Bir kötü haber de yüksek yargıdan

Adalet Bakanlığı müfettişlerinin meslekten ihraçlarını istediği Yargıtay Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu ile Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz'a bir kötü haber de yüksek yargıdan geldi.

Bir kötü haber de yüksek yargıdan

Yargıtay ve Danıştay'ın, tesadüfen de olsa telefon dinlemeleriyle ortaya çıkan "meslekle bağdaşmayan" fiilleri ihraç sebebi saydığı belirlendi. Hatta Yargıtay'a göre, yasadışı elde edilen "tesadüfî" kanıtlarla bile yargı mensupları meslekten atılabilir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2007'de verdiği karar, Eminağaoğlu ve Kaçmaz için emsal teşkil eder nitelikte. Yargıtay, hakkında dinleme kararı bile olmamasına rağmen teknik takibe takılan cumhuriyet savcısı Ömer Güner Sazak'a disiplin cezası verilebileceğine hükmetti. Savcının meslekten atılması için de topu karar verici konumunda olan Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na (HSYK) attı. O dönemde Yargıtay üyesi olan HSYK üyesi Ali Suat Ertosun, bu karardan daha ileri bir görüş beyan etti. Ertosun, "hâkim kararıyla yapılan dinlemede tesadüfen elde edilen delilin cumhuriyet savcısı olan sanığın rüşvetten de mahkumiyeti için yeterli olduğu"nu savundu. 1997'de de Yargıtay Cumhuriyet savcısı N.T. hakkında yürütülen soruşturma neticesinde benzer bir karar çıktı. HSYK, Yargıtay binası içerisindeki telefon ve faks kayıtları incelenen N.T.'yi, meslekten ihraç etti. Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun Yargıtay'daki kendine tahsisli telefonunun Birinci Başkanlık Kurulu kararı olmadan dinlenemeyeceği iddialarının doğru olmadığı ortaya çıktı. Edinilen bilgiye göre Eminağaoğlu ile benzer konumda olan eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı N.T.'nin 1997'de Yargıtay binası içerisindeki telefon ve faks kayıtları soruşturma çerçevesinde incelendi. Savcı N.T.'ye soruşturma sonucunda Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nca meslekten çıkarma cezası verildi. Eminağaoğlu ve Kaçmaz'ın uykusunu kaçıran başka Yargıtay kararı, Sedat Peker'in avukatı ile telefon görüşmesi teknik takibe takılan cumhuriyet savcısı Ömer Güner Sazak hakkında açılan davada verildi. Sazak hakkında hâkim kararıyla dinleme kararı yoktu ve görüşme "tesadüfî" olarak tespit edilmişti. Yargıtay, buna rağmen savcı Sazak hakkında 'rüşvet almaktan' mahkumiyet kararı talep etti. Dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na geldiğinde bugünkü tartışmalara ışık tutacak bir karar çıktı. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, önüne gelen dosyayla ilgili 03.07.2007 gün ve 2007/167 sayılı kararında savcı Güner Sazak hakkında hâkim kararıyla dinleme talebi olmadığını hatırlattı; sanığa ait kanıtların "tesadüfî" elde edildiğine işaret etti. Deliller yasadışı olduğu için soruşturma ve kovuşturma aşamalarında kullanılamayacağını belirten Yargıtay Ceza Kurulu'nun kararı şöyle: "... Hakkında beraat hükmü kurulan sanık bütün bunlara rağmen bir yargı mensubuna yakışmayacak şekilde, bir suç örgütü liderinin avukatı ile telefonda sırf hemşehrim diyerek görevinin gereklerine uygun olarak yaptığı soruşturma sonucunda açacağı dava ile ilgili görüşmesi, şüpheye mucip saklanmaya çalışılan menfaatlerden dolayı 2802 sayılı kanunun 87. maddesi gereğince disiplin suçu değerlendirmesi Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun takdirlerine sunulması gerekli görülmüştür." Danıştay da bir yıl önce sadece telefon görüşme tutanaklarından yola çıkarak bir polisin meslekten ihracını onadı. ZAMAN
<< Önceki Haber Bir kötü haber de yüksek yargıdan Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER