Baykal, Siyasal Bilgiler Fakültesi'nin kuruluşunun 150. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen programa gelişinde, basın mensuplarının gündeme yönelik sorularını cevapladı.
Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir'in "İmralı'ya Baykal gitsin, 11 gün kalsın" şeklindeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Baykal, şu cevabı verdi: "Türkiye'de demokratik siyasi mücadele vermenin kişisel bedelini
ödemiş bir insanım. 7 yıllık siyasi
yasak dönemini, gözaltına alınma, Zincirbozan'a sürülme dönemlerini yaşadım. Üstelik bunu yaşarken de ne elimi
teröre bulaştırdım, ne de terör yapanlara sahip çıktım,
destek oldum. Hiç bir
mahkeme kararı olmadan, hiçbir
hukuksuzluk olmadan, hiçbir suçlamaya
hedef olmadan sadece Türkiye'de demokratik bir mücadelenin içinde yer aldığımız için bütün mücadele ödedik. Aylarca sürgünde yaşadım, yıllarca siyasetten yoksun bırakıldım. Burada önemli olan tabii
demokrasiyi, demokratik hakları herkes için eşit bir anlayışla sahiplenebilmektir, yapılması gereken budur. Teröre bulaşmadan, suça karışmadan yapmaktır. Elinde 30 bin kişinin kanları olan bir insanla hiçbir hukuk dışı olaya karışmamış, demokratik siyasi yaşamın içinde yer alan insanların mukayese edilmesi çok derin bir kafa karışıklığına işaret eder. Önce anlaşılması gereken budur. Cinayetle suçlanmış, on binlerce insanın ölümüyle suçlanmış ve bütün dünyanın kabul ettiği bir yargı kararıyla mahkum olmuş bir insanın konumuyla, Türkiye'de demokrasi mücadelesini bedel ödeyerek gerçekleştirmiş, gereksiz yere bedel ödemiş insanların mukayese edilmesi bu derin kafa karışıklığının yansımasıdır."
DTP'li partili yetkililerinin "Demokratik
açılım'ın bittiği" yönündeki sözlerinin hatırlatılması üzerine ise Baykal, bu sözlerin şaşırtıcı bir tarafının olmadığını belirtti. Baykal, "Bu açılım baştan aşağı bir fiyaskodur. Fiyaskonun temelinde de terör örgütünün, PKK'nın ve liderinin muhatap alınması yatmaktadır. Bu
Kürt kökenli insanların sorunlarına sahip çıkma anlayışında ortaya atılan bir açılım değildir. Bu terörün meşrulaştırmaya, olağanlaştırmaya yönelik bir yaklaşımdır. Böyle girişimin hangi amaca yönelik olduğunda bir somut anlayışın olmadığı görülmektedir. Terör toplumlaşmaktadır, yaygınlaşmaktadır. Meşrulaştırılmak istenmektedir. Açılım Türkiye'yi ayrıştırma sonucunu doğurmuştur. Tam bir fiyaskodur." diye iddia etti.
(CİHAN)