MHP Konya Milletvekili, emekli hâkim Faruk Bal, Çağlayan Adliyesi’nde önceki gece yaşanan ‘kaç İsmail kaç’ skandalını yorumladı. Bal, “İsmail’e kaç diye talimat verenlere bizim kültür ve medeniyetimiz hâkim demez. Siyaset, yargıya emir veremez. Bu ancak diktatörlüklerde olur. Türkiye, yavaş yavaş oraya doğru gidiyor.” dedi.
HUKUK GARABETİ
Zaman'ın haberine göre MHP’nin hukukçu milletvekillerinden Faruk Bal, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek olmak için geldiği Avusturya’da gündemi Cihan Haber Ajansı’na değerlendirdi. Avusturya Türk Federasyonu tarafından Viyana’da düzenlenen iftar yemeğine katılan Bal, Selam Terör Örgütü ve yolsuzluk operasyonunu yürüten polislere yapılan operasyonla ilgili açıklamalarda bulundu. Evrensel hukuk kurallarını hatırlatan Bal, “17 ve 25 Aralık’ta yapılan operasyonla yolsuzlukları ortaya çıkaran polis memurları, amirleri, müdürleri şimdi içeride ve hukuk yok. Bu çok ağır ve acı sonuçları olacak bir hukuk garabetidir. Günü gelecek şimdi onlar için talep ettiğimiz hukuk, bu zulmü yapan kişilere lazım olacaktır.” dedi.
HAKİM CESUR OLUR
Faruk Bal, ‘kaç İsmail kaç’ skandalını da yorumladı. Şöyle konuştu: “Böyle bir İsmail ile kovalamaca işi hakimlik mesleğinin tabiatında yoktur. Bizim kültür ve medeniyet değerlerimizde hakim, peygamber koltuğunda oturan kişidir. Hakim hiç kimseden korkmaz, hiç kimseden emir almaz. Hakim mecellenin hükmüne göre hükmeder. İsmail kovalayan veya İsmail’e kaç diye talimat veren, gizli kapaklı işleri yapanlara bizim kültür ve medeniyetimiz hakim demez.”
SİYASET, YARGIYA EMİR VEREMEZ
Faruk Bal, kuvvetler ayrılığı ilkesini hatırlattı. Siyasetin yargıya hiç bulaşmaması gerektiğini belirtti. Şu değerlendirmelerde bulundu: “Eğer yargı siyasetin etkisi ile şekilleniyorsa onun adı yargı değil, hakimlik değil doğrudan doğruya diktatörlüktür. Siyaset yargı kararlarını etkiliyorsa bu ancak Saddam’ın Irak’ında ya da Esed’in Suriye’sinde görülen bir olaydır. Bu ancak diktatörlüklerde görülen bir olaydır ve Türkiye yavaş yavaş o tarafa doğru gidiyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi bu diktaya gidişi, milletin makus talihini yenerek demokrasiye çevirebilme gayretidir.” şeklinde açıklamalarda bulundu.