Bilgi, Genelkurmay Başkanlığı ile Deniz Kuvvetleri Komutanlıklarını birbirine bağlayan tüp geçidin bombalanmasına yönelik eylem hedef kartında yer alan bilgiler, kontrgerilla tarzı bir saldırının da detaylarını işaret ediyor. Sivil yargının Özel Kuvvetler Komutanlığı Seferberlik Bölge Başkanlığı'ndaki aramaları, devlet sırrı gerekçeleriyle hukuk dışı olarak nitelendirilirken, Ergenekon'un tutuklu sanıklarından Fikret Emek'te ele geçirilen ve Özel Kuvvetler Komutanlığı'nın matbu evrakları arasında olduğu iddia edilen bir belge, “devlet sırrı” bahaneleriyle neyin gizlenmeye çalışıldığını da ortaya koydu. Hedef Kartı-2 başlıklı belgenin 4. bölümünde “Hedef yerinin tarifi, gril ve coğrafi koordinatları” tanımlanırken yer alan bilgi aynen şöyle: İsmet İnaönü Bulvarı üzerinde Gn.Kur.Bşk.lığı ninası ile Dz. ve Hv.K.leri binalarının birleştiği yer arasındaki Tüp geçit. Yine aynı belgenin 8. bölümünde yer alan bilgilerden, adrese dair daha önce keşif yapıldığı anlaşılıyor. Hedefin büyüklüğü başlıklı bölümde, tüp geçidin yüksekliği, uzunluğu ve genişliğine dair ölçülere yer veriliyor. Eylem için bu hedefin seçilmesini önemli kılan sebepler bölümünde yer alan bilgiler ise şu şaşırtıcı tespitlerden oluşuyor: 1- Panik ve karışıklığa sebep olur. 2- K.K'nın kuvvet kaydırmasını engeller 3- 3-4 saat yolun kapanmasını sağlar. 4- Yol kapanınca trafik sıkışıklığına sebep olur. Bu maddelerde hedeflenen ile Ergenekon ve Seferberlik Tetkik Kurulu'nun gayrinizami harp stratejisi sonrasındaki kaotik düzen hedefinin örtüşmesi dikkat çekiyor. Planlanan bombalı saldırı için patlayıcıların yerleştirileceği tahrip noktalarına kadar yer verilen belgede kullanılacak patlayıcılara da dikkat çekilmiş. Belgeye göre, saldırıda 1 adet C3 tahrip kalıbı, 1 adet C4 tahrip kalıbı, 1 adet Fünye ve fitil ve tökez teli kullanılacak. Konu ile ilgili açıklama yapan Zihni Çakır, “Ergenekon sanıklarından Fikret Emek'te ele geçirilen bu belge de o kozmik odalardaki devlet sırrı niteliğinde belgelerden biri galiba. Bu belgeden yola çıkacak olursak, o odalardan millete ve devlete yönelik hazırlanmış kim bilir ne planlar ve ne tür devlet sırrı niteliğinde belgeler çıkacaktır” dedi. Ergenekon sanığı Yalçın Küçük'ün hakimler tarafından yürütülen aramalara yönelik eleştirilerinin bile kendi başına büyük ipuçları verdiğini söyleyen Çakır, “Acaba Yalçın Küçük, o odalardan kendisinin ve Doğu Perinçek'in PKK ile ilişkisine ve bu ilişki için kimler tarafından görevlendirildiklerine dair belgelerin de çıkmasından mı korkmaktadır, kozmik odalarca kurulan karanlık oda sitelerinin gerçek künyesinin deşifre olmasından mı korkmaktadır” diye sordu. Çakır ayrıca hakimin aramalara başlamasından bu yana internet üzerinden Ergenekon soruşturma ve davasını gayrimeşru göstermeye yönelik, halkın kafasını bulandırma amaçlı dezenformasyonlarla uyduruk sitelerin duyurularının bıçak gibi kesilmesinin dikkat çekici olduğunu söyledi. haberform.com-ÖZEL