Bu ülkede Türk olmak ayrıcalık - Foto

Avrupa ülkelerine bile vize uygulayan ve 50 dolar vize ücreti alan Kenya Türkiye insanına vize uygulamıyor.

Bu ülkede Türk olmak ayrıcalık - Foto

Avrupa ülkelerine bile vize uygulayan ve 50 dolar vize ücreti alan Kenya Türkiye insanına vize uygulamıyor. Türk olmanın farklılığını ve ayrıcalığını bu ülkede çok rahat anlıyoruz ve gurur duyuyoruz. “Karibu Kenya” diye karşılanıyoruz ve Karibu kelimesinin hoş geldiniz manasına geldiğini öğreniyoruz. Bu kelimeyle misafir selamlandığı gibi hem davet ediliyor hem de şükran sunuluyor. Gelen misafirde daha ülkeye ayak basar basmaz onlarca farklı kabilenin olduğu ve sayısız dilin konuşulduğu bu ülkede bulunmanın zevkini yaşıyor Karibu kelimesinin sıcaklığıyla. Kenya Afrika’nın en önemli ülkelerinden birisi nüfusu 30 milyon. Eski bir İngiliz sömürgesi. 1963 yılında bağımsızlığını kazanıyor. Uhuru Bahçesi onların bağımsızlık meydanı. 1964’te Kenya’nın İlk devlet başkanı olan liderleri Kenyatta’nın heykelini görüyoruz yine bu şehirde. Bu ülke Doğu Afrika’nın lokomotifi. Hint Okyanusuna kıyısı var. Ekvator çizgisinin üzerinden geçtiği ülke. Yarısı kuzey yarımkürede yarısı güney yarımkürede. Komşuları Uganda, Tanzanya, Sudan, Somali ve Etiyopya. Afrika’nın en büyük ikinci dağı 5,199 metre ile Kenya dağı. Kenya’yı oluşturan 42 etnik grubun, farklı kabilelerin her birisinin ayrı dansları ve eğlenceleri var. Bu farklılık giyilen elbiselerden, kullanılan enstrümanlara, melodilere ve dillendirilen şarkılara kadar kendisini rahatlıkla hissettiriyor. Kenya ayni zamanda dünyanın en iyi atletlerini çıkaran bir ülke. En ünlü kabilesi Kikiyu. Swahili Bantu ve Arapçanın karışımı bir dil. Bu dil Kenya’nın milli, İngilizce ise Resmi dili. Swahili, Doğu Afrika’da sadece bir dil olarak kalmamış aynı zamanda çok açık bir swahili kültürü oluşmuş bu coğrafyada. Nairobi Afrika’nın en gelişmiş şehirlerinden birisi. Modern ve yüksek binalar şehri diğer Afrika şehirleri arasında çok önemli bir yere getirmiş. Başkent sadece Kenya’nın değil komşu ülkelerinde kalbi konumunda bir şehir. Nairobi Masai dilinde serin suların yeri anlamına geliyor. Yıl boyunca, yaz kış hava, ne sıcak ne soğuk. Dünyanın en güzel iklimlerinden birisine sahip. Diğer ülkelerde görmeye alışık olduğumuz çatılardaki bacalar ise soba yâda kalorifer olmadığı için bu şehirde hiç yok. Yazınsa klima kullanılmıyor. Öğle arası parkta çok sayıda şekerleme yapan insana rastlıyoruz. Bu Nairobi’nin sıradan manzaralarından. Aceleleri hiç yok çünkü hayat öyle de olsa böyle de olsa sürüp gidiyor. Swahili dilinde “Haraka haraka hayna baraka, no hury in Africa” Yani Afrika’da her şey yavaş yavaş hallolur. Hiç acele etmeye gerek yok. Hala telaşa devam ederseniz size donup “Hakuna Matata” Yani Problem yok her şey yolunda diyorlar. Nairobi’nin tam ortasından Güney Afrika’dan başlayıp, Kahire’ye kadar giden Trans-African otobanı geçiyor. Afrika’nın en uzun yolu bu. Kenya’daki Adi Uhuru Otobanı, Yani özgürlük yolu. Zürafa Parkında hiç zürafaları bu kadar yakın görüp onları kendi ellerimizle beslememiştik. Bu zarif hayvanlar ismi gibi zarafet kelimesinin hakkini çok iyi veriyorlar. Ağızlarına verdiğimiz yem, içinde buğday ve minerallerin olduğu besleyici bir karışım. Özel olarak imal edilmiş. Bu hayvanların yaşam sureleri 15–20 yıl ve kiloları 750 kg bile geçebiliyor. 12–15 kişilik gruplar halinde yaşıyorlar ve her grubun yetişkin bir erkek lideri var. Aslanlar gibi vahşi hayvanlardan korunmak için de o kadar tetikteler ki uyuma işlemini ayakta iken yapıyorlar. Bu uzun boylu hayvani uzun uzun beslemenin zevkini yaşadık bu parkta. Ayrıca insan görünce kaçan ve o bölgeyi anında terk eden zürafaların yerini, burada insana alışkın ve onun elinden beslenen zürafalar almış. Arkasından bebek fillerin dünyasına dalıyoruz. Biberonla beslenen 1, 15 ve 18 aylık yavrulara şahit oluyoruz savanlarda. En küçük ve savunmasız olan bir aylık fil yavrusunun üzerine güneşten etkilenmesin diye battaniye örtmüşler TIMSAH ETI SATAN LOKANTA İnsanlar Timsah eti yiyorlar desek hiç inanmazdık. Hele bu yer bir lokanta olursa. Başkent Nairobi’de bir lokantada Turistler timsah etini tadıyorlar. Timsah genelde derisi için kesiliyor bu bölgelerde ama eti için yeni yeni denenmeye başlamış. Özellikle kuyruk bölümü pişiriliyor bu Carnivore isimli 350 kişi kapasiteli lokantada. Daha az yağlı oluşundan dolayı timsahın kuyruğunu tercih ediliyorlarmış turistler. Müşteriler masalarına geçip oturduktan sonra pişen etler masalara servis yapılıyor. Gezdirilen etler taleplere göre masalara dağıtılıyor. İstemememize rağmen bize de ilk Timsah eti servis yapılmasın mı? Timsah etini reddedip geri gönderdikten sonra yiyebileceğimiz etlerin gelmesini bekliyoruz ve devekuşu etini tercih ediyoruz. Ayrıca lokanta’da zebra, fok ve antilop etleri de var. Sabahın erken saatlerinde yine yollardayız. Hedefimiz dünyaca ünlü rift vadisine ulaşmak. Kısa bir yolculuktan sonra ulaşıyoruz 6000 km uzunluğunda ki vadiye. Kuzeyde Kızıldeniz’den başlıyor Güneyde Mozambik’e kadar devam ediyor. Hayranlıkla izliyoruz vadiyi. Vadi Deniz seviyesinden 2666 metre yükseklikte. Rift vadisi Doğu Afrika’yı kuzey güney yönünde kesiyor. Tektonik bir çöküntü alanı. Astronotlar uzaydan baktıklarında kendilerini en çok etkileyen görüntünün doğu Afrika Yarık sistemi olduğu soyluyorlar. Yine Kenya dağlarında Kalanjin kabilesine mensup koşucuları görüyoruz. 2500 metre yükseltilerde atletler yağışlı havada antrenman yapıyorlar. Kalanjin kabilesi genelde iyi atletler çıkaran bir kabileymiş. Kendileriyle konuştuğumuz atletler “Koşu bizim için çok sıradan. Çocukluğumuzdan beri koşuyoruz. İlk baslarda vahşi hayvanları kovalar onları yakalamaya çalışırdık simdi ise önümüze konan hedeflere ulaşmaya çalışıyoruz. Onun için başarılı oluyoruz” diyorlar. Zor şartlarda antrenman yapıyor atletler. Yaz kış yağmur çamur demiyorlar. Ayakkabıları ve elbiseleri bile yok doğru dürüst onların. Ama bütün bunlara rağmen Kenya dünyanın en iyi atletlerini çıkarmaya devam ediyor. Şinyalu Kakameyga bölgenin adı. İnsanlar Luya kabilesine ait. Sünnet törenlerinde ve diğer özel günlerde boğa güreşleri organize ediyorlar. Yerli insanlar bu törenlere öyle aşinalar ki bazen böylesi organizasyonlar haftalık bile yapılıyormuş. İlkönce her grup büyük bir şevkle kendi boğalarını getiriyor. Tabi boğalar güreş öncesi özenle hazırlanmış oluyorlar, diğer hayvanlarla görüştürülmüyorlar. Hatta bazı seyirciler boğaların boynuz darbelerinden kurtulmak için kendilerini en emin yerlere, ağaç tepelerine atıyorlar. Bunlar tecrübeliler, belli ki daha önceden boğa güreşlerinde izleyici olarak bulunmuşlar ve başlarına iyi şeyler gelmemiş. …Ve güreş başlıyor… Güreşten kaçan boğa ise önüne gelen insanı boynuzlayarak kaçıyor. Sağda solda, kaçarken yere düşenlerde cabası. İlk Boğa güreşi bir kaç yaralı ile atlatıldıktan sonra sırada ikinci Boğa güresi var. Bu ilk güreşe benzemeyecek gibi çünkü iki Boğa’da güreşmeye kararlı ve azimliler. Ve beklenen oluyor… Güreş başlıyor. Ve her güreşte olduğu gibi kaçan bir Boğa ve onun önünden var güçleriyle kaçışan insanlar… Ve tabi onları takip eden güreşin galibi boğa… Ve sonunda kimilerinin boğaları şampiyon oluyor kimileride üzülüyorlar. Kazananlar mutlu, gururla dans ediyorlar. Aralarına boğayı da alıp müzikle birlikte başarılarını kutluyorlar… Kenya çay bahçeleri, dolayısıyla çayı ile çok ünlü bir ülke. Göz alabildiğince uzanan çay bahçeleri var bu ülkede. Buralar Ekvator bölgesi olduğu için sürekli yağış alıyor ve çay yetiştiriciliğine çok müsait. Ne gariptir ki Binlerce hektarlık bu çay bahçelerinin hemen hemen tamamı İngilizlere ait. Çok azı Kenya hükümetinin. Ülke zengin, topraklar verimli ama çay bahçeleri siyah adama ait değil beyaz adamın. Kenya bağımsızlığına kavuşmasına kavuşmuş ama sömürge döneminin kalıntıları ülkede hala devam ediyor. Yol boyunca gördüğümüz Kahve bahçeleri yine durduruyor bizleri. Kenya’nın en önemli ihraç kalemlerinden birisi çayla birlikte kahve. Masai Pazarı Geleneksel Kenya’yı görme adına güzel bir fırsat. Pazar Cuma ve Pazar günleri kuruluyor. Daha çok incik boncuk ve el sanatları satılıyor. Yaklaşık olarak ilk başta normal fiyatın 5 katı söyleniyor. Masai Market’te kesinlikle söyledikleri fiyatın çok altında malı alabiliyorsunuz ama sabretmeniz gerekiyor. Eğer zamanınız var ve pazarlığı seviyorsanız tam size göre bir yer Masai pazarı. Camia Mosque Kenya’nın en güzel ve en iyi camilerinden birisi. Nairobi’de ezan biz Müslümanların duygulanmasına sebebe oluyor. Kenya’nın yüzde 30’unu Müslümanlar oluşturuyor. Kenya’nın başkenti Nairobi’den liman kenti Mombasa’ya gitmek üzere havalimanındayız. Sabahın erken saatleri. Yaklaşık olarak 45 dakikalık bir uçuşla varacağız sahil şehri Mombasa’ya. Başkent Nairobi’den sonra Kenya’nın ikinci büyük kenti burası. Bölgenin en işlek tarihi limanı. Mombasa limanı tarih boyunca tüccarlar için önemli oluşundan dolayı birçok güç buraya hâkim olmaya çalışmış. Bu şehirde Müslüman yoğunluğu daha fazla. Müslüman tüccarların sahil kentlerini ziyaret etmeleri ve yerli halkla ticaret bağları kurmaları çok sayıda yerlinin Müslüman olmasına vesile olmuş. İste Mombasa o sahil kentlerinden birisi Doğu Afrika’da. Hindistan cevizi ağacına hiç bir alet kullanmadan çıplak ayakla hızlı bir şekilde inip çıkabilen ve ağaçtaki Hindistan cevizi meyvelerini indiren yerliler var bu şehirde. Palmiye ağacının özünü satan zenciler, yanında da Hindistan cevizinin suyunu sunuyorlardı tamamen kendi doğal kabında. Sonrasında da taze taze Hindistan cevizini yedik. Çok besleyici bir meyve bu. Gelgitlerin yoğun olarak yaşandığı bir yer bu bölge. Daha önceden suyun olmadığı kumsallar gelgitle deniz suyuna engel olamıyor ve yerini dans eden dalgalara bırakıyordu. Mamba Village’ye uğruyoruz. Mamba Swahili dilinde timsah demek. Bu köyde Timsahlar büyüklüklerine göre gruplara ayrılmış ve grup grup besleniyorlar. Beslenme sırasında ilginç görüntülerle karsılaşıyor ziyaretçiler. 10 binin üzerinde timsah var bu çiftlikte. Timsahların en yaşlısı 84 yaşında. 800 kilodan ağır. Boyları 6 metrenin üzerinde büyük timsahların. Bakıcılar 2 hafta da bir beslendikleri söylüyorlar. Ama 2 ayda bir beslemekte bir problem olmuyor diyorlar. Aslında yetişkin timsahlar 9 ay hiçbir şey yemeden sağlıklı olarak durabiliyorlar. www.aynaprogrami.com aynaprogrami.com
<< Önceki Haber Bu ülkede Türk olmak ayrıcalık - Foto Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER