Kurtulmuş, çeşitli temaslarda bulunma üzere geldiği
Elazığ'da Meclis'te görüşülen anayasa değişikliği oylamalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Elazığ Havaalanı'nda yaptığı açıklamada, anayasa değişikliği konusunda
Türkiye'de en net tavrı
Saadet Partisi'nin ortaya koyduğunu anlatan Kurtulmuş, tanzimattan bu yana, milletin ev sahibi mi, yoksa
kiracı mı olduğunu bilmediğini dile getirdi.
Kurtulmuş, şöyle konuştu: "Bu millet bütünüyle anayasayı, A'dan Z'ye yapabilecek bir demokratik olgunluğa, bir birikime ve bir siyasi tecrübeye sahiptir. Dolayısıyla bunun yolu, anayasa meclisini oluşturarak tek işi anayasa yapmak olan bir temsilciler grubu oluşturmaktır.''
Parlamentoda görüşülen anayasa değişiklik maddelerinin Türkiye'nin mevcut anayasa sorununu halletmeyeceğini savunan Kurtulmuş, "Şu anda parlamentoya gelen 30 maddelik anayasa değişiklik teklifi, aslında 12
Eylül anayasasına bir yama mahiyetindedir. Bir reform mahiyetinde değildir. Yani 16 kere yamanmış şimdi 17. yamayı yapıyoruz. Büyük bir yamadır. Büyüyecek bir yamadır ve bu yama maalesef kalıcı şekilde Türkiye'nin anayasal reform ihtiyacını karşılayacak nitelikte değildir. Ancak bununla birlikte bu maddelerin içerisinde bazı olumlu adımlar olduğu için eğer iş
referanduma giderse biz Saadet Partisi olarak referandumda
evet diyeceğimizi başından itibaren söyledik.'' diye konuştu.
Meclis'te tamamlanan anayasa değişikliği paketi 1. tur oylamalarında,
iktidarla muhalefetin sürekli
kavga ettiğini aktaran
Numan Kurtulmuş, Türkiye'de sekiz yıldır iktidar ve muhalefetin hiçbir konuda uzlaşamadığını savundu.
Saadet Partisi Genel Başkanı Kurtulmuş, konuşmasına şöyle devam etti: "İktidar ve muhalefet,
Ergenekon konusunda kavga ediyorlar.
Başbakan yardımcısına suikast teşebbüsü var mı yok mu, kavga ediyorlar.
Kozmik oda,
kozmetik oda diye kavga ediyorlar. Demokratik açılımda kavga ediyorlar, anayasada kavga ediyorlar.
Anayasalar kavga değil tam tersine barışı sağlamak için yapılır. Şimdi size soruyorum; Meclis'in bahçesine gidin, biraz iddialı olacak ama çok net bir şekilde söylüyorum, gidin, anayasanın birinci turu bitti. Kardeşim 30 maddeyi tartıştınız. 30 madde içerisinden bana 5 tanesini muhtevasıyla birlikte anlatın diye milletvekili
arkadaşlarımıza sorun 50–100 tane milletvekilinden
cevap geleceğini zannetmiyorum.
AK Partili milletvekili arkadaşlarımızın içerisinden bu anayasadaki 30 maddenin bir tanesine bile olsun hayır diyecek arkadaş yok mu?. Mutlaka vardır. Veya CHP'li MHP'li arkadaşlardan mecliste diğer grubu bulunan muhalefet partilerinden arkadaşların evet diyeceği bir tane anayasa maddesi yok mu?. Bu kadar toptancı bir zihniyetle anayasa tartışması yapılabilir mi?. Yani
12 Eylül askeri yönetiminin yöneticileri hakkında onları koruyan geçici 15. maddenin ortadan kaldırılması konusunda dahi muhalefet partileri gelip
evet oyu verebilir. Böyle bir anlayış olur mu?. Türkiye maalesef iktidar ve muhalefetin kilitlemiş olduğu bir zeminde anayasa tartışmalarına sürdürmüştür, sürdürmektedir.''
AK Parti ve CHP'ye tavsiyelerde de bulunan Kurtulmuş, AK Parti'nin olası referandumdaki sonuçları
seçim sonucu olarak yorumlamamasını istedi.
Numan Kurtulmuş, "Anayasa tartışmaları referanduma giderse referandumu bir
siyaset tartışması haline getirmeyin. Yani AK Parti'yi oylatan bir seçim haline dönüştürmeyin. Referandumu, AK Parti'ye evet diyenler, hayır diyenler şekline getirirlerse bu AK Parti'nin sonunun başlangıcı olur. Bunu çok net bir şekilde söylüyorum.
Cumhuriyet Halk Partisi'ne söylemek istediğim husus ise şu; bırakın, bir kere de milletin iradesiyle çatışmayın. Yani millet ne karar veriyorsa ve ne karar verecekse buna saygı gösterin. Efendim millet karar verdi ama ben beğenmiyorum bunu, hatta millet karar vermesin diye sakın ha bu referandum konusunu anayasa mahkemesine götürmeyin. Eğer böyle olursa
Cumhuriyet Halk Partisi bir kere daha AK Parti'nin ekmeğine yağ sürmekten başka hiçbir iş yapmamış olur." ifadesini kullandı.
CİHAN