CANLI İZLEDİNİZ
- En düşük
emekli maaşı % 20.4, en yüksek
emekli maaşı % 4.5 artırıldı.
- Emekli maaşları ilk altı ay için 63 ile 101 TL arası, ikinci altı ay için 74 ile 172 TL arttı.
- 601 lira olan en düşük SSK emeklisi aylığı bu artışla 683 liraya, en düşük tarım SSK emekli aylığı 480 liraya, en düşük esnaf emeklisi aylığı 555 liraya, en düşük BAĞKUR tarım emeklisi aylığı da 380 liraya çıkıyor.
Başbakan Erdoğan'ın açıklamaları
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan,
erken seçim konusunu gündeme getirenleri sert bir dille eleştirerek, "Bir aklı selim sahibi bir insan bu ifadeyi kullanmaz. Seçim talebi
ülke sevgisi değil, ülkeye tuzaktır. İşin başında, beş yıllık
iktidar kendisine verildiği halde 3.5 yılda kaçıp giden bir iktidar yok." dedi.
'ERKEN SEÇİM'E SERT ÇIKTI
Erdoğan,
AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada, erken seçim taleplerini ülkeye tuzak olarak değerlendirdi. Aklı selim sahibi ve ülkeyi seven bir insanın seçim ifadesini kullanamayacağını vurgulayan Erdoğan, seçim istemenin
Türkiye sevdası değil, Türkiye'ye tuzak olduğunu söyledi. Erdoğan, "İşin başında beş yıllık iktidar kendisine verildiği halde 3.5 yılda kaçıp giden bir iktidar yok. Milletin verdiği vekaleti sonuna kadar kullanacak bir iktidar var. Bakın 8. yılına girdik. Onlar aynı alışkanlıklarını devam ettiriyorlar. Varsın devam ettirsinler. Biz kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz." diye konuştu.
Erdoğan, bir yatırımcı, ülkede yatırım yaparken önce istikrara baktığını, küresel sermayenin de bir ülkeye giderken istikrara, güvene baktığına işaret etti. Başbakan, "O ülkede istikrar varsa o ülkeye yatırım yapar. 2010 Türkiye için 2009'dan daha parlak bir yıl olacaktır. Başarılarla dolu bir yıl olacaktır. Türkiye'nin gücünün, itibarının artmaya devam edeceği yıl olacaktır. Hedeflerimizin tuttuğu bir yıl olacaktır." şeklinde konuştu.
"KRİZ TEĞET GEÇTİ"
Konuşmasının büyük bir kısmında dünyada yaşanan küresel
krizi değerlendiren Erdoğan, kendisinin küresel
finansal krizin 'Türkiye'yi teğet geçecek' sözlerinin çok eleştirildiğini, söylediğinin doğru çıktığını kaydetti. Erdoğan, tüm dünyada küresel finans krizinin gerileme dönemine girdiğini ve iyimser beklentilerin arttığını, krizin ortaya çıktığı bölgelerden olumlu sinyaller alınmaya başlandığını söyledi.
Erdoğan, Türkiye'nin
ekonomik tezleri dikkate alınan, performansı yakından izlenen ülke konumuna geldiğini belirtti. Krizin başladığından itibaren ABD'de 158
banka battığını, Türkiye'de ise bir bankanın dahi batmadığına işaret eden Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin krizde ciddi bir zorluk da yaşamadığını vurguladı. Erdoğan, 2001 krizinde toplam 21 bankanın fona devredildiğini ve bankların yol açtığı zararı milletin ödediğine dikkat çekti.
Erdoğan; ABD,
Avrupa ve Japonya'da işsizlik tarihi seviyelere ulaşırken Türkiye'de 13,4 seviyesinde kaldığına işaret etti. Erdoğan, Türkiye'de kötümserlerin karanlık bir tablo çizdiğini, dünya otoritelerinin Türkiye'nin krizden en az etkilenen ülke olduğunu belirttiğini vurguladı. Erdoğan, IMF ve OECD'nin Türkiye için
büyüme tahmininin 2010 yılında yüzde 3.7, diğer başka kurumların bu rakamı daha yüksek gösterdiğini, kendilerinin ise tahminlerinin ise yüzde 3.5 olduğuna işaret etti. Erdoğan, OECD'nin; Türkiye'nin; 2010 yılında
Güney Kore'den sonra en fazla büyümeyi gerçekleştiren ülke olacağını, 2011 yılında ise en fazla büyüyen ülke olacağını açıkladığına dikkat çekti.
Recep Tayyip Erdoğan, 2009 yılında enflasyonu 6.5 çektiklerini ve ihracatın dünyadaki gerilemeye rağmen yaklaşık 101 milyar dolar olduğuna işaret etti. Erdoğan,
vergi barışı kapsamında ise 47 milyar lira geldiğini, buradan 1.5 milyar lira vergi geliri elde edildiğini söyledi. Türkiye'nin güven ve istikrar neticesinde bunu yakaladığını belirten Başbakan Erdoğan, küresel finans krizinin Türkiye'ye etkisinin sınırlı olduğunu kaydetti.
"GÜÇLÜ DEMOKRASİDEN BAŞKA BİR TERCİH YOKTUR- OLAMAZ"
Gündemdeki 'kurumlar arası çatışma' iddialarına da değinen Başbakan, “
Türkiye Cumhuriyeti için, güçlü bir
demokrasiden başka bir
tercih yoktur, olamaz" dedi ve nevi şahsına münhasır bir demokrasi istemediklerini, demokrasi üzerinde, hakimiyet-i milliye üzerinde vesayeti asla kabul etmediklerini ve etmeyeceklerini söyledi. Başbakan, kurumların birbiriyle çatıştıkları yönündeki haberleri ise, sorumsuzca ve kaygısızca yapılan açıklamalar olarak değerlendirdi. Erdoğan şunları ekledi:
"HİÇBİR KURUMUN HİÇBİR KURUMLA ÇATIŞTIĞI YOK"
"Hiçbir kurumun hiçbir kurumla çatıştığı yok, böyle bir şey söz konusu dahi olamaz. Kurumlarımız, uyum ve koordinasyon içinde anayasa ve yasalarda belirtilen görevleri yerine getirmektedirler bunda en ufak bir tereddüt yoktur. Kurumlarımız arasında uyumsuzluk ve sıkıntı olduğu yönünde bir görüntü oluşturmaya çalışmak büyük bir yanlıştır. Türkiye'ye zarar verecek bir sorumsuzluktur. Muhalefeti bir kez daha, sorumlu davranmaya davet ediyorum."
Konuşmasında, BDP'yle ilgili olarak da konuşan Erdoğan, bu partinin grup kurduğunu hatırlattı ve önümüzdeki süreçte, sağduyulu ve sorumlu bir
siyaset isleyeceklerini temenni ettiğini belirtti.