3.
Ergenekon iddianamesinde ‘hakkında
soruşturma süren
şüpheli' olarak yer alan, “Silahlı
terör örgütü üyeliği” ve “Darbeye zemin hazırlama” suçlarından tutuklanan Çiçek'in “Sabit adresi var kaçmaz” ve “Hakkındaki tüm deliller toplanmış” gerekçesiyle
tahliye edilmesine hukukçular
isyan etti.
GEREKÇEDE CİDDİ BİR SORUN VAR
AHMET GÜNDEL (E. Yargıtay Savcısı): Mahkemenin gösterdiği gerekçeler tatminkar değil. Ciddi suçlamalar var. Daha önceki yargı uygulamalarına baktğımız zaman bu tür durumda olanlar tutuklanırlar, yargılamaları da
tutuklu davam eder. Tahliye kararında ciddi sorunlar var. Daha
küçük suçlamalardan hakkında
tutuklama kararı olan pek çok kişi var. Böyle onbinlerce tutuklu var. Bunların yargılamaları tutuklu devam ediyor. Suçlarda ikametgahın olması, kaçma ihtimalinin olması tutuklamaya engel değildir.”
DİĞER TERÖR SUÇLULARI NE OLACAK?
YILMAZ GENİŞ (Boğaziçi Hukukçular Derneği Başkanı): Terör örgütü üyesi olmak ve darbeye zemin hazırlamak çok ağır cezaları olan suçlar. Hukukumuzda bunun karşılığı ağırlaştırılmış müebbet
hapis, eski yasaya göre idam. Sonuçları bu kadar ağır suçlar işleyen birinin böyle sudan sebeplerle bırakılması bu zamana kadar görülmemiş birşey ve mantıklı açıklaması yok. Hukuk ona göre, buna göre değişen bir şey değil. Çiçek'in ‘sabit adresi var' diye bırakılması çok şüphe
çekici. O zaman tüm terör suçluları sabit adreslerinde otursun biz de hapishaneleri kapatalım.
HİÇ EMSALİ OLMAYAN BİR GEREKÇE
KAZIM BERZEG (AİHM Avukatı): Türkiye'deki genel hukuk uygulamalarına göre bu tür suçları işleyen tutukluların adresi belli olduğu için serbest bırakılması gibi birşey söz konusu değil ve örneği de yok.
Albay Çiçek'in tutuklanmasına neden olan
eylemler organize işlenen bir suç olduğu için bu kişinin kesinlikle serbest bırakılmaması gerekir. Normal bir vatandaşın kaçmasına göre bu tür bir suç işleyen bir Albay'ın kaçırılması çok daha kolay. Bunun örneklerini de geçmişte gördük, askeri cezaevlerinden insanları kaçırdılar. Bunlar göz önüne alındığında Albay Çiçek'in kesinlikle salıverilmemsi gerekmektedir.
HATALI TUTUKLAMA KARARI EMSAL OLMAZ
ALİ FAHİR KAYACAN (Askeri Yargıtay Onursal üyesi): İşin derinliğine girilirse,
belge irdelenirse, belgenin TSK içinde böyle insanlar olması hoş değil. Demokrasi için hoş değil. Ama bu ceza hukukunu ilgilendirmez. Mahkeme, Çiçek'e ait olduğu söylenen planın sadece plan olması ön hazırlığnın yapılmaması ve eyleme geçmemesini düşünerek tahliye kararı vermiş olabilir. Tutuklama kararlarında hassas olunmalı, aksi halde kamuoyunda “ötekinin ne günahı var” deniliyor.
‘Uğurlama' iddiası
Dursun Çiçek'in ifade vermeye gelmediği 10
Kasım günü avukatı Mustafa
Çevik “Müvekkilim
kanser tedavisi gören annesini ziyaret için Tokat'ta olduğu için ifade vermeye gidemedi” açıklaması yapmıştı.
Taraf gazetesi bugün şok bir iddiayı gündeme getirdi. Buna göre, Albay Çiçek
10 Kasım günü Tokat'ta değil,
Genelkurmay Gelincik Salonu'nda
Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarıyla öğle yemeği yedi. Ve yaklaşık 1.5-2 saat komutanlarla sohbet etti.
İki tahliyesi de ‘geçici' hakimle
Albay Dursun Çiçek, Mahkeme Başkanı Nurettin Ak, üye hakimler
Tuncay Aslan ve
Oktay Kuban'ın oy birliğiyle verdiği kararın ardından 43 saatte tahliye edilmesiyle ilgili tartışmalar sürüyor. Çiçek'in iki kez tutuklanıp ikisinde de geçici görevlendirme ile oluşturulan
mahkeme heyetleri tarafından tahliye edilmesi akıllardaki soru işaretlerini çoğalttı. Çiçek'e tahliye kararı veren 9. Ağır
Ceza'ya karar günü geçici görevlendirme ile hakim ataması yapılması, ilk tutuklandığında Çiçek'in itirazını görüşen 14.
Ağır Ceza'ya 13. Ağır ceza'dan geçici görevlendirme ile hakim atanmasını gündeme getirdi.
ÜYE HAKİM SÜRGÜNE GİDİP GERİ GELDİ
Kararı veren heyetten
Hakim Tuncay Aslan, 9.
Ağır Ceza Mahkemesi üyesi olarak
Ergenekon soruşturması kapsamında Yargıtay eski Başsavcısı
Sabih Kanadoğlu'nun evinin aranması kararını verdikten sonra “geçici görevle”
Bakırköy 2.
Çocuk Mahkemesi hakimliğine atanmıştı. Aslan, daha sonra Ergenekon savcılarının görevden alınması tartışmasının yaşandığı HYSK'nın yaz kararnemesi ile 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki görevine geri gönderilmişti.
HSYK Aslan'a 9. Ağır Ceza üyeliği dışında Ergenekonla ilgili talepleri değerlendirecek olan mahkeme heyetlerinde yer alma görevi vermişti.
OKTAY KUBAN GEÇİCİ HAKİM ATANDI
Oktay Kuban ise HSYK'nın
Ekim ayının sonunda yayınladığı atama kararnamesi ile 12. Ağır Ceza Mahkemesi üyeliğine atanmıştı. Oktay Kuban, dün geçici görevlendirme ile 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Kuban geçici görevlendirme ile geldiği 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Albay Çiçek'in tahliye edilmesine yönünde oy kullandı. Dursun Çiçek ilk kez tutuklandığında da 13. Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi Faik Saban geçici görevlendirme ile Çiçek'in itirazını görüşen 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görevlendirilmiş ve mahkeme Saban'ın da ‘tahliye' yönündeki oyuyla 2'ye karşı 1 oyla Çiçek'i tahliye etmişti.
‘Albay Temizöz de serbest kalacak mı?'
Albay Dursun Çiçek'in 43 saatte ikinci kez tahliye edilmesi
sivil toplum örgütleri tarafından
protesto edildi. Özgür-Der,
Mazlum-Der ve İlmi ve Kültürel
Araştırmalar Vakfı üyelerinden oluşan 50 kişilik grup
İstanbul Adliyesi önünde “Cuntaya hayır”, “Darbeciler yargılansın”, “Genelkurmay yargıdan elini çek” ve “
Hükümet Başbuğ'u görevden al” pankartları eşliğinde
basın açıklaması yaptı. Genelkurmayın yargıyı etkilediğine dair kamuoyunun ciddi endişenin bulunduğu ifade edilen açıklamada “Sormak lazım; Genelkurmay dayanışması diğer muvazzaflar için de gerçekleşecek mi? Örneğin
Cemal Temizöz'ün de serbest kalıp kalmayacağını merak etmeye başladık. Adı onlarca
faili meçhul cinayete karışmış biri ‘kaçma şüphesi yoktur, adresi bellidir' diyerek bırakıldığını görürsek ona da şaşırmayacağız” denildi.
STAR