Tüketiciler Birliği Genel Başkanı
Nazım Kaya, Tüketiciler Birliği'ne bağlı
dernek başkanlarıyla görüşmeler yapmak üzere geldiği Antalya'da gazetecilere açıklamalarda bulundu. Kredi
kartı borçları nedeniyle bazı insanların tefecilerden ya da kuyumculardan borç aldıklarını belirten Kaya, bazı web
sitelerinde de
sanal tefecilik yapıldığını ileri sürdü.
Türkiye'de bin 700 web sitesinin yasaklı olduğunu, bunlar arasında video paylaşım ve düşünce sitelerinin de bulunduğunu ifade eden Kaya, ancak ''hayat söndüren'' bazı sitelerin çalıştığını öne sürdü. Kaya şunları kaydetti:
''Bu ülkede bugün bin 700 tane site yasaklı. Video paylaşım sitesi, düşünce sitesi... Ancak, bu ülkede hayat söndüren siteler çalışıyor. (Kart borcunuz mu var gelin biz kapatalım, sizden hiçbir şey istemiyoruz.
Kredi kartı borcunuzu biz ödüyoruz) diyen siteler bu parayı satarken nereden izin aldılar? Para alıp, satmak bankacılık faaliyetidir. Bunlar sanal tefecidir. Her türlü siteyi kapatmak için bahane kollayan, yargı süreci, tüketiciyi korumaya çalışan bu kadar
teşkilat,
BDDK,
Hazine Müsteşarlığı bu siteleri hiç mi görmüyorlar? İnsanlara günde 7, 8
mail geliyor. (Kart borcunuzu biz kapatalım siz rahatınıza bakın) diyen bu kadar site faaliyeti var, hiç mi birinin gözüne çarpmıyor bunlar?''
Kaya, bu sitelerde ''Gelin borcunuzu kapatalım'' yazdığını ve bu yazının
altında da randevu için numara verildiğini belirterek, ''Demek ki çok yoğun çalışıyorlar'' diye konuştu.
''Sanal tefecilik sitelerinin'' duyurularını, internet yoluyla ve e-
posta atarak yaptıklarını anlatan Kaya, bu sitelerin
arama motoru sistemlerini de kullanarak google gibi internet arama motorlarında üst sıralara çıktıklarını savundu. Kaya, ''
Google+' class='textetiket' title='Google haberleri'>Google sistemlerini kullanarak üst sıralara çıkartıyorlar kendilerini. Mesela google'da '
kredi kartı borcu' diye arama verildiğinde ilk sıralarda bu siteler çıkıyor'' dedi.
Kendilerinin tespit ettiği 15
internet sitesi bulunduğunu söyleyen Nazım Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu sitelerden bazıları size altın satıyor, işçiliğini düşüp güya tekrar geri alıyor. Bu da meşru
satış yöntemidir. Gidiyorsunuz,
bilezik, gerdanlık almak için (Benim paraya ihtiyacım var bunu satmayı düşünüyorum. Kaç para) diyorsunuz (Tamam, 5 bin lira ama geri alırken işçiliğini düşmek zorundayım. 3 bin liraya geriye alayım) diyor. Alıyor 3 bin liraya geriye o gerdanlığı tekrar vitrine koyuyor.
Nakit parayı veriyor, kredi kartı borcu kapatılıyor.''
Nazım Kaya, bu durumdan
mağdur olan insanların büyük çoğunluğunun adının bilinmesini istemediklerini belirtti. Kaya,
bakkal gibi bazı ufak işletmelerin kredi kartından çekim yaparak
komisyon karşılığı nakit para verdiklerini söylerken, girişimleri sonucunda
Maliye Bakanlığı'nın, bu işlemi yaparak cirosunda anormal yükseliş olan işletmeleri takibe alacağını sözlerine ekledi.
AA