Şamil Tayyar'ın yazısının ilgili bölümü:
Fantastik dörtlü
Cevaplardan önce şu tespiti yapmalıyım.
Türkiye’de dinleme teknolojisine sahip 4 kurum var:
Genelkurmay, MİT, Jandarma ve Emniyet. Bir nevi fantastik dörtlü. Bunlar güç birliği yaparsa,
darbe dahil Türkiye’ye çok rahatlıkla istikamet verebilirler. Geçmişte istihbarat dünyasının dominant faktörü MİT idi. Şimdi gücünü üç kurumla paylaşıyor.
İstihbarat dünyasındaki bu yeni süreç, sıfır hata ile sonuç alınabilmesi için kurumsal mutabakatı zorunlu kılıyor. Bugün için böyle güçlü bir mutabakattan söz etmek mümkün değildir. Diğer üçüne göre, burada oyun bozan
emniyettir. MİT de pasif durumdadır.
2002-2007 yılları arasında çetelerle mücadelede emniyetin üstlendiği rolü ve üstün başarılarını dikkate alırsanız, fantastik dörtlü arasındaki uyumsuzluğun rejimin bekası açısından iyi olduğunu da söyleyebiliriz.
Vereceğim şu örnek bile
emniyet istihbarat başarısını fazlasıyla anlatacaktır; Tespit edebildiğimiz kadarıyla
Başbakan Erdoğan emniyet istihbarat sayesinde tam 12 kez suikast girişiminden kurtuldu. Eğer emniyet istihbarat olmasaydı, Türkiye bugün çok farklı bir noktada olabilirdi.
Ama her şeye rağmen, eğer hukukun üstünlüğünü savunuyorsanız bir siyasetçinin
mahkeme kararı olmaksızın telefonlarının veya bulunduğu ortamın dinlenmesini mazur gösteremezsiniz. Hem suçtur hem gayri ahlakidir.
Eğer gerçekten bir dinleme varsa... Gerçeğin bulunması için devlet erkini kullanan herkes sürece pozitif katkı sunmalıdır. Bu çerçevede hükümetin
CHP’ye ‘ortak
komisyon’ önerisi oldukça makuldür.