Bir'in emrine tepkiler çığ gibi

Çevik Bir'in dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz'e gönderdiği mektup, bir dönemin ardındaki karanlık ilişkilere ışık tuttu.

Bir'in emrine tepkiler çığ gibi

Tarihî belgenin ülkenin bugüne kadar hangi sistemle yönetildiğinin çarpıcı bir kanıtı olduğunu belirten Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, bir dönemin işleyişini gözler önüne seren mektupla ilgili ilginç değerlendirmelerde bulundu. "Bu belge Türkiye'yi çıkmaza götüren önemli bir kanıt." diyen Yeşildere, mektubun çarpıcı bir gerçeğe vurgu yaptığını düşünüyor: "Bu şunu gösteriyor. Asker, YÖK'e yazdığı gibi diğer kurumlara da yazıyordu. Medya ve basın kurumlarına da yazıyordu. Diğer kurumlar üzerinde de yönlendirme yapılıyordu." Üniversiteleri yöneten ve yönlendiren Yüksek öğretim Kurulu'nun (YÖK) ne tür ilişkilerle nasıl önemli kararlara imza attığını ortaya çıkaran belge, eğitime hayatını adamış akademisyenleri hayrete düşürdü. Belgeyle ilgili "Eğer böyle bir belge, talimat ve yönlendirme varsa, yıllardan beri kim bilir ne mektuplar geldi geçti, ne konuşmalar yapıldı." değerlendirmesini yapan Tahsin Yeşildere, asker tarafından birçok öğretim üyesinin üniversiteler yönlendirilmek için seçildiğini söylüyor. Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise belgenin "Türk eğitim sistemi neden kaliteli adam yetiştirmiyor?" sorusuna bir cevap olduğu görüşünde: "Çünkü bilimle akliyatın eşliğinde değil, antidemokratik süreçlerin ve girişimlerin gölgesinde katlediliyor. Bu belge üst üste yapılan yanlışlıkları gösteriyor. Eğitim askerin işi değildir. Asker güvenlikten sorumludur. Maalesef 28 Şubat süreci, 12 Eylül ve 61 süreci gibi bürokratik oligarşinin etkili olduğu zamanlarda milleti tokatlamayı öne çıkardığı için burada bu hezeyan yaşanmış." Gündoğdu, tarihi belgenin iktidar, muhalefet ve asker dahil olmak üzere tüm kamuoyuna ibret vesikası olduğunu söylüyor. "Gürüz, 'YÖK-asker el ele milli cepheye!' taktiğini uygulamış" "Eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz bizim 68 kuşağında yer alan bir sloganı hatırlatıyor." diyen Tahsin Yeşildere, "Biz Askerle el ele Milli Cepheye! Nutukları atardık. Kemal Bey de 'YÖK asker el ele milli cepheye!' anlayışını uygulamış anlaşılan." şeklinde benzetme yapıyor. Gürüz ve Alemdaroğlu ekibinin, dönemlerinde tamamen militarist bir yapı oluşturduğunu hatırlatan Yeşildere, "O dönem gösteriyor ki YÖK akademik, bireyin özgürlüğünün önünde engeldi. Kendi görüşüne uymayan başta dindar kesimler olmak üzere tasfiye hareketine giriştiler. Araştırmaların bile ne nitelikte yapılacağına dair talimat veriyorlardı." diyor. Üniversitelerin bilim araştırmaları yapmasını sağlayacak özerkliğin sağlanması ve eğitimde kalitenin artırılması halinde YÖK'ün bu tip konularla gündeme gelmeyeceğine dikkat çeken Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı, yeni anayasal sistem içinde üniversitelerin yeniden tanımlanması gerektiğine dikkat çekiyor: "Bu gösteriyor ki YÖK tamamıyla birilerinin güdümünde bugüne kadar idare edilmiştir. Bugün de aynı sistem ve sorun var. Sistemin değişmesi gerekiyor."
<< Önceki Haber Bir'in emrine tepkiler çığ gibi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER