Cumhurbaşkanlığı seçiminde ortaya attığı 367 tezi ile sistemi kilitleyen ve Anayasa değişikliğinin üniversitelerde başörtüsünü serbest bırakmaya yetmeyeceğini savunan Yargıtay eski Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu ağır eleştirilerde bulundu. Üniversitede başörtüsü yasağını kaldırmaya yönelik Anayasa değişikliğini eleştiren Kanadoğlu, "Aldığı eğitimi ifa edemeyecek 2. sınıf bir kadın portresinin özgürlükle ilgisi yoktur." dedi. Konuşmasında darbe söylemlerine de yer veren eski başsavcı, "Cumhuriyetin temel niteliklerini bozacak şekilde atılan adım, darbenin olmasına öncülük eder." ifadesini kullandı. Abbas Güçlü'nün sunumuyla Kanal D'de ekrana gelen Genç Bakış programına Yargıtay eski Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, ODTÜ Rektörü Ural Akbulut ve YÖK üyesi Engin Ataç konuk oldu. Üniversitede başörtüsü yasağını kaldırma girişiminin tartışıldığı programda Anayasa değişikliği ve YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan hakkında ağır eleştirilerde bulunuldu. Yasağı kaldırma çalışmalarını siyasetin dine alet edilmesi olarak niteleyen Kanadoğlu "Laikliğin evrensel bir tanımı yoktur. Ülkelerin adı geçerek laikliği tanımlayabiliriz. Ya da din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı tutulması diyebiliriz. Eğer siz laiklik düşüncesini ortadan kaldırırsanız o zaman tehlike olur. Tarikatlar ve mezhepler ortaya çıkar." iddiasında bulundu. YÖK Başkanı'na da yüklenen Kanadoğlu, "YÖK başkanının yapmış olduğu son açıklama yurttaşlık suçudur. Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olan, temel ilkelere nanan, kuruluş felsefesini bilen birinin böyle bir açıklama yapmasından dolayı çok üzgünüm. Laiklik ilkesini ve kuvvetler ayrılığını korumak zorunda. Dünya üzerinde özgürlükler sınırsız gibi. Bu art niyet değilse ancak tahsille edilecek bir cehalettir. Fevkalade üzgünüm böyle birinin YÖK başkanı olmasından üzüntü duymaktayım." açıklamasını yaptı. Engin Ataç da yaptığı konuşmada YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'a eleştirilerde bulundu. 9 YÖK üyesi olarak Yusuf Ziya Özcan'a karşı çıktıklarını belirten Ataç, "YÖK başkanı kendi inisiyatifini kullandı. Hukuka aykırı eylem yapılmasını hiç kimse kabul edemez. Biz 9 YÖK üyesi karşı çıktık. Eğer 17. madde de değişiklik olursa Anayasa Mahkemesinin vereceği sonuçlarda kuşku vardır." dedi. Toplumsal mutabakat olmadan Anayasa değişikliğinin apar topar, çok kısa bir sürede yapıldığı görüşünü savunan Ural Akbulut ise "Kimse kabul etmiyor ama türban üniversitelerde kaos ortamı doğuruyor. Ülkede giderek bu sorun artacak bizim korkumuz öğrencilerin birbirine girmesidir. Siyasilerin yaptıklarının hukuki bir boyutu yoktur. Bence bir süre sonra kafalarına dank edecek." şeklinde konuştu. ZAMAN