Beğendiniz mi yaptığınızı?

Diyarbakır’da 3 yılık hakimlik tecrübesi olan birisini, getirdiğiniz İstanbul gibi özel öneme sahip bir ilimizde, direkt hakim yaptınız.

Beğendiniz mi yaptığınızı?

Hem de Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi’ne. Yaptınız da ne oldu? O da baktı, kendisini bu göreve getirenlere.. Birisi Ergenekon sanığı ile yemek yiyor.Diğeri Ergenekon sanığı ile telefonda konuşuyor. Diğeri aracılar vasıtası ile Ergenekon avukatları ile haberleşiyor... Hakimimiz de, “beni atayanlara selam olsun” bâbından, Balyoz Operasyonu’nda tutuklanan 19 sanığı tahliye ediverdi. Hem de, o güne kadar en az 15 değişik hakimin önüne bu dosya gittiği ve o hakimlerin tahliye kararı vermedikleri ortada iken. Yeni hakimimiz tahliye kararını verdi de.. İş bitmedi.. Bunun itirazı vardı. İtiraz da yapıldı. Sonuç?.. Dün akşam saatlerinde, üç kişilik mahkeme heyetinin kararı açıklandı: “Tahliye edilen sanıkların, tekrar tutuklanmalarına..” Haydaa.. İki gün önce tek hakimin salıverdiği sanıklar, şimdi üç hakimin kararı ile teker teker toplanıp, tekrar cezaevine konulacaklar! Yaptığını beğendin mi şimdi, Oktay Bey?.. Daha doğrusu, Oktay Bey’i bu göreve getirenlere sormak lazım, beğendiniz mi yaptığınızı? Oktay Bey, Ovacık’da savcı iken, 2000’de Serinhisar’a atanmış.. Bir ilçeden, diğerine savcı olarak gitmiş.. Sonra Bandırma Savcılığı.. 2005 Ekim’inde, ancak bir ilimizin merkezinde savcılığa başlamış.. Yani 2005 yılına kadar, il merkezinde hiç görev yapmamış Oktay Bey.. Kayseri’deki savcılık görevinde ise 9 ay kalmış! 2006 Temmuz’unda ilk defa hakimliğe başlamış. Evet, savcı da, hakim de, Hukuk Fakültesi mezunları.. Savcılıktan hakimliğe, hakimlikten savcılığa geçiş de mümkün. Ama, herkes kendi başladığı dalda uzmanlık kazanır.. Oktay Bey de, 2006’ya kadar, savcılıkta tecrübe kazanmış... Sonra birdenbire, Diyarbakır’a hakim olarak atanıyor. Orada 3 yıllık hakimlikten sonra, 2009 Temmuz’unda, uzun tartışmalardan sonra çıkartılan kararname ile İstanbul’a hakim olarak geliyor.. 2005’ten sonraki atama trafiği, bana biraz ilginç geldi.. Merak ettim, böyle sık sık görev yeri değiştirilen hakim-savcı var mı diye? Sorduğum arkadaşlar, “Ya disiplinsizlikten yer değiştirilir, ya da çok başarılı olmaktan. Bir de torpilden” dediler.. Disiplinsizlik olma ihtimali yok da, başarı adına çok somut bir bilgi de yok, Oktay Bey için.. Üçüncü ihtimali de, elimizde kesin bir veri bulunmadan söylemek, doğru olmasa gerek. Ama söyler misiniz, daha önceki yıllarda savcılık yapmış ise de, 2006 Temmuz’unda hakimliğe geçen ve hakimlik tecrübesi 3 yıl olan bir kişi, İstanbul gibi bir ilde nasıl görevlendirilir? Haydi görevlendirildi diyelim.. O mahkemede yıllarca görev yapan başkan ve kıdemli üyeler var iken, onların kısa süre önce verdiği farklı kararlar var iken, o kararların inadına, 19 sanığı birden tahliye etmek de neyin nesidir?.. Ve o tahliye kararından sonra, dün üç hakimin oybirliği ile verdiği kararla, tekrar sanıklar tutuklanıyorlarsa, burada bir yanlışlık yok mudur? İşte HSYK’nın yargı bağımsızlığını getirdiği nokta burasıdır. Tutuklama kararı veren hakimler, asgari 10-15 yıl hakimlik tecrübesi olan hakimler.. Tahliye kararı veren ise, 3 yıllık hakim tecrübesi olan birisi.. Buyurun kararınızı verin.. Kısa süre önce, özel olarak İstanbul’a atanan 3 yıllık hakim mi doğru yapmıştır? Yoksa uzun yıllardır aynı mahkemede görev yapan, çok daha uzun süreli hakimlik tecrübesi olanlar mı?.. ALİ KARAHASANOĞLU-VAKİT
<< Önceki Haber Beğendiniz mi yaptığınızı? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER