Vali Muammer Güler'e gönderdiği mektupta bir koruma talebinin olmadığını belirten bayan Dink,mektubunda, koruma tedbirleri ile ilgili evlerine gelen resmi evrakların üzerinde İstanbul Vali Yardımcısı Ergün Güngör imzasının bulunmasına da tepki gösterdi. emniyet görevlileri evime geldi ve sokağımızda duran ekibin kalmasını isteyip istemediğimizi sordular. Ben de mahalleli için de iyi olduğunu düşünüp kalmasında bir sakınca olmadığını söyledim ve hazırlanan beyanı imzaladım. Sanırım bahsedilen talep odur. Bu bir koruma talebiyse talebimi geri alıyorum. Gereğini rica ederim." Hrant Dink, öldürülmesinden çok kısa bir süre önce İstanbul Valiliği'ne çağırılmış ve burada Vali Yardımcısı Ergün Güngör tarafından kendi deyimiyle tehdit edilmişti. Daha sonra, 12 Ocak'ta bu görüşmeyi yazan Dink, Göngör ile yaptığı görüşmeden çıktıktan sonra "esrarengiz kişiler"in kendisini takip ettiğini ve rahatsız olduğunu söylemişti. Dink, bunları yazdıktan birkaç gün sonra da, 21 Ocak'ta Agos Gazetesi'nin Şişli'deki merkez binasının önünde Ogün Samast tarafından öldürüldü. Eşi Rakel Dink de, bir süre önce eşi Hrant Dink'i çağırıp makamında uyaran İstanbul Vali Yardımcısı Ergün Güngör'ün bu işte sorumluluğu olduğunu öne sürerek kendisinden şikayetçi olmuştu.