Bodrum'da, gündemi sarsan Beyaz Evler operasyonuyla gözaltına alınan belediye başkanları
Milliyet'e çarpıcı itiraflarda bulundu. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Bodrum Belediye Başkanı Mazlum Ağan, Bodrum yarımadasında
yıkım kararı alınan yaklaşık 4 bin bina bulunduğunu belirterek, "Bu kararlar 10 yıllık bir süreyi kapsıyor. Ancak maddi imkânsızlıklar,
eleman eksiklikleri ve zaman darlığı nedeniyle bir türlü uygulanamıyor" dedi.
15 zanlı tutuklandı
Operasyonda gözaltına alınan Bodrum Belediye Başkanı Ağan, belediye görevlileri, tanınmış müteahhit ve işadamlarının da aralarında bulunduğu 40'ı aşkın kişiden 15'i tutuklandı, diğerleri tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Operasyonun fitilinin ise geçen yıl bir mimar ve müteahhitin "Artık rüşvet vermekten bıktık, bunlar iliğimizi sömürdüler, dilekçe imzasına dahi rüşvet istiyorlar, yasal işlem yapılırsa her türlü açıklamada bulunmaya hazırız" diyerek savcılığa başvurması üzerine çekildiği ortaya çıktı. Bir yıl boyunca Bodrum, Yalıkavak ve Konacık belediyelerinde çalışanların
telefonları dinlenerek kayda alındı.
'Suçluları bulsunlar'
Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Bodrum Belediye Başkanı Ağan, dinlemeye alınan telefonlarda adının geçmesi nedeniyle gözaltına alındığını, olaylarla bir ilgisi olmadığını öne sürdü.
Bu tür olaylarda tek sorumlu olarak belediye başkanlarının gösterildiğini, ancak mimar ve mühendislerin de projelerine sahip çıkmaları gerektiğini ifade eden Ağan, Bodrum'da kendi belediye sınırları içinde bine yakın bina için yıkım kararı alındığını söyledi.
Yarımadadaki diğer belediyelerle birlikte yıkım kararı alınan bina sayısının 4 bin civarında olduğunu belirten Ağan, "Bu kararlar 10 yıllık bir süreyi kapsıyor. Ancak maddi imkânsızlıklar, eleman eksiklikleri ve zaman darlığı nedeniyle bu kararlar bir türlü uygulanamıyor. Bu yıkımları
ihale yoluyla yapmayı düşünüyoruz. Yazlıkçılar rahat etsin diye de bu kararları erteliyoruz. Bu arada başka sorunlar çıkıyor, kararlar uygulanamıyor" dedi.
'Her
otel sorunlu'
Bodrum'da hemen hemen her otelde imarla ilgili sorunlar olduğunu, mevzuata aykırı eksiklikler bulunduğunu kabul eden Ağan, şöyle konuştu:
"Bütün bunları çözmek için kaynağa ihtiyaç var. Kışları 35-40 bin olan Bodrum'un nüfusu yaz aylarında 300 bini buluyor. Eldeki bütçeyle
hizmet vermekte zorlanıyoruz. Evet
bağış olarak para alıyoruz, fakat bunların resmi makbuzları elimizde mevcut."
Tutuklanan Bodrum
İmar Müdürü Gülşen Özbek'in suçsuz olduğuna inandığını da belirten Ağan, "Telefon konuşmalarından elde edilen, yorumlara dayalı bir
soruşturma. Elbette suçlular olabilir. Gerçek suçluları saptamak önemlidir" dedi.
MHP'li Konacık Belediye Başkanı:
Biz de bağış alıyoruz ama resmi yoldan
İfadesine başvurulan MHP'li Konacık Belediye Başkanı Mehmet Tosun, kendilerinden 3 ruhsat dosyasının incelenmek üzere istendiğini belirterek, "Biz de bağış alıyoruz, ama resmi yollardan. Ancak tabii ki suistimaller olabiliyor. Devlet denetimini yapsın. Hatamız varsa biz hesabını veririz" diye konuştu.
CHP'li Yalıkavak Belediye Başkanı
Mustafa Saruhan ise "Konu soruşturma aşamasında olduğu için konuşmak istemiyorum. Olay aydınlansın, o zaman konuşacağım. Hukuka, yargıya her zaman saygı ve güvenimiz var" dedi.
Zabıta müdürü ve memurları:
Haksızlık yapanlar cezalarını çeksin
Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Bodrum Belediyesi Zabıta Müdürü Murat Bilgili ile
zabıta memurları İskender Doğan, Hasan Çağlar, Mesdan Sümer, "Kurunun yanında yaş da yanıyor.Üç beş kişinin yaptığı yolsuzluğu diğerlerine mal etmesinler" diye konuştular.
Sanıkların avukatı
Remzi Kazmaz ise delillerin hukuka aykırı şekilde elde edildiğini, somut hiçbir delilin kendilerine gösterilmediğini öne sürdü.
Mimarlar Odası Temsilciliği Başkanı:
Topluma
rant egemen olmuş durumda
Bodrum Mimarlar Odası Temsilciliği Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Bardak ise şunları söyledi: "Rant topluma egemen olmuş. Tüm aktörler bu rantın oyuncağı durumuna gelmişlerdir.
Kültür ve
Turizm Bakanlığı tüm yarımadayı kültür ve turizm bölgesi ilan etmek için girişimler başlattı. Yani yetkileri belediyelerin elinden almak istiyorlar. Bu gelişmeler de bu yetkiyi almak isteyenlerin ekmeğine yağ sürüyor. Bu, yerel
demokrasi ve özellikle imar demokrasisi konusunda bizi geriye götürür
MİLLİYET