Kıyılarımızda her geçen yıl daha fazla görülen ve yırtıcı özelliği nedeniyle
balık türlerine zarar verdiği belirtilen balon
balıkları, tezgahlarda satışa sunulurken, uzmanlar yoğun toksin içeren bu türün kesinlikle yenilmemesi gerektiğini bildiriyor.
Ak
deniz'de su sıcaklığındaki artışla beraber
Kızıldeniz'den
Süveyş Kanalı yoluyla göç eden ve
ekonomik değeri yüksek balıkları yiyerek beslenen İndo-
Pasifik kökenli bir tür olan balon balığının (Lagocephalus sceleratus),
Türkiye kıyılarında da giderek çoğalması balıkçıları endişelendirirken, bilinçsiz bazı satıcıların bu türü tezgahlarına taşıması
tehlikeyi de beraberinde getiriyor.
Tatrodotoksin (TTX) ihtiva ettiğinden kas felci yaparak nefes darlığına sebep olduğu, dolaşım yetmezliğine bağlı ölümle sonuçlanabilen zehirlenme yaratabildiği bilinen balon balığı, bu tehlikesine karşın Mersin'de balık tezgahlarında yerini buluyor. Kilosu 8.5 YTL'den satılan ve
kurbağa balığı olarak da bilinen bu türün, Kızıldeniz ve Japonya'daki benzerlerine oranla daha az toksit taşımasına karşın uzmanlar, tüketilmesinin tehlikeli olacağı konusunda uyarılarda bulunuyor.
Çukurova Üniversitesi
Su Ürünleri Fakültesi
öğretim üyesi Doç. Dr. Cem
Çevik, Kızıldeniz ve Hint Okyanusu'na özgü türlerin
Akdeniz'e girmesi ve koloni oluşturup
yerli türlerle alan rekabetine girmesinin ana nedenlerinden birinin Akdeniz'deki su sıcaklığının artışı olduğunu belirtti.
Akdeniz'de artık tropikalleşme yaşandığını, bunun tüm havzayı etkilediğini ifade eden Çevik, şimdiden, tropikal türlerden olan ve tehlike yaratan yosunlar ile balon balığı gibi balık türlerinin havzada geliştiğini vurguladı.Çevik, balon balığının birkaç yıl önce Akdeniz'de görülmeye başlandığını, ancak bu dönemde sayı bakımından dikkat
çekici olmadığı için çok fazla üstünde durulmadığını kaydetti.
Hızla üreyen ve yeni göçlerle sayıları artan balon balığının sıkıntı yaratmaya başladığını ifade eden Çevik, ''Bu türün kıyılarımızdaki etkileri üzerinde araştırmalar yapılıyor. Ülkemize giren balon balıklarının çok zehirli olmadığını biliyoruz. Uzakdoğuda bu türün toksit etkisi çok daha fazla bulunuyor. Ancak yine de bu balık güvenle tüketilemez'' dedi.
Çevik, küresel ısınmayla birlikte balon balığının yanı sıra ekonomik türlerin de kıyılarımıza girdiğini belirterek, ''Balıkçıların en çok yakaladığı ekonomik tür
gümüş balığı,
paşa barbunu, nil barbunu, bıldırcın kefal, deniz turnası ve
ceylan balığıdır. Bu türler
tüketim açısından bir sıkıntı yaratmaz. Türkiye kıyılarında 45, Akdeniz'in tamamında 60'a yakın balık türü bulunuyor'' diye konuştu.
BALON BALIĞI
Akdeniz sahillerinde iki çeşidi sıklıkla görülen ve iki ayrı yan çizgiye sahip,
kuyruk sapı dar, kuyruk yüzgeci
hilal şeklinde, burnun her iki tarafında az gelişmiş bir papilla ile birlikte iki adet
burun deliği bulunan ve vücudun gerisinde pul bulunmayan balon balıkları, taşlık ve
yosunlu bölgelerde yaşıyor.
Vücutları grimsi kahverengi, düzensiz açık renkli benekleri bulunan ve sırt yüzgeci
siyah olan balon balıkları, kafalarının da diğer balıklara göre daha büyük oluşuyla dikkati çekiyor.Şişkin olmadığı hallerde uzun ince bir
vücut yapısına sahip olan balon balığında, başın arkasında ve vücudun gerisinde kuyruğa kadar dikenler bulunuyor.Dipte yatarak başının üstündeki gözleri ile
küçük canlıları veya balıkları görüp avlayan bu balıklar, nisan ve mayıs aylarında kışladıkları derin sulardan sahillere, bazen de acı su bölgelerine sokulup, temmuz ve eylül ayları arasında ürüyorlar.
AA