Çakar,
CHP'nin bugüne kadar
vekil çıkaramamasının sebebini 'halkın değerlerine önem verilmemesine' bağlıyor. Partisinin temel söyleminin aksine
genç kızların üniversitelere başörtülü gidebilmeleri gerektiğini savunuyor. "Benim kızım da kendi
tercihiyle başını örttü. Ben saygı duyuyorum, herkes de saygı duymalı." diyor.
Necdet Çakar, CHP'nin sıra dışı milletvekili
adaylarından biri. CHP'nin 30 yıldır milletvekili çıkaramadığı Sakarya'da 2 yıldır
seçimlere hazırlanıyor. Sakarya'yı köy köy,
kasaba kasaba dolaşıyor. Muhafazakâr yapısıyla bilinen Sakarya'da seçim çalışmalarına toplumun değer yargıları ve
inanç yapısına saygı göstererek başladığını belirtiyor. Bugüne kadarki başarısızlığın sebeplerini ise şöyle anlatıyor: "Parti yönetimi, 30 yıldır halkla bütünlüğünü sağlayamadı. İnsanların cenazesine, düğününe gitmiyorlar, seçim gelince de oy istiyorlar. İnsanımız siyasetçinin kendisini kucaklamasını istiyor. İnançlarına ve değerlerine saygı duysun istiyor." Çakar, en büyük sorun olarak CHP'nin toplumdaki 'dine uzak' imajını görüyor. "Elhamdülillah ben Müslüman'ım, inançlara son derece saygılıyım. Solcu olmak İslam'la çatışmak değil." diye konuşuyor. Çakar, inançlı insanlara yönelik önyargılara da tepki gösteriyor. Düşüncelerini
aile içinde yaşadığı bir örnekle anlatıyor: "Benim kızım başörtülü, eşimin başı açık. Kızım başını örterken hiç kimsenin baskısına maruz kalmadı. Liseyi birincilikle bitirdi, yanlış tercih nedeniyle üniversiteye gidemedi. Toplumda kendi isteğiyle başını örten çok sayıda genç kız var. Bu kızlarımıza saygı göstermek gerekir. Bunlar
ülkenin rejimini veya Cumhuriyet'in temel niteliklerini tehdit etmiyor. İnancı için başını örtenler üniversitelerde rahatça okuyabilmeli. Bunun çözümü CHP'nin elinde. İktidara geldiğimizde inançlı insanlarla bir araya gelir ve bu işi çözeriz."
Çakar, başörtüsüne karşı duranların
Kurtuluş Savaşı günlerini hatırlamasını istiyor: "Kadınlar cepheye götürdükleri mermiler ıslanmasın diye başlarındaki örtüleri çıkarıp mermilere örttü. Ülke bu şekilde kurtuldu." CHP'li aday, ülkede
kavga etmeyi gerektirecek hiçbir konu olmadığını belirtirken "Her şeyi uzlaşmayla çözebiliriz. Demokrasi uzlaşma kültürüdür." ifadelerini kullanıyor.