Genelkurmay Başkanı
Org. Yaşar Büyükanıt konuşmasına “Aranızda bulunmaktan büyük bir mutluluk duymaktayım” sözleriyle başladı. Konuşmasını 3 bölümde yapacağını söyleyen Org. Büyükanıt 1 bölümü
Harp Akademisi'nin açılışı konusuna ayırdı.
Harp akademisi öğrencilerine eğitimleri konusunda tavsiyelerde bulunan Büyükanıt “ Etrafı çok sayıda istikrarsızla dolu bir
ülkede her açıdan güçlü olmak zorunda olan bir orduda komutanların yetişmesi önemlidir. Sizler
Harp Akademileri'nde öğrendiklerinizi göreviniz süresince geliştirmelisiniz. Bugünün koşullarına uymak yetmemektedir. Değişimin yönünü okuyup yönettiğiniz
toplumu değişime yönlendirmeniz gerekmektedir.
Başarı zorlu bir çalışmanın sonucunda oluşur. Karmaşık
silahlara sahip olmakla başarıya ulaşılmaz” şeklinde devam etti.
Konuşmasının ikinci bölümünü ise
Türkiye’nin bulunduğu tehditlere ayırdı.
İrtica ve bölücü
terör konusunda uyarılarda bulunan Org. Büyükanıt “Türkiye’de İrtica tehlikesi var” sözünün altını çizdi
Kuvvet komutanlarının hafta içinde yaptıkları konuşmalarda irtica ve bölücü terör üzerine endişelerini dile getirdiğini hatırlatan Org. Büyükanıt bu konuşmaların TSK’nın görüşü olduğunu ve buna kendisinin de katıldığını söyledi.
Büyükanıt fazla detaya girmek istemediği belirterek irtica konusunda “Laiklik tanımı yeniden yapılmıyor mu? Bunları yapanlar devletin en üst düzeyinde değil midir? Toplumsal yapımızı bozarak insanımızı çağ dışı görünüme sokmak istemeyen yok mudur? Bu sorulara '
Hayır' yoktur diyemiyorsanız irtica tehditi vardır.” şeklinde konuştu.
Terör konusunda da TSK'nın terörle mücadeledeki taraflılığı vardır diyen Org. Büyükanıt “Ateşkes sözünün dile alınması yanlıştır. Ateşkes iki ülke arasında yapılır. Terör örgütünün zaman zaman silah bıraktığı istediklerini alamadığı için tekrar silaha sarıldığını gördük. Terör örgütünün kendisi için yapacağı tek hareket kayıtsız şartsız silah bırakmaktır” dedi. Terörün dış bağlantılarına dikkat çeken Büyükanıt “ Dış ülkeler teröristleri yargılamamaktadır. Bir TV istasyonunun yayınının önlenmesinde tamamen şiddet içeren ve terör örgütünün yayınını düşünce özgürlüğü olarak kabul etmiştir. Terör örgütünün eski aktif üyeleri terör örgütünün seçimlere katılmasını anayasal hak olduğunu söylemektedirler. Anayasal hakkı söylemek için o anayasal hakkı kabul etmek gerekir.” Şeklinde konuştu
Konuşmasının 3. bölümünü de TSK’ya yapılan ithamlara ayırdı .
Türk Silahlı Kuvvetlerine saldırılar, dıştan olduğu kadar içeriden de
desteklenmektedir" diyen Org. Büyükanıt, şöyle devam etti: Bazı kesimlerce TSK'yı yıpratmak için sürdürülen kampanyaya değinmek istiyorum. TSK tenkitlere her zaman açıktır. Hatta bunlar bilime, mantığa ve gerçeklere dayandığı takdirde istifade etmesi kaçınılmazdır. Bir süredir Türkiye Cumhuriyeti'nin temel niteliklerini
sorgulama amaçlı kampanyalar sürdürülmektedir. Saldırının dozu ne kadar artarsa bu
demokratikleşme yönünde atılmış o kadar büyük adım olarak kabul edilmektedir. TSK da bu kampanyanın en önemli
hedeflerinden biri haline getirilmiş, ordumuzun toplum içindeki yerini sorgulamaya ve TSK'yı demokratileşmenin önünde engel olarak göstermeye başlamışlardır. Bu saldırılar dıştan olduğu gibi içimizden de destek bulmuştur.
Dost ve müttefik ülkenin genelkurmay başkanı üzerindeki
üniforma ile Türkiye'ye gelip yanlışlarla dolu eleştirilerde bulunabilmiştir. TSK'nın konumu konusunda içeriği pek çok maddi hata ile dolu yeni bir
belge yayınlanmıştır. Bu belgenin
tanıtımı 22 Eylül'de yapılmıştır. Bu toplantıda
yerli yabancı konuşmacıların sözleri her türlü tahammül sınırını aşmıştır. Bu konuşmacılar TSK'nın kanunlardan aldığı yetkileri "ülkenin hukuki ve kurumsal yapısına saygısızlık" olarak tanımlamışlardır.
Bu beyanları
Mayıs 2006'da yayınlanmış bir belgenin
Kasım ayında AB tarafından yayınlanacak İlerleme Raporu öncesinde yayınlayarak da TSK'yı
cevap vermeye zorlamak istedikleri de aşikardır.
Bütün bu mesnetsiz açıklamalara devletin hiçbir kademesinden açıklama gelmedi. Siyasi her türlü polemiğin dışında kalmak için azami çaba gösteren TSK'nın AB paravanı arkasına saklanılarak yapılan saldırılara karşı kendini korumak da en tabii hakkıdır.
TSK bazı çevrelerin hedef tahtası olamaz.
Asker olarak bizim
siyasetle ilgimiz yoktur. Ancak güvenlik ve rejim ile ilgili temel mülahazalarımızdan rahatsızlık duyanlar varsa bu onların rahatsızlığıdır.
Bay Krestchmer 22 Eylül'de yapılan tanıtım toplantısında 'TSK ulusal güvenlik konusunda geniş perspektiften bakarak açıklamalar yapıyor. Bu açıklamalar
halk üzerinde geniş etkiler yapıyor" tesbitinde bulunuyor. Bu tür ifadeleri açık Türkçeye çevirmek istiyorum.
Sözü geçen AB temsilcisi neden rahatsız oluyor; TSK'nın sözlerinden halkın etkilenmesinden neden rahatsız oluyor? Yoksa TSK'nın söylemleri bu sözleri söylenlerin gizli ajandalarını mı zorluyor?.." İçinde polis teşkilatından üyelerin de bulunuğu
rapor hazırlanmıştır. Yargıya intikal etmiş münferit olayları tek merkezden yönlendiriliyor olduğu gösterilmiştir. Bu beyanları Kasım ayında AB tarafından yayınlanacak İlerleme Raporu öncesinde yayınlamak da TSK'yı cevap vermeye zorlamak istedikleri de aşikardır.
Siyasi her türlü polemiğin dışında kalmak için büyük gayret göstermektedirler. TSK kimsenin hedef tahtası değildir, olamaz. TSK, AB üyeliğini tamamen destekliyor. Sözü geçen AB görevlisi neden halkın TSK'ya güveninden neden rahatsızlık duyuyor. "
Bu raporların kim veya kimlerin desteği ile yapıldığını biliyoruz. Bu raporlar daha da artarsa belgelerle açıklama yapacağız. Bu raporun açıklanmasına Türk yetkililer de katılmış konuşma yapmışlardır. "Kaynağı nereden belil olmayan silahlanma" TSK silah kaçakçısı mıdır? "Milli
Güvenlik Siyaset Belgesi'ni bakana veriyorum içindekinin ne olduğun bilmiyorum" içimizdekilerin eksik bilgileri nedeniyle yabancılara haksızlık ettiğimi düşünüyorum."
AÇILIŞTAN NOTLAR
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt'ın
Harp Akademileri Komutanlığı’ndaki
yeni dönem açılış törenindeki konuşmasının metni önceden basına dağtıldı.
10 TV CANLI YAYINLADI
Maslak’taki Harp Akademileri Komutanlığında düzenlenen törene, Orgeneral
Yaşar Büyükanıt’ın yanı sıra
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral
İlker Başbuğ,
Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral
Faruk Cömert,
Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Yener Karahanoğlu, askeri ve mülki erkan ile
sivil müdavimler katıldı.
10 televizyon kanalı canlı yayınladığı töreni, aralarında yabancı basın mensupları ile köşe yazarları ve medya yöneticilerinin de bulunduğu yaklaşık 150 basın mensubu izledi.