, hakimlere ve iddia makamına teşekkür ediyorum. Bu suç af kapsamındadır. Ben yurttaşlık haklarına sahip biri olarak bu suçtan tahliye olacağım. Önemli olan yargının omurgasının kırılmamasıdır. Onun için siz benim aleyhime olumsuz karar verseniz de iddia makamı dahil, hepinize teşekkürlerimi sunuyorum" dedi. ŞOV YAPMAK İSTEMİYORUM Katıldığı bir önceki duruşmasında gündeme ilişkin açıklamalar yaptığını hatırlatan Çakıcı Adalet Bakanı Cemil Çiçek'e de hakim ve savcılara resmen lazılı emir göndermekle suçladı. Çakıcı şöyle devam etti; "Bir mahkemenin kararı diğer mahkemeyi tutmuyor. Adalet Bakanı yazılı emirle bağımsız yargıya müdahele etmiştir. Siz hakim ve saavcılar evrensel hukuk ilkelerine göre mağdur vatandaşların haklarını korumak mecburiyetindesiniz. Benim burdaki amacım ister inanın ister inanmayın, vereceğiniz olumsuz karar değlidir, sadece vereceğiniz kararla devletin omurgalarının kırılarak zararg örmesidir. Hayatım boyunca çok mahkeme salonlarına girip çıktım. Kürsünün arkasında 'adalet mülkün temelidir' veya 'adalet devletin temelidir' sözleri vardı. Sadece bu ilkeye zarar vermemenizi istiyorum. Son söz olarak uluslararası anlaşmalara göre yargılanmak istemiyorum; ama vereceğiniz hertürlü karar için de teşekkür ediyorum." Mahkemeye kardeşi Gencay Çakıcı da katıldı. Son derece sakin bir ortamda geçen duruşmadan ayrılırken Alaattin Çakıcı tekrar başıyla mahkeme heyetini selamladı. Çakıcı'nın avukatı Muammer Demirbaş ise, mahkemenin kararının uygulamasının İnfaz Kurumu'nda olduğunu, çıkan af kapsamında müvekkilinin bu suçtan dolayı tutuklu kalmayacağını bildirdi. Gençay Çakıcı mahkeme sonrasında yaptığı açıklamada, "Ağabeyim her zaman zaten Türk adaletine inanıyor. Almış olduğu cezayı hep beraber duyduk. 19 sene 2 ay civarında aldı. Hakkında hayırlısı ne ise o olsun. Benim söylemek istediğim budur. Kendisi Türk adaletine inanıyordu. Allah yardımcısı olsun. Hukukçu olmadığım için neticesinin ne olacağını bilemiyorum. İnşallah öteki mahkemelerinden daha güzel sonuçlar alır. O da aramıza katılır. Kardeşi olarak aramıza katılırsa daha çok mutlu olurum" diye konuştu. OLAY NASIL OLMUŞTU? Alaattin Çakıcı'nın boşandığı eşi Nuriye Uğur Kılıç, 20 Ocak 1995 tarihinde Bursa Uludağ'da Abdurrahman Keskin tarafnıdan silahla vurularak öldürüldü. Olayın ardından güvenlik güçleri cinayetin zanlısı Keskin'i gözaltına almış, çıkarıldığı mahkemece Keskin ömür boyu hapse çarptırılmıştı. Alaattin Çakıcı da, cinayetin azmettiricisi olduğu iddiasıyla yargılanıyordu.