Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı
İlhan Cihaner, zorunlu olmasına karşın Adalet Bakanlığı'na hiçbir bilgi vermeden 2 yıl süre ile yürüttüğü 'dini cemaatler'
soruşturmasıyla ilgili
savunmasını Hakimler ve
Savcılar Yüksek Kurulu'na yaptı.
2007 yılında başlattığı soruşturmayı gizleyen
İlhan Cihaner'e, masum insanları
terör örgütü mensubu gibi gösterme ve haklarında dinleme kararı çıkartma,
Kemah Emniyet Müdürlüğü'ne görev yazısı yazıldığı halde şehir merkezindeki aramayı
jandarma birliklerine yaptırma ve daha bir çok konuda
suçlama yöneltilmişti ve hakkında Adalet Bakanlığı'nca soruşturma başlatılmıştı.
20 SAYFALIK SAVUNMA
İlhan Cihaner, 14
Aralık 2009'da
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanlığı'na (
HSYK) gönderdiği 20 sayfalık savunmasında
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yetkisini
gasp ettiği şeklindeki suçlamalarla ilgili olarak, “Ben hiçbir yazışmamda nihai ve kesin olarak görevli ya da yetkili olduğumu belirtmedim” dedi.
ERZURUM'U SUÇLADI
Cihaner,
davaya
bakan Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'na ise şu ithamlarda bulundu:
“Erzurum Savcılığı'nca düzenlenen
iddianame benim haklı olduğumu göstermektedir. İddianamede,
dosyanın benden
yasa ve yerleşik teammüllere aykırı olarak istenmesine dayanak oluşturan
silah ya da cebir şiddet tehdit unsurlarına dair bir
delil gösterilmemiştir. Dava açılan 16 kişi hangi güç ve elverişli vasıta ile anayasal düzeni zorla değiştireceklerdir? Adeta
beraat edip aklanmaları için dava açılmıştır. Ağırlaştırılmış müebbet
hapis cezası istenen
şüphelilerin bir kaç ay sonra salıverilmeleri de bu hususları doğrulamaktadır.”
KOMPLOYU İTİRAF ETTİ
HSYK'ya gönderdiği savunmasında Cihaner, ibretlik bir
itirafta da bulundu. Gizli olarak 2 yıl yürüttüğü soruşturma sırasında hiçbir delil elde edemediğini ve yasadışı bir yapılanmaya rastlamadığını anlatıyor:
HİÇBİR DELİL YOK
“İs
mailağa cemaati örgütü ile ilgili soruşturma 2007 yılının sonlarında başlatılmıştır. Yaklaşık 2 yıl boyunca bir çok örgüt yöneticisi ve mensubunun iletişimi takip edilmiş, evrak incelenmiştir. Bu süre içerisinde söz konusu yapılanmanın cebir, şiddet, tehdit kullandığı ya da silahlı örgüt olduğu yolunda hiçbir delil elde edilememiştir.”
KENDİSİYLE ÇELİŞTİ
2 yılda hiçbir delil bulamadığını söyleyen Cihaner, özel yetkili Erzurum
Cumhuriyet Başsavcısı'na dosyayı deliller karartılmasın diye teslim etmediğini öne sürdü. Cihaner, Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'na “Yaklaşık 2 yıldır soruşturma konusunda uzmanlaşmış kolluğun soruşturmayı devam ettirmesinin daha uyğun olacağı, acil toplanacak ve karartılması muhtemel delillerin bulunduğu” cevabını verdiğini dile getiriyor.
KİMSENİN MEMURU DEĞİLİM
Cihaner, özel yetkili ErzurumCumhuriyet Başsavcılığı'nı ortak çalışma yapmamakla itham ederek, ifadesinde kendisinin de Erzurum Başsavcılığı'nın "mülhakatı-memuru" olmadığını söyledi: “Elimdeki dosya örneğini göndererek, onlardan da aynını yapmalarını böylece görev sorununu çözebileceğimizi belirttiğim halde Erzurum Başsavcılığı ısrarla bundan kaçınmıştır. Daha önce belirttiğim gibi Erzincan Başsavcılığı ya da Erzincan Başsavcısı kimsenin mülhakatı/memuru değildir.”
Jandarma aramalarına rutin gerekçe
Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, soruşturmaya konu olan zanlıların birçoğu şehir merkezinde olmasına rağmen aramaları neden jandarma vasıtası ile yaptığı sorusuna ise tuhaf bir gerekçe gösterdi.
Bu tarz uygulamaların rutin hale geldiğini iddia eden Cihaner, “Tarafımca görevlendirildikleri için soruşturma işlemlerini jandarmanın yapmasında hukuka aykırı bir durum yoktur. Çok sık şekilde jandarma polis bölgesinde, polis de jandarma bölgesinde soruşturma işlemleri yapabilmektedir. Basına yansıyan haberler dahi bu tarz uygulamanın rutin olduğunu göstermektedir” ifadesini kullandı.
İstanbul ve İzmir'deki soruşturmaları örnek gösteren Cihaner, “Popüler soruşturmalara dikkat etmek bile uygulamanın ne şekilde olduğunu gösterir” diyerek kendini savundu.
Bitirince haber verecektim
Cihaner, soruşturma hakkında Adalet Bakanlığı'nı bilgilendirmemesi ile ilgili müfettişlerin yönelttiği soruya şu cevabı verdi: “Soruşturma dinamik bir süreçtir, suç ve şüpheli sayısı değişebilmektedir. Bu nedenle uygulamada bildirim soruşturma aşamasının sonunda en
erken gizlilik kalktıktan sonra yapılmaktadır.” Cihaner, Erzincan Valiliği ve Erzurum Cumhuriyet
Başsavcılıkları'na yazdığı yazılardaki 'saygınlık ve güven duygusunu sarsıcı, görevin
işbirliği içinde yapılmasını engelleyici tutum' sergilediği suçlamasına ise “Aynı yazıların altına tekrar imzamı atarım” karşılığını verdi.
Raporu veren savcı önyargılı
Cihaner, hakkındaki
raporların,
ev telefonu, adliyenin ortak telefonuna ait ayrıntılar v
e mail adresleri ile yapılan iletişimlerin içeriklerinin tespitinin daha önce
Cumhuriyet Savcısı hakkında inceleme yaptırdığı yetkisiz bir ilçeden alındığını ileri sürdü ve izinsiz olarak görev yerini terk etmediğini söyledi. Cihaner, “
Meslek hayatım boyunca izinsiz görev yerini hiç terk etmedim. Çok ileri
hasta olmadıktan sonra rapor bile almadım. Özellik arz eden şu ya da bu şekilde risk içerebilecek soruşturmaları başsavcılık dönemim dahil doğrudan kendim yaptım. Çoğu zaman eve iş götürerek çalıştım” ifadelerini kullandı.
YENİ ŞAFAK