Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Mühendislik Fakültesi
Çevre Mühendisliği Bölümü son
sınıf öğrencisi Ahsen Akbulut,
ödev için arkadaşları ile randevu alarak gittikleri Tüpraş tesislerine başörtüsünden dolayı alınmadı.
Tüpraş, öğrencinin güvenlik gerekçesi ile kuruma alınmadığını iddia etti.
SAÜ Mühendislik Fakültesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatem Akbulut'un kızı olan Ahsen Akbuluk, eğitim
gezisi için gittiği Tüpraş'a başörtüsünden dolayı alınmadı. Akbulut, bir ödev kapsamında araştırma yapmak için Tüpraş'a gittiklerini söyledi. Gezi öncesinde
mail yoluyla randevu aldıklarını ve taleplerinin kabul edildiğini kaydeden Akbulut; "Ödevimiz için gittik. Girişte problem yaşadım.
Başörtüsü ile içeri kabul edemeyeceklerini söylediler. Üç arkadaşla beraber gitmiştik. Onların başı açık olduğu için her hangi bir problem olmadı. Ama girişte güvenlik gerekçesiyle kapalı bayanları kabul etmediklerini söylediler. Başımı açarsam girebileceğimi söylediler. Tabi böyle bir şey yapmayacağım için geri döndüm" dedi.
Yaşadığı olayın kendisini çok üzdüğünü anlatan Akbulut, "Bir şeylerin aşıldığını düşünüp tekrar tekrar aynı şeyleri yaşamak hoş bir şey değil. Evden çıkarken aklıma gelmişti. Acaba olabilir mi? diye. Ama oluyormuş. Oturup kaderimize razı olalım istemiyorum.
Cumhurbaşkanlığı'na, Başbakanlığa mail atıp durumu bildireceğiz." şeklinde konuştu.
Genç kızın babası Prof. Dr. Hatem Akbulut ise kızının bir sanayi tesisinde böyle bir şey yaşayacağının aklına bile gelmediğini belirtiyor. Eğitimin kutsal bir hak olduğunu anlatan Akbulut, eğitimin sadece okullarda verilmediğini kızının oraya eğitim almak amacıyla gittiğini dile getirdi. Olay sonrası tesisin insan kaynakları müdürü ile görüştüğünü ifade eden Akbulut; "Bana kurumun devlette olduğu dönemde de böyle bir anlayışın olduğunu söylediler. Başörtülülerin içeri alınmadığını, çalıştırılmadığını, aynı geleneği kendilerinin de takip ettiğini ve birazda güvenlik nedeniyle başörtülüleri içeri almadıklarını ifade ettiler. Doğrusu bunu da çok fazla anlayamadım. Bu ülkenin başörtülülerine ne denmek isteniyor?" diye konuştu.
Türkiye'nin lider kuruluşlarından birisinin
gençlere bu şekilde ayrımcılık yapıp, bilhassa kalbine, yüreğine nefret ve kin tohumları ekmesini kamuoyunun takdirine bıraktığını söyleyen Akbulut; sözlerini şöyle sürdürdü: "Çok üzücü doğrusu. Kızımın aklına gelmiş belki ama benim aklıma hiç bir şekilde gelmedi. Kızımın beraber gittiği arkadaşları tanıyorum. Onlar da bizim kızımız. Evde aynı ortamı paylaşıp beraber
ders çalışırlar. Bizim aklımıza böyle bir ayrımcılık bugüne kadar gelmemiştir. Türkiye'nin lider kuruluşlarından birisinin gençlere böyle bir ayrımcılık yapması kabullenilecek bir şey değil. Bunun ilerisini mutlaka araştıracağız. Toplumu bilgilendireceğiz. Gerekli başvurularımızı yapacağız. Bizim topraklarımızda kapalı insanlara
ürün satan bu kuruluşların kapalı insanları ne kadar aşağıladığını bütün halkımızla paylaşmak niyetindeyiz. Bizim ekonomimize yön vermeye çalışanların hangi aşamada olduklarını, ne kadar ayrımcı olduklarını kamuoyunun takdirine bırakıyorum. "
Akbulut, konuyu Cumhurbaşkanlığı,
Başbakanlık,
TBMM İnsan Hakları Komisyonu ve
sivil toplum kuruluşları ile paylaşacaklarını bildirdi.
"GEREKÇE GÜVENLİK"
Tüpraş Kurumsal İletişim yetkilileri ise öğrencinin içeri alınmamasının tamamen güvenlik amaçlı olduğunu belirtti. Bütün topluluk şirketlerinde böyle bir uygulamanın olduğunu ifade eden yetkililer şunları söyledi: "Rafineri sahasına aldığımız tüm kişilerde iş güvenliği ve
teknik emniyet gereği başörtüsü gibi sağa sola takılabilecek kıyafetlerle içeri kimseyi sokamıyoruz. Tamamen güvenlik amacıyla.
Öğrenci bu nedenle içeri alınmamıştır. Rafineri sahası içerisinde cep telefonuyla konuşmamaktan tutun yakaların açık dolaşılmamasına kadar bir
takım kurallarımız vardır. Her hangi bir ekipmana takılma olasılığı söz konusudur. Son derece titiz uygulanan emniyet ve çevre kurallarımız var."