Türkiye 27 Mayıs askeri darbesinden sonra idam edilen rahmetli Başbakan Adnan Menderes ile bakanlar Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan'ın utancıyla 49'uncu kez yüzleşecek... Cemal Gürsel liderliğindeki cuntacıların 27 Mayıs 1960'ta gerçekleştirdikleri darbe sonucunda alaşağı edilerek idam edilen Adnan Menderes, Fatin Rüşdü Zorlu ve Hasan Polatkan, idamlarının 49'uncu yılında rahmet ve minnetle anılıyor. İsmet İnönü liderliğindeki CHP'nin kışkırtıcılığını yaptığı darbe sonrasında kurulan Yüksek Adalet Divanı'nın 9 ay 27 gün süren yargılama sürecinin ardından Bakanlar Hasan Polatkan ve Fatin Rüşdü Zorlu 16 Eylül 1961'de idam edilirken, Merhum Başbakan Adnan Menderes ise 17 Eylül 1961'de öğlen saatlerinde idam edilmişti. Merhum Adnan Menderes'in oğlu Aydın Menderes, babasının idam edilişinin yıldönümünde Türkiye'de demokrasi mücadelesinin Adnan Menderes'le başladığını ifade ederek, “Adnan Menderes, Türkiye'de demokrasi hareketinin miladı niteliğindeki çalışmaları başlatan bir kişidir. Demokrasi mücadelesi merhum Adnan Menderes'in 1946'da Demokrat Parti'yi kurmasıyla başlamıştır. Ve merhum babamın adı demokrasi şehidi olarak tarihe geçmiştir. Türkiye, üzerine kabus gibi çöken 27 Mayıs'ın şehidini rahmetle anmaktadır” dedi. REFERANDUM SONUCU MENDERES'İN MİSYONU Sivil anayasa paketinin oylandığı 12 Eylül'deki referandumdan yüzde 58 oranında ‘evet' çıkmasının Türk demokrasisi açısından önemine değinen eski milletvekili Aydın Menderes, Vakit'e yaptığı açıklamada, “Ülkemizde referandumdan yüzde 58 oranında ‘evet' oyu çıkmış olması asker ve yargı vesayetinin kırılması yönünde ciddi bir engeli kaldırdı” diye konuştu. Menderes, açıklamasında, “Halkımız referandumdan çıkan sonuçla demokrasi konusundaki kararlılığını gösterdi. Bu manada şimdiki hedef yeni bir sivil anayasa hazırlanması yönünde olmalıdır. Bu Adnan Menderes'in misyonunun da bir parçasıdır” ifadelerini kullandı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Adnan Menderes ve Demokrat Parti'nin misyonuna sahip çıktığını hatırlatan Menderes, “Sayın Başbakan'ın Adnan Menderes ve Demokrat Parti'nin mirasına sahip çıkıyor olması bizi son derece mutlu ediyor” şeklinde konuştu. Başbakan Erdoğan'ın da bugün Menderes'in Topkapı'daki anıt mezarını ziyaret ederek dua edeceği öğrenildi. ADI DEMOKRASİ ŞEHİDİ OLARAK TARİHE GEÇTİ 1931 seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi'nden Aydın Milletvekili seçilerek Meclis'e giren Adnan Menderes, özellikle toprak yasası gibi konulardan ötürü 7 Aralık 1945'te CHP'den ihraç edildi. 1946'da arkadaşlarıyla birlikte Demokrat Parti'yi kuran Menderes, 1950-1960 yılları arasındaki süreçte Başbakanlık görevinde bulundu. Başbakanlık yaptığı süreçte halkla kurduğu yakın diyalog ve ezanın yeniden aslına dönüştürülmesi, İmam-Hatip kurslarının liselere dönüştürülüp sayılarının artırılması ve Müslümanlar üzerindeki baskının azaltılması gibi sebeplerle halkın desteğini arkasına aldı. CHP'nin desteğini de arkasına alan Cemal Gürsel liderliğindeki cuntacılar, Menderes'i büyük bir hukuk skandalına imza atarak 17 Eylül 1961'de idam ettirmişlerdi. BAĞIŞ'TAN MENDERES İÇİN MESAJ Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Menderes'in ölüm yıldönümü dolayısı ile bir mesaj yayınladı. Bağış mesajında, “Merhum Menderes'in demokrasi mirası o kadar güçlüdür ki, demokrasi tarihimizde şahit olunan hiçbir darbe, halkın iradesini ve demokrasiye olan inancını kıramamıştır... Bunun en son kanıtı, demokrasi tarihimizin yine acı günlerinden birisinin yıldönümü olan 12 Eylül 2010 tarihinde askeri anayasaya, halkımızın yüce iradesiyle indirilen darbe olmuştur” ifadelerine yer verdi. İlk icraatı Türkçe ezandı 49 yıl önce 2 bakanıyla asılan merhum Adnan Menderes'in ilk icraatı ezanı aslına döndürmek oldu... 27 Mayıs 1960 darbesiyle 10 yıllık iktidarı sona eren Demokrat Parti Genel Başkanı ve Başbakan Adnan Menderes'i 'Arapça ezan' mı astırdı? 1932 yılından başlayarak tam 18 yıl aslından koparılarak, köy, kasaba ve şehirlerde imamların başında birer hafiye tutularak okutulan Türkçe ezan, 1950 yılında Demokrat Parti'nin başa gelmesiyle orijinal hali olan Arapça'ya dönmüştü. Millete verdiği vaadini yerine getirerek ezanı yeniden orijinal halinde okutturan Başbakan Menderes, belki de ‘Arapça ezanı geri getirerek' idamının da fermanını imzaladı. Zira, orijinal haline geri getirilen ezanı, Anadolu'daki halk büyük bir sevinç ve coşkuyla karşılarken, Osmanlı'yı yıkan ‘darbeci' ve ‘mason' güdümlü İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin uzantıları, Menderes'e diş bilemişlerdi. İşte, darbecilerin 1950'den 1960 kadar tam 10 yıl bekledikleri an 27 Mayıs'la geldi ve Başbakan Menderes tutuklanarak Yassıadaya götürüldü. 17 Eylül 1961'de idam edilen Menderes, ‘masonik' İttihat ve Terakki zihniyetinin temsilcileri tarafından ağır bir cezaya çarptırıldı. Menderes, 10 yıllık iktidarı boyunca gerçekleştirdiği en önemli icraat olan ‘Arapça ezana geri dönüş' bir anlamda, idam fermanının imzalanması oldu. Darbeyi gerçekleştiren komitenin başında olan Orgeneral Cemal Gürsel'in o dönemde söylediği sözler, Menderes'in de ne için asıldığına ilişkin önemli ip uçları veriyor. Gürsel, çarşaf ve Türkçe Kuran hakkında: “Çarşaf, Türk kadını için bir yüz karasıdır. Türk kadınının güzel yüzünü saklaması için bir alın karası bulunduğunu sanmıyorum. Dünya önüne temiz yüzü ile çıkmak onun hakkıdır. Türk halkının Kuran-ı kendi dilinde bilmesi önemlidir.” Gürsel'in ‘Türk halkının Kuran-ı kendi dilinde bilmesi önemlidir' sözleri, düşünüldüğünde çok mantıklı gelse de, arkasında yatan anlam, İslam'ın tamamen Türkçeleştirilerek ‘güdük' bir hale sokulmasıdır. Bugün, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a diş bileyenler, Menderes'e de ezana özgürlük getirdiği için diş bilemişlerdi. Habervaktim, aslından kopartılarak Türkçeleştirilen ve bu yüzden semantik bütünlüğünü kaybeden ezanın Türkçesini sizler için hazırladı. Siz dinleyin ve karar verin. HABERVAKTİM