Bir Asparagas Şaheseri: İmdat, Mr. Pollock uçak kaçırıyor! Bu yazının başlığı için önce "Yurtta Asparagas, Cihanda Asparagas"ı seçmiştim... Ancak vazgeçtim: Son günlerdeki bütün asparagasları "Allah Allah, kontes beni niye öptü?" formatına uygun bir başlıkta toplamak gerektiğini düşündüm... Neyse, kemerlerimiz bağlı; uçağımızın korsanı da hazır olduğuna göre artık kalkışa geçebiliriz! En iyisi "Mr. Pollock"tan başlamak: Wall Street Journal editörlerinden Robert Pollock'tan söz ediyorum. Kendisinin ne kadar büyük bir "Türk Dostu" olduğunu hatırlayacaksınızdır. Atlantik'in Öte Yanı'nda böylesine bir dostunuz varsa emin olun düşmana gerek kalmıyor... Mr. Pollock yaramazlık yapmayı çok seviyor: Erdoğan'la güreştiği son röportajında başbakanın söylemediği bir sözü ona aitmiş gibi göstererek -aklınca "bir laiklik golü" atmak istedi, ama başaramadı... Erdoğan'ın Atatürk için "Yaşandı/Happened" dediği WSJ'nin röportajında yer almış; Türk basınındaki kimi fayans döşemecileri de -gerçekte sarf edilmeyen/Pollock'un uydurduğu- bu sözcüğün üzerine atlayarak birinci sayfalarından "ağızlara laik" fırsatı kaçırmamışlardı! Sonunda Pollock pişmanlık kanunundan yararlanarak itiraf etti: "Erdoğan, 'Atatürk yaşandı' demedi. Anlattıklarını özetlemek için o ifadeyi ben kullandım" şeklinde bir itiraf çalıştı... Bu Pollock'un ilk yaramazlığı değil: Arşivimizde "sabıka kaydı" var. İki yıl önce silahından çıkan zehir zemberek "Avrupa'nın Hasta Adamı: Türkiye" yazısı hafızalarımızda taze. Douglas Feith'in bir buçuk günlük Ankara ziyaretine katıldıktan kısa bir süre sonra birçok yanlış bilginin ve kimi iftiraların eşliğinde Türkiye hakkında ağzına ne geliyorsa söylemiş, etmediği terbiyesizlik kalmamıştı. Pollock, Ankara'nın gidişatı hakkında artı laiklik üzerinden AKP hükümetine karşı yoğun tezvirat yapan "Washington Büyücüleri" takımının sıkı oyuncularındandır. Son "Happened" fabrikasyonu da işte bu bağlamda yaşandı! Pollock, WSJ'den kovulursa ekseriyeti Amerikancı olan egemen medyamızda işi hazır. Laikçiliği iyi, asparagas aparkatları ondan da iyi. Bizde çok iyi top oynar... Erdoğan'a gelince: Mr. Pollock'a röportaj vermeye devam etsin; kendisine ve Türkiye'ye "yol-husumet-asparagas" olarak geri dönsün! "Pollock" bu kadar: Öyleyse artık "İmdat!" diyebiliriz... Önceki gün Akşam'ın manşetinde "İmdat Hoca Ricası" başlıklı "kuyruklu asparagas altında zoraki izdivaç" vardı: "28 Şubat'ın tartışmalı isimlerinden firari İmdat Kaya takkeli aracısı ile New York iftarında Erdoğan'a ulaşmış; "Çankaya, Ezankaya olacak" diyen İmdat Hoca yurda dönmek istiyormuş; Başbakan da "Araştıracağım" demiş! Hikâye çok iyi, peki ya gerçek: İmdat Kaya Türkiye'ye geleli üç buçuk yıl olmuş. Halen Artvin'de yaşıyor. Hakkındaki davaların çoğundan beraat etmiş veya takipsizlik kararları verilmiş. ABD'ye hiç gitmemiş. Akşam'ın haberinin tamamen yalan olduğunu ispatlıyor! "İmdat! Hoca" Asparagası da böyle: Hazırsanız, şimdi hep birlikte "laik uçağımızın yönünü kıbleye çevireceğiz!" Güneş gazetesinin ilk sayfasında "Uçağı kıbleye çevirin namaz kılacağım" başlıklı bir haber çıktı. Uçuş harekat uzmanlarının kurduğu derneğin bir üyesi kimi yolculardan böyle talepler geldiğini iddia etmiş! Gazete de "spottaki yorumunda" bariz ofsayttan golü atıvermiş: "Malezya tartışmaları sürüp giderken "Yüzde 47 cesareti artık uçak rotasına bile müdahale ettirmeye başladı" Uçakta iken namazını kaçırmak istemeyecek dindarların kıble bahsini bilmemelerine imkân yok: O nedenle "Uçağın rotasına müdahale edenler" o vatandaşlar değil, hava korsanları olmalı! İyi numaradır: Ne zaman "laikliği yeniden tanımlayalım" denilse ya da anayasa değişikliği taslağı hazırlansa "uçağın yönünü kıbleye çevirmeye kalkışan asparagas korsanlar" türeyiverir! TAMER KORKMAZ/ZAMAN