Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının ölümüne neden olan helikopter
kazasıyla ilgili ortaya çıkan
görgü tanığı ifadeleri ve belgeler, suikast olasılığını gündeme getirmiş ve olayla ilgili birbirinden çarpıcı iddialar ortaya atılmıştı. Bu iddialardan bazıları şöyle:
KEŞ DAĞI'NDA KAZADAN 7,5 SAAT SONRA TELEFONA KİM CEVAP VERDİ?
Kazada ölen
BBP Sivas İl Başkan Yardımcısı
Yüksel Yancı'nın
telefonunun olaydan yaklaşık 7.5 saat sonra açıldığı tespit edildi. Sivas Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet
Avcı Cihan'a yaptığı açıklamada 22.54'te Yüksel Yancı'yı aradığını ve telefonun 12 saniye açık kaldığını belirtti. Avcı 12 saniye boyunca uğultular duyduğunu söylerken
enkaz bölgesine ilk gün
jandarmanın oraya gittiğini iddia etti. Mehmet Avcı'nın söyledikleri üzerine Özel Yetkili
Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı Avcı'nın ifadesini aldı.
DDK: CİHAN'IN GÖRÜNTÜLERİNDEN ŞÜPHELİLERİ TESPİT ETTİ
Kaza sonrası Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül'ün talimatıyla çalışmalarına başlayan
Devlet Denetleme Kurulu (DDK) raporunda Yazıcıoğlu'nun içinde bulunduğu helikopterin uçuş bilgilerinin elde edileceği ARGUS 5000CE cihazının ortadan kaybolması olayıyla ilgili çarpıcı bir şüphe dile getirildi. Arama faaliyetlerine katılan ve kara saplandığı açıklanan Kara Kuvvetlerine ait
Sikorsky helikopterin kaza kırım personelinin Yazıcıoğlu'nun helikopterinin enkazında faaliyet halinde olduğu vurgulanıyor. Uçuş bilgilerinin bulunduğu cihazın kaybolması ile ilgili olay hatırlatılarak şüpheliler hakkında savcılığın işlem yapması öneriliyor. DDK raporunda, Cihan'ın görüntülerine atıf yaparak 30
Mart 2009 günü öğle saatlerinden itibaren İsmail
Güneşi arayan tüm ekiplerin kaza mahallinden ayrıldığı, bu bölgede saat 17.00'ye kadar çalışmalarını sürdüren Kara Kuvvetlerine ait Sikorsky
Helikopterin kaza kırım heyetinde yer alan bazı personelin 6 kişinin hayatını kaybettiği helikopterde çalışma yaptıkları görüldüğü bilgisine yer verildi. Görüntülerde özellikle bir personelin helikopterin içinde faaliyet halinde olduğu açıkça görülüyordu.
27 DAKİKA 112 İLE GÖRÜŞEN İSMAİL GÜNEŞ'İN ÇENESİ KIRIKMIŞ
27 dakika 112
Acil Servis ile
telefon görüşmesi yapan
Gazeteci İsmail Güneş'in
çene kemiğinin kırık olduğu Cihan'ın yayınladığı
otopsi raporuyla ortaya çıktı. Konuyla ilgili çene cerrahları da çenesi kırık bir hastanın konuşamayacağını söylemesi Güneş'in çenesinin sonradan mı kırıldığı şüphesini de gündeme getirdi. Asıl ilginç olan ise o Gazeteci İsmail Güneş'in çene kemiğinin kırık olduğu bilgisinin kamuoyundan saklanmasıydı. Konuyla ilgili
Taraf Gazetesi Yazarı Alper Görmüş 26 Temmuz 2011 tarihli "Gazeteciliğimizin otopsi raporu" başlıklı köşesinde Güneş'in otopsi yapıldığı gün 'Güneş'in çene kemiği kırık' bilgisinin nasıl gizlendiğini yazdı ve ekledi: "Çene kırığı bilgisi o günlerde gizlenmeseydi, ben kırığın kayma sırasında oluşmuş olabileceğine inanabilirdim."
HELİKOPTERİN DÜŞTÜĞÜ ANI GÖRENLER VAR
Cihan'ın ulaştığı görüntülere göre helikopter kazasının olduğu 25 Mart 2009 tarihinde 19.54'te Kızılöz köyü muhtarının evinde
arama kurtarma çalışmalarına katılan 112 Acil görevlisinin telefondaki görgü tanığından helikopterin muhtemel bulunabileceği yer ile ilgili bilgi alıyor. Görgü tanığı, görevliye 'Enkazın Kızılöz köyünün karşısındaki dağ ve Sisne tarafına doğru bir bölgede' olduğunu söylüyor. Enkaz 27 Mart 2009 tarihinde Keş Dağı'nın Karayakup tepesinde Sisne'ye
bakan yamaçta bulunmuştu. Ayrıca görgü tanıklarının '156 Jandarma İmdat'ı arayıp helikopterin düştüğü yeri tam olarak söyleyerek enkazın yanlış yerde arandığı yönünde uyarıda bulunduğu; ancak bu ihbarların ciddiye alınmadığı ortaya çıktı.
ENKAZ BÖLGESİNİ GÖSTEREN HARİTALAR GİZLENMİŞ
Büyük Birlik Partisi (BBP) lideri
Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının ölümüyle sonuçlanan helikopter kazasında enkaz bölgesini gösteren
haritaların olay günü sümen altı edildiği ortaya çıktı.
Cihan Haber Ajansı (Cihan)'nın ulaştığı belgelere göre, Yazıcıoğlu'nu taşıyan helikopterin düştüğü gün saat 16.55 ve 22.30'da GSM şirketlerinden elde edilen koordinatlar ışığında enkazın bulunduğu bölgeyi gösteren iki ayrı harita oluşturuldu. Fakat söz konusu haritaların arama çalışmaları sırasında kullanılmayıp, gizlendiği ortaya çıktı. Hayati önem taşıyan haritalara göre Saat 22.30'da arama yapılması gereken alan sadece 1 km'lik bir alandı. Konuyla ilgili
Meclis Araştırma Komisyonuna ifade veren arama çalışmalarının koordinasyonundan görevli olan Yarbay
Hamza Tiryaki sadece kağıt üzerinde arama yapıldığını belirtti. Eğer ki bu haritalar sümen altı edilmemiş olsaydı en azından İsmail Güneş ve Yüksel Yancı kurtarılabilirdi.
SÜMEN ALTI EDİLEN HARİTALAR İLE İLGİLİ KOMUTANLARDAN ÇELİŞKİLİ AÇIKLAMALAR
Hayati önem taşıyan haritaların sümen altı edilmesi konusunda çelişkili açıklamalar yapıldı. Jandarma Bölge Komutanı
Tuğgeneral Ali Lapanta, Malatya özel yetkili savcısına verdiği ifadesinde kağıt üzerinde arama yapıldığı yönündeki iddiaları yalanlarken. Yarbay Hamza Tiryaki ise Meclis
araştırma komisyonuna Ali Lapanta'ya 22.30'da enkaz bölgesini gösterdiğini ifade etti.
TACİDAR SEYHAN: 'HARİTALAR MECLİS KOMİSYONUNDAN BİLE GİZLENDİ'
Meclis Araştırma Komisyonu üyesi dönemin
CHP Milletvekili Tacidar
Seyhan Helikopterin düştüğü gün Turkcell'in enkaz bölgesini gösteren haritaların Meclis Araştırma Komisyonundan bile gizlendiğini CİHAN'a şöyle açıklamıştı: "Kazadan uzun zaman sonra kurulan ikinci komisyonda Turcell'den böyle bir koordinat verilerinin elde edildiği evrakın geldiği ve
kriz masasına diğer ilgili yerlere ulaştırıldığını anladık. Kaldı ki haritalar birinci komisyonda hiçbir milletvekilinin eline geçmedi."
HELİKOPTERİ F16'LAR MI DÜŞÜRDÜ?
DDK'nın raporuna göre, helikopterin bölgeye giden F-16'larca düşürülmüş olabileceğine işaret edildi. Helikopterin düşmesinden birkaç dakika önce olay mahallinin 28 buçuk kilometre uzağından bir F-16 geçtiği tespit edildi. Uçak kuzey
doğu istikametinde ilerlediği anlaşıldı. Fakat helikopterin düştüğü saat 15.03?te ilginç bir tesadüf oldu. Genelkurmay'ın doğu bölgesindeki tüm radarlarının bozulduğu ortaya çıktı. Radarların karardığı 4 dakika 38 saniyelik süre içinde söz konusu F-16'nın izlediği rota ise meçhul.
HELİKOPTERDEKİLER ZEHİRLENDİ İDDİASI!..
Helikopterin düşmesiyle hayatlarını kaybedenlerin kanlarında rastlanan yüksek miktarda
karbonmonoksit gazı çıktı. Gazın ilk otopside değil, ikinci otopside çıktığı anlaşılması da şüpheleri daha çok artırdı. İlk otopside, '
temiz' raporu verilirken DDK,
İstanbul Adli Tıp Kurumu'nda ölenlerin kan örneklerinden yapılan incelemede yüksek miktarda karbonmonoksit gazına rastlandığını tespit etti.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Almanya'ya yaptığı gezide basın mensuplarının sorusu üzerine
Muhsin Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği kazaya ilişkin 'inanılması zor' önemli gerçeklere ulaşıldığını söylemiş, düşen helikopterin hafızası durumundaki beyninin ortadan kaldırıldığının Devlet Denetleme Kurulu raporuyla belgelendiğini vurgulamıştı. Gül, "Bana video geldi. Baktım ki, birileri buzlarda cesetlerle ilgileniyor, birileri diğer taraftan
vida söküyor." şeklinde konuşmuştu.