Köşe yazarlarının "
özgürlük sınırları"na ilişkin tartışmalar, hangi medya grubunun ya da hangi
gazetelerin köşe yazarlarına daha çok müdahalede bulunduğu sorusunu akla getirdi.
Medya analizleriyle tanınan
Taraf gazetesi yazarı Alper Görmüş'e bu soruyu yönelttik. Görmüş, "Bu işin bir numarası
Hürriyet Gazetesi'dir" cevabını verdi.
Yazılarda
cinsiyet ve ırk ayrımcılığı yapılıyorsa genel yayın yönetmeninin müdahalede bulunabileceğini anlatan Görmüş, "Bu iş esas olarak büyük gazetelerde görülüyor. Eğer
manipülasyon gibi gazetecilik günahlarını da katarsak, bunca yıllık deneyimlerime dayanarak söylüyorum, bu işin bir numarası
Hürriyet Gazetesi'dir. Esas Hürriyet Gazetesi'nde Yılmaz Özdil'in 25 Ağustos'ta yazdığı 'Kırmızı
Plaka' yazısına müdahale edilmeliydi. Çünkü o yazıda Özdil, kendisi gibi düşünmeyen insanlara benim ağza alamayacağım bir küfürle
cevap veriyor. Eğer
Ertuğrul Özkök o yazıyı okuyup izin verdiyse bu olacak bir şey değil" dedi.
MİLLİYET TEK TEK AYIKLAMIŞTI
Görmüş, dün
Taraf Gazetesi'ndeki "Medya İronik" köşesinde de, Türk basınındaki en büyük yazar
sansürünün 2001 yılında
Milliyet gazetesinde
Mehmet Yılmaz tarafından yapıldığını yazmıştı. Görmüş, yazarların İçişleri Bakanı
Sadettin Tantan ve
ANAP yönetimi aleyhindeki satırlarının 'tek tek ayıklandığını' kaydetmişti.
HÜRRİYET Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Ertuğrul Özkök, kendisini yazılarını sansürlemekle suçlayan
Emin Çölaşan'a "Köşeler, köşe yazarlarının babasının malı mıdır?" diye sormuştu.
Emin Çölaşan'ın yazılarının birçok kez sansürlendiği, Çölaşan tarafından yazılan Kovulduk Ey Halkım Unutma Bizi kitabında ayrıntılarıyla anlatıldı. Çölaşan, "Hükümeti eleştiren yazılarımı sansürlerlerdi. 'Zor durumdayız,
Maliye Bakanı hakkında yazma' derlerdi. En çok da Ertuğrul Özkök arardı bu iş için beni" diye yazdı. Kitaptaki iddialar nedeniyle
Aydın Doğan tarafından mahkemeye verilen Çölaşan'ın davasında şahitlik yapan Hürriyet yazarlarından Bekir
Coşkun da, "Sansür uygulandı, bana da müdahale edildi' demişti.
Habertürk Televizyonu'nun yeni atanan Genel Yayın Yönetmeni
Yiğit Bulut da, Doğan Grubu'ndan "sansür" nedeniyle ayrıldığını geçtiğimiz günlerde açıklamıştı.
EMİN Çölaşan, 1
Aralık 1999 tarihli '
Enerji' yazısında "Hemen fırtınalar kopuyor. Samsun'dan Ankara'ya gelecek
boru hattı için belli firmalarla
anlaşma yapıldığı, ancak bu anlaşmada ANAP takımının rüşvet yediği, hatta bu işin içinde Mesut Yılmaz'ın da bulunduğu iddia ediliyor" cümlesi, gazetede çıkan yazıda değiştirildi. Gazete yukarıdaki cümleyi "Hemen fırtınalar kopuyor. Samsun'dan Ankara'ya gelecek
boru hattı için belli firmalarla anlaşma yapıldığı iddia ediliyor" şeklinde değiştirdi. Aynı yazıda şu cümleden de bazı ifadeler gazetede çıkarıldı: "Eğer böylesine bir projede, bir partinin adamları, hele hele genel başkanı rüşvet almışsa, ya da projeyi kendi yakınlarına verip birilerinin bu işten avanta almasına neden olmuşsa, korkunç bir hadisedir." Bu cümlenin gazeteye aktarılan hali şöyleydi: "Eğer böylesine bir projede bir partinin adamları yakınlarına avanta sağlamışsa, korkunç bir hadisedir."
SABAH