Çıkar amaçlı suç örgütü kurduğu iddiasıyla tutuklanan Türk İntikam Tugayı'nın (TİT) kurucusu Semih Tufan Gülaltay'ın Başbakan Tayyip Erdoğan'a suikast planladığı iddia edildi. Gülaltay hakkında şikâyetçi olan bir mağdurun ifadelerinde, 'Gülaltay'ın, Başbakan'ın Maltepe'de 5 kavşak açacağı gün suikast yaptıracağı' şeklinde iddialar yer aldı. Hatırlanacağı gibi Danıştay'a yönelik silahlı saldırıda adı geçen emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin'in, Gülaltay ile Ulusal Birlik Partisi binasında sık sık bir araya geldiği ortaya çıkmıştı. İnternetteki Gazeteport sitesinin haberine göre, Gülaltay geçtiğimiz haziran ayında bir günde 5 kavşak açacağı gün Başbakan Erdoğan'a suikast yapmak istedi. Gülaltay hakkında şikâyetçi olan Esra Feride Gökçimen ve kocası Muzaffer Gökçimen'in verdiği ifadelerde yapılacağı ileri sürülen suikast, detayları ile polise anlatıldı. Esra Gökçimen'in, 11 Temmuz 2006 tarihinde İstanbul Organize Suçlar Şubesi'nde verdiği ifadeye olay şu şekilde yansıdı: "Bir ay kadar önce Maltepe'de bir kavşak açılışı için Başbakan'ımız Recep Tayyip Erdoğan gelecekti. Başbakan'ımız bu açılışla birlikte Maltepe çevresinde bir dizi daha açılış yapacaktı. Bu açılıştan 1 gün önce Semih Tufan Gülaltay grubunun tetikçi kanadının hepsi Gülaltay'ın ofisine geldiler. Bu şahıslar her zaman işyerinde bulunmazlar. Sadece Dursun Güler, Emre Gülaltay ve Necdet Atış isimli şahıslar eylem yapılacağı zaman gelen insanlardır. Bu şahısların hepsi koyu takım elbiseli, silahlı ve genç yaştadırlar. Genellikle 10-15 kişi kadar vardırlar. Bu şahıslar, gidecekleri yerin önemine göre çağrılıyorlar ve yapacakları eyleme gidiyorlardı. Eyleme genelde 7-8 kişi olarak giderlerdi. Bu şahıslardan bir kısmı Dursun Güler ile birlikte 2-3 hafta kadar önce bir gasp olayından yakalanıp tutuklandılar." Gökçimen, Başbakan Erdoğan'ın Maltepe'ye gelmeden önce hepsi birden Gülaltay'ın ofisine geldiğine de dikkat çekerek, şöyle devam ediyor: "Büyük bir eylem hazırlığında oldukları belliydi. Bu şahıslar geldiğinde Emre Gülaltay ve Necdet Atış etrafında toplandılar ve konuşmaya başladılar. Bizden uzak mesafede oldukları için rahat konuşuyorlardı. Ben de eşimin yanına iş konusu ile ilgili konuşmak için inerken bu şahısların yanından geçtiğim sırada Emre Gülaltay ve Necdet Atış, toplanmış olan şahısları 'Sen şu saatte Maltepe'de şurada olacaksın, sen şurada olacaksın' gibi talimatlarla yönlendiriyordu. Benim yakınlarından geçtiğimi görünce şahıslar çok rahatsız oldu ve konuşmayı kestiler. Ben de 'Kusura bakmayın, rahatsız ettim.' dedim. Ben, bu olay Başbakan gelmeden bir gün önce olduğu için bu şahısların Başbakan Erdoğan'a suikast yapabileceklerini düşündüm. O gün çok anormal bir hareketlilik vardı. Şirkette benim gibi bazı insanlar da bu konuda endişe duydular. Ancak daha sonra herhangi bir eylem gerçekleşmedi. Şahıslar eylemi gerçekleştiremedi mi yoksa başka bir eylem mi planlıyorlardı emin değilim. Sadece tahmin ediyorum. Semih Tufan Gülaltay'ın Başbakan'a karşı yoğun bir nefreti vardı." 'Bu sıcakta F tipinde yatamam' TİT'çi Semih Tufan Gülaltay'ın kardeşi Emre Gülaltay, Başbakan'a yönelik suikast planladıkları iddiasını yalanladı. Şu an Lübnan'da bulunan Gülaltay, "Abimin Erdoğan'a karşı siyasi çalışmaları olmuştur. Ama kesinlikle bir eylem planlamamıştır. Muzaffer Tekin'le de Danıştay saldırısından 7-8 ay önce bir kırgınlıkları oldu. O zamandan beri görüşmüyorlar." dedi. Tekin ile ailecek görüştüklerini söyleyen Emre Gülaltay, "Ama Oktay Yıldırım'ı, Alparslan Arslan'ı ve Eskişehir'de yakalanan binbaşıyı tanımıyoruz." şeklinde konuştu. Türkiye'ye mahkemeye çıkacağı zaman geleceğini kaydeden Emre Gülaltay, "Biliyorsunuz kurunun yanında yaş da yanıyor. Bu sıcaklarda F tipinde yatmak istemiyorum." ifadelerini kullandı. Poliste köstebeği var Gazeteport'un haberinde yer alan bir başka iddia ise Gülaltay'ın emniyet içinde bir köstebeği bulunduğuna yönelik. Gülaltay, kendisini emniyete getiren polislere, "Sizin geleceğinizden haberim vardı. 10 gün öncesinde bana haber geldi. 'Polis seni alacak' dediler." şeklinde itiraflarda bulundu. Ancak Gülaltay'ın, sorgu esnasında köstebeğin ismini kesinlikle veremeyeceğini söylediği de öğrenildi.