CHP ve başörtüsü yasağı
22.06.2003 günü çıkan bir yazıda, başörtüsü yasağının CHP ile ilişkisi konusunda şunları yazmıştım:
"…Bu durum karşısında
Meclis ve ilgili bakanlıklar gerekli düzenlemeleri yaparak, kanunları çıkararak, gerekirse
Anayasa değişikliğine giderek ve ilgili makamlar da gerekli kararları alarak bu yasağı sona erdirebilirler. Mevcut iktidarın bu isteği (yasağı kaldırmayı istediği) şüphe götürmez, ancak tek başına buna gücünün yetmeyeceği kanaatinde olduğu da anlaşılıyor. Muhalefet partisi CHP, bu konuda iktidara
destek verse yıllardır süren, kangrene dönüşen bu iltihabın ve binlerce gencin ve ailelerin göz yaşlarının kurutulacağında şüphe yoktur. Muhalefet bu desteği verecek yerde başkanları, bizzat dinlediğim bir konuşmasına göre medyaya çıkışarak bu konuyu gündeme getirmemelerini istemektedir. İnsaflı düşünerek diyelim ki başkan, "Bir süre konunun üzerine gitmeyelim, şüpheleri ortadan kaldıralım, sonra çözelim" demek istiyor; peki aylar geçti, yine binlerce
mağdur gözyaşı döktü, diploma alan
sınıf arkadaşlarını tel örgülerin dışından seyrettiler; CHP çözüm yönünde hangi adımları attı?
Evet, parmağımla işaret ediyorum:
Başörtüsü meselesini, yasağı kaldırarak çözmenin anahtarı CHP'nin elindedir, onun istemesi ve desteği diğer muhalifleri de susturmaya/ikna etmeye yetecektir."
Evet bu yazıda ve başkalarında, ben ve başka arkadaşlar defalarca buna benzer şeyler söyledik; yasağın kalkmasında CHP'nin mutlaka müspet etkisi olacağını dile getirdik. Bugüne kadar CHP hep tersini yaptı, yasağın kalkmaması için elinden geleni ardına koymadı. İktidara "gerekiyorsa anayasa değişikliği yaparak bu yasağı kaldırmalarını"
tavsiye ettik. Onlar da şartların oluştuğuna kanaat getirerek bu teşebbüste de bulundular. Anayasanın iki maddesinde, doğrudan başörtüsüne temas edilmese bile demokratça bir
uygulama ile meseleye çözüm getirmesi muhtemel olan değişikliği kahir ekseriyetle meclisten geçirdiler. Yiner CHP devreye girdi, sevincimizi kursağımızda bıraktı, Anayasa
mahkemesine başvurdu, mahkeme de tartışılamaz bir yetkisizlik ve hukuk dışılıkla
iptal kararı aldı. Bu değişiklik laikliği kaldırmadığı için değiştirilemez maddelerden değildi. Usul hatası bulunmadığı için mahkeme –esastan bakarak- maddeleri iptal edemezdi; ne yazık ki, bütün bunları yaptı ve gücünü de CHP zihniyetinden aldı.
Ne ise, olan oldu, biz dönüp de CHP'ye, "eskiden böyle yaptınız, şimdi doğru olana dönmeniz caiz değildir" demiyoruz. Hatadan dönmek fazilettir. Ancak CHP'nin hatadan döndüğüne inanmakta güçlük çekiyoruz. İnanmamızı kolaylaştırmak da CHP'nin elinde. Yapacağı şey çok kolay; şöyle bir açıklama yapacak:
"Kamusal alanlarda veya okullarda yahut da Üniversitelerde (hangisine kadar demokratik havsalası alabiliyorsa o kadarında) kılık kıyafet dayatması ve başörtüsü yasağı laikliğe, insan haklarına ve demokrasiye aykırıdır. Yasağı kaldırmak isterse iktidara tam destek veririz, istemezse ilk fırsatta biz kaldıracağız."
CHP bunu yaparsa, şurada burada birkaç başörtülüye, çarşaflıya verilen tavizin göstermelik olmadığına inanacak, CHP de önemli bir değişmenin gerçekleştiği kanaati ile
ülke adına sevineceğiz.
HAYRETTİN KARAMAN - YENİŞAFAK