Terörist
Erdal'ın kaçmasına ilişkin bilgiler veren ve ''sıkıntılı açıklamalar'' yapan iki
bakanın soruları yanıtlamakta güçlük çektiği gözlemlendi.
Bakanlar, Bruges
Ceza Mahkemesi'nin 28
Şubat 2006 kararına kadar ''masum'' kabul edilen, bu tarihten itibaren ''
terörist'' olan Erdal'ın ''izini kaybettirmesinin çok sıkıntılı ve endişe verici bir durum'' oluşturduğunu, ''şimdi bir
teröristin
mahkeme kararından kaçtığını, Federal Savcılığın teröristi bulmak için ulusal ve uluslararası düzeyde her şeyi yaptığını'' söylediler.
Adalet Bakanı Onkelinx, dosyanın adli yönüyle ilgili ayrıntılı bilgiler verirken, Erdal'ın 27
Eylül 1999'da tutuklandığını, 14
Mart 2000'de serbest bırakıldığını, bu tarihten itibaren ''tamamen özgür'' olduğunu söyledi.
İçişleri Bakanı Dewael, Erdal'ın ''bir evde gözaltında bulunduğuna'' ilişkin söylemlerin yanlış olduğunu, gerçekte
Belçika yasalarında böyle bir
uygulama bulunmadığını, adli bir karar olmadıkça zorunlu ikametin söz konusu olamayacağını bildirdi.
Teröristin kendisinden beklenenleri kaçtığı güne kadar hep yaptığını anlatan Dewael, ''Mahkeme kararına kadar
silahsızdık. Duygularıma dayanarak karar alamazdım. Elimde, adli açıdan önlem almamı sağlayacak silah yoktu'' diyerek, şimdi teröristin yakalanması için elden gelen her şeyin yapıldığını belirtti.
İki bakan, teröristin istediği gibi evden çıkabileceğini ve çıktığını, sadece polise bilgi vermesi gerektiğini, istediği takdirde Belçika'dan da ayrılabileceğini, engellenemeyeceğini, ancak bunu yapmadığını anlattı.
Terörist Erdal'ın tüm dünyada arandığını söyleyen bakanlar, yakalandığı ülkede ''karmaşık bir durum yaşanacağını'', çünkü o ülkenin teröristi Belçika'ya veya Türkiye'ye iade edebileceğini, dosyaları ''tartarak'' bu kararı verebileceğini söyledi.
Onkelinx, Belçika'nın teröristi Türkiye'ye iade etmesi olasılığına ilişkin bir soruyu yanıtlarken, ''Yeni unsurlar var. Erdal artık bir terörist.
DHKP-C terör örgütü. Türkiye'de
ölüm cezası yok. Belçika
adaleti bu unsurları değerlendirecektir'' dedi.
Bakanlar, ''adli süreç son bulmadığı için'', Belçika mahkemesinin ''terör örgütü'' olarak nitelendirdiği DHKP-C'nin Brüksel'deki temsilciliğinin ''şimdilik'' kapatılmayacağını ifade etti.