Mersinli avukatlar adına bir açıklama yapan Avukat Murat Değerli, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 258'nci maddesinin "Göreve ilişkin sırrın açıklanması", 277'nci maddesinin "Yargı Görevini Yapanı Etkileme", 285'nci maddesinin "Gizliliğin ihlalini" 288'nci maddesinin ise "Adli Yargılamayı Etkilemeye Teşebbüs" eylemlerini müeyyideye bağladığını söyledi. Yukarıdaki maddeler değerlendirildiğinde Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un medyaya yansıyan açıklamalarının TCK'nın 277'nci ve 288'nci maddelerinin ihlali niteliğinde olduğunu ifade eden Değerli, HSYK Başkan Vekili Kadir Özbek'in, ofisinde arama yapılan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı'nı arayarak 'ilgileniyoruz' türlü ifadeler kullanması ve soruşturmayı yürüten Erzurum Özel Yetkili Savcısı'nı aramayarak sicilini sormasının da TCK'nın 277 ve 288. maddelerinin ihlali niteliğinde olduğunu kaydetti. CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ile Erzincan Milletvekili Erol Tınastepe'nin görev ve yetkileri olmadığı halde soruşturmanın ve kovuşturmanın tarafları ile gizli tanıklarla görüştüğünün basın yayın organlarında yer aldığına dikkat çeken Değerli, "Gizli tanıkların ifadelerini değiştirmeye yönlendirilmeleri TCK 258, 277, ve 288. maddelerinin ihlali niteliğindedir. Ayrıca, soruşturmalardaki gizli tanıkların kimliklerinin ve kişisel bilgilerinin deşifre edilmesinde de TCK'nın 258 ve 285. maddelerinin ihlali söz konusudur" diye konuştu. Mersin Barosu'na kayıtlı avukatlar olarak suç duyurusunu içeren dilekçelerinin ilgili mercilere gönderilmesi amacıyla Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunduklarını ifade eden Değerli şöyle devam etti: "Haklarında çok ağır iddialar nedeniyle soruşturma açılan Albay Dursun Çiçek, hakkında kovuşturma yürütülen 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk, tutuklu bulunan Kayseri, Balıkesir, Konya, Eskişehir İl Jandarma Alay komutanlarının ve diğer 40'a yakın TSK mensubu kamu görevlisinin bugüne kadar görevlerinde tutulmasını da hukukla ve hukukun üstünlüğü ile bağdaştıramıyoruz." Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in tutuklu olmasına rağmen halen görevine devam ediyor olmasının HSYK tarafından korunduğu izlenimini doğurarak yargıya olan güveni sarstığını vurgulayan Değerli, "Balyoz soruşturmasında özel yetkili savcıların dosyalardan el çektirilmesinin de soruşturmaya açıkça müdahale niteliğindedir. Bu konularla ilgili hazırlıklarımız devam etmekte olup; gerektiğinde bu ihlallerle ilgili de suç duyurusunda bulunacağız." ifadesini kullandı. (CİHAN)